• artık benden ayrı bir varlık, ayrı bir can olduğuna inandığım, sevgili organım. adını da "haşmet" koymaya karar verdim, bundan böyle bişey devrilirse filan "sorumlusu haşmet, o yaptı" diyecem. bişey yerken de suçluluk duymicam artık, "yarasın haşmetcim" dicem içimden... bide bunu deneyelim bakalım, barışabilirsem, haşmetimle yaşayabilirsem şahane, olmadı rejime gireriz yine, napalım...
  • kenarı olan bölge.
    (bkz: kıçımın kenarı)
  • gemilerin, teknelerin arka kismina verilen isim
  • kıç kendi ayıplığının altında ezilmiş, hep kişilik bölünmesi yaşamıştır. bunun için ikiye ayrılmıştır zaten.
    atalarımızın döte döt demelerinin sebebi onun için çok üzülmelerinden dolayıdır.
  • tbmm'de gündeme gelmesiyle çok ama çok güldüren organımız.
  • istendiği zaman kaynak olabiliyor.
    (bkz: kıçından uydurmak)
  • "uça sözü kırgız lehçesinde, kuyruk sokumu kemiği ve kıç anlamına geldiği için birbirine şöyle küfür ve beddua ederlermiş:

    ‘kuday uçangan urgur/tanrı kıçından vursun’"

    (bkz: ilenç/@ay hatun)
  • sadece azericede değil, anadolu ağzında da "ayak" anlamında kullanılan kelime. kelimenin asıl manası "arkada olan", "arka taraf"tır. bu haliyle "geminin kıçı" ya da "hayvanın kıçı" denildiğinde doğru bir bölgeye işaret edilmektedir. ancak hayvanın aksine, insan dört ayak üzerinde durmadığından, makatının / kaba etinin "kıç" olarak isimlendirilmesi pek de doğru olmamaktadır. ayakta duran bir canlı olan insanın, başın aksi istikametindeki en uç organı ayaktır. sanırım istanbullu, göte "göt" dememek için kelimeyi zorlamıştır. "kıç"ın "ayak" anlamında kullanımına iyi bir örnek olarak (bkz: başlı kıçlı yatmak).

    örnek bir hikâyeyle, anadolu ve istanbul ağızlarındaki “kıç” farklılığına işaret edelim:
    iki hanım kavga etmektedir.
    istanbullu: “kıçımı ye! kıçımı ye!”
    anadolulu: “ eyi* anam, eyi: kıçın götüğe*, kıçın götüğe!”
  • bir şey başarmaya çalışırken yırtılan, birisi istediğimiz şeyi vermediğinde saklama kabı olarak kullanılması önerilebilen, başımıza gelen kötü bir şeye sevinenlerin üzerine kına sürdüğü, komikliğin ötesine geçmiş vakalarda gülmek için ağzımızla ikame ettiğimiz, birisine yalakalık yaparken peşinden ayrılmadığımız, uyurken üzerinde pirelerin uçuştuğu, bir şeyler uydururken aklımız yerine kullandığımız işlevsel, güzide bir beden parçasıdır. ayrıca sözlükte okuyabildiğiniz halinin sonundaki c yerine ç kullanırsanız, entelektüel ortamlarda bol bol kullanabilirsiniz. anlamı bilmediğinizi belli etmeyin.
  • tehlike anında ilk kurtarılacak olan
hesabın var mı? giriş yap