• fenerbahçe transfer teklifi götürdüğünde, düşünmeden "hayır" demişti. "boğaz, istanbul, para" dediler, gene "hayır" dedi. "o zaman gel misafirimiz ol, bir kaç gün" dediler, "tamam" dedi.

    istanbul'a gelip iki, üç tur attıktan sonra, fenerbahçe'nin transfer teklifini kabul etti. "teklifinizi değiştiren şey ne?" dediler. o da "siz deveye binmiyorsunuz, kadınlarınız da peçeyle, burkayla gezmiyor, çok şaşırdım." açıklamasını yaptı. bu durum onun için şaşırtıcıydı ama bizim için şaşırtıcı değildi.

    türkiye'de kaldığı iki yılda da boş durmadı, bizle ilgili çok şey öğrendi. geçen senelerde türk basınından bir kaç kişiye röportaj verdi. röportajın sonunda röportaj yapan kişilere kapak niyetine şunu dedi :

    - aaa, fotoğraf çektirmeyecek miyiz? daha altına "en az 20 gol atacağım" falan yazacaksınız.
  • hakan şükür hakkında verdiği demeçlere bakılarak, içindeki fenerbahçe sevgisinin ne denli büyük olduğu anlaşılabilecek futbolcu
  • euro 2000'de 15 haziran 2000 isveç türkiye maçı'nda "oralardan iyi vurur" "çok dikkatli olmamız lazım" "hava toplarında çok etkili" cümlelerini bolca söyletti, ömer üründül'e. sonra ilk yarının sonlarına doğru bir pozisyonda sakatlandı.

    ömer üründül : keşke bu maçlık sakatlansa.
    trt spikeri : yapmayın, sayın üründül.
    ömer üründül : sadece bu maçlık canım. tabii ki sakatlanmasını istemeyiz.
    trt spikeri : hahahaha, haklısınız.

    sonra hakikaten sakatlanıp çıktı, adam. o çıkınca da avrupa şampiyonası tarihinin en boktan maçı gerçekleşti. 90 dakika 3 şutla tamamlandı. hatta bu maç "en zevksiz maç" ödülünü (!) bile aldı.

    türkiye'de de malum bir futbolcu dikkat çekerse, göz karartılır. fenerbahçemiz de acımadı, gitti 34 yaşındaki futbolcu için 5 milyon dolar bastırdı.

    bologna kulübü ise transfer teklifini şöyle özetledi :

    "fenerbahçe'den reddedilemeyecek, ilginç bir teklif aldık."

    reddedilemeyecek bir teklifti, evet. onlar için ilginçti, çünkü daha önce türkiye'ye futbolcu satmamışlardı.

    sonra andersson lige iyi başladı ama sakatlanınca, bir daha toparlanamadı. akıllarda kornerlerde kaşları kalkık bir şekilde birdirbir oyunundaki gibi domalması ve rapaiç'in kornerini beklemesi kaldı. sakatlanmasına rağmen gene de fenerbahçe'ye gelmiş en iyi yabancılardandı.
  • hakan sukur daha 5 yil daha futbol oynar demis hurriyet'in haberine gore kendisi.

    --- spoiler ---

    gozunun yagini yiyem yapma canim kardesim..

    --- spoiler ---
  • ne cohen anladi beni
    ne de johanson...
    ve
    kafam bir top gibi simdi
    vurup duruyor kenneth andersson.

    bu siire ilham kaynagi olmus isvecli golcu.
  • göteborg´daki evinin her yerinde nazar boncugu bulunduran, hala sehirler arasi ucuslara fenerbahce cantasini göturen, iki cocuk babasi sevimli, isvecli emekli futbolcu.
    evde cocuk bakarak ve isvecin unlu futbol dergilerinden offside´in ortakligini yaparak yasiyor.ayrica italya dan aldigi gunes gözluklerini turkiye´ye satan is adami yine kendisidir.
  • hakan şükür hakkında 6 yıl geç demeç vermiş futbolcu.
  • geçtiğimiz günlerde fenerbahçe tesislerini ziyaret etmiş kendisi. severiz, hoşgelmiş ama haberde "eski takım arkadaşlarını görmeye gelen andersson.." diye bir cümle duyunca irkildim.

    kendisinin oynadığı günden kadroda kalan sadece semih şentürk var. diğer arkadaşlarından kastı neydi haberin merak ediyorum. bu arada futbolculuğu da iyiydi. 2000-2001 sezonunda bir ara çatlak ayakla oynadığı ortaya çıkmıştı. sanıyorum o maçlardan birinde kocaeli defansını darmadağın etmiş, bir de gol atmıştı.
  • sakatlanasaya kadar fenerbahçe'de başarılı bir grafik çizmişti. ancak sakatlığı sonrasında bir türlü eski formunu yakalayamadı ve taraftara saç baş yoldurtmuştu. ama en formsuz olduğu dönemlerde bile, mücadelesi sayesinde tribünlere sempatik gelmişti.
  • 19 numaralı forma en çok ona yakışırdı. zannedilenin aksine en büyük partneri elvir baliç'ti takımda. sezonun ilk yarısı çok can yakmışlardı bu ikili. bir istanbulspor maçı ile birlikte can yakma görevini revivo-serhat ikilisine teslim etmişlerdi ki bunda kennet abimizin sakatlığı en büyük etkendi. bir de tabi rapaiç vardı takımda herkesten bağımsız. zaten o sene fenerbahçe'de o kadar çok alternatif vardı ki; kendisinin sakatlığı, baliç'in formsuzluğu bile çok etkilememişti takımı.

    yağmurlu bir göztepe maçında attığı topuk golü fantastikti.

    http://www.facebook.com/…ideo.php?v=148661121816739

    kafa toplarında inanılmaz etkiliydi. o boyla tabi etkili olur diyeceksiniz belki ama bu adam kafa gollerinin kitabını yazmıştı. özellikle kornerlerde kendine has bir pozisyon alma şekli vardı.* rakip oyuncu ne yapacağını şaşırırdı kendisini marke edebilmek için. frikiklerde de çok etkiliydi aslında kennet andersson ama rapaiç, baliç ve revivo'nun olduğu takımda pek fazla gösteremedi bu özelliğini. galatasaray'a gol atamamış olması bir burukluktur hep. aslında atmıştı ama nedenini bilmediğim bir şekilde sayılmamıştı bu gol diye hatırlıyorum.

    ertesi sene, yani 2001-2002 sezonu güneşli bir istanbul gününde, bol yıldızlı forma ile çıktığı son maç tam bir jübile havasında geçmişti. çok güzel uğurlamıştık kendisini. bir de son dakikalarda attığı ama verilmeyen gol sayılsaydı tadından yenmezdi.

    sonuç olarak, oynadığı dönem içerisinde şampiyon olan kadronun efsanelerinden biri olmuştur kendisi ve fenerbahçe taraftarı tarafından hep sevgiyle anılacaktır kuşkusuz.
hesabın var mı? giriş yap