keloid

• yaralı dokunun kendini tamir etmeyi abartması ile ortaya çıkan durum. deri üzerinde şişlikler olarak görülür. bu şişliklerin cerrahi müdahale ile alınması da mümkün değildir zira vücut "buralar gene yara yahu dur bi kapatayım" düşüncesi ile yeniden keloid oluşturur.
• dokunun kendisini asiri tamir etmesi, yani normalde bitmesi gereken yerde rejenerasyonun bitmemesi, deri uzerinde cikintilar olusmasi.
• görüntü açısından insanı rahatsız eden bi' durum. ya da ben fazla takıyorum kafayı bilmiyorum.
  
  sezaryenden sonra ameliyat yerimdeki iz zamanla yanık izine benzer bir görüntü aldı. gerizekalı doktorum ameliyat sonrasında yazdığı reçeteye herhangi bir iyileştirici krem filan da eklemediği için engelleyemedim bunun oluşumunu. aylar sonunda el bileğimden geçirdiğim bir ameliyat sonrasında doktor bir jel tavsiye ettiğinde (bkz: contractubex) hemen atladım tabii belki sezaryen izine de faydalı olur diye. uzun vadede fayda göreceğimi söyledi. bakalım, kısa bir süre oldu henüz. yılmadan bekleyip göreceğim iyileşecek mi diye.
  
  2 yıl sonra edit: süper bi iyileşme gerçekleşmedi. izin uç kısımlarındaki iyileşmeler güzel ama orta kısımlarda pek bi değişiklik olmadı. belki de yılmadan uzun süre kullanmak gerekiyor, ben sıkıldım bi süre sonra bıraktım kullanmayı.
• normal yara skarının dışına taşan, fibrinojen yumakları şeklinde öbek öbek görünüm oluşturan, normal bir yara izine göre unstabil yapıda olan anormal yara iyileşmesine verilen addır. siyah ırkta beyaz ırka göre daha fazla görülür. aynı zamanda genetik geçiş özelliği taşır. normal popülasyonun çok az bir kısmını etkilediği için hipertrofik skara göre daha az görülür. kulak memesi, omuz, köprücük kemiği üstü, sternum üzerinde görülme sıklığı daha fazladır. tedavisinde basınçı pansuman, intralezyoner steroid uygulaması ve radyoterapi kullanılır.
• bir doktordan, en çok göğüs bölgesinde görüldüğünü ve bu bölgenin çok daha hassas olduğunu duymuştum. çocuğum bu konuda şanssız. geçirdiği ameliyat sonrası, göğsünde sanki bir ciğer parçası oturuyordu. bordo gibi, mor gibi tuhaf bir renk. bununla da kalmamıştı. henüz 2 yaşındayken damarlarını bulamadıklarından, neşterle açmak zorunda kaldılar ve kollarında ve bacaklarında ne kadar yara varsa, keloid oluştu.
  
  kol ve bacaklardaki ufak keloidler neyse de, göğsündeki çok fazla kabarık ve koyu renkliydi. zamanla söndü, rengi açıldı , epeyce düzleşti. eski keloid ve yeni keloid olarak anıldığını da duymuştum. zamanla deri renginden ayırt edilemez hale geliyor ama yine de göze çarpıyor.
  
  keloidi, kızılderililerin süs olarak yanaklarına yaptırdığı da rivayet edilirdi. ne derece doğrudur bilmiyorum.
• bir örneğini dizimde bulundurduğum olay. temmuz ayında asfalta balıklama dalıp epey bir miktar derimi kaybettikten sonra orada biraz da boşluk olduğunu fark ettim. pansuman yaptırırken harika bir iyileşme gösteren dizimde oyuk kısım bile dolmaya başladı gözlerimle günbegün gördüm yani. ama daha da tuhafı nasıl oldu ne ara oldu anlamadım ama sanırım yara izimin kabuklarını soyduğum için (şu an gerçekten aşırı aşırı aşırı pişmanım böyle bir şey yaptığıma) bu garip deri oluşumu başladı. bacağıma doğru üstten bakınca kollarını yukarı açan yan durmuş bir sumoya benziyor.
  şu an en büyük derdim, ulan millette ne şekiller varmış kelebek falan, benimki belki kenarlarında garip şeyler çıkan bir üçgen falan olabilir. belki üstüne güzel bir dövme yaptırılır ama ne bileyim diz kapağının hemen altında ve bana göre iğrenç görünüyor... aslında biraz gurur verici bir şey yara izi falan ama daha datlı bi şekli olsaydı falan... hayaller hayaller işte...
  
  edit: google görsellerde aranması pek hoş bir hastalık değil oluşturduğu görüntü itibariyle...
  editto: contratubex kullanmaya başladım sonuçları yazacağım. umarım faydalı olur.
  
  iyi haber editi: bu ilaç bir mucize. açık net yazıyorum bak. benim gibi düzenli kullanamayan birinde bile delicesine işe yaradı. böyle keloid görüntüsü resmen kendi derimden bir iki cm çıkıklıkta kocaman mor bir et parçasıyken şu an deri seviyesine inmiş, yer yer tamamen deri rengine kavuşmuş bir pembelik. ilacı sabah akşam temizleyip ince bir tabaka halinde sürmek en iyisi, hem kuruması daha kolay oluyor bir yere bulaşmadan donup kalıyor. kesinlikle düzenli kullanımda çok daha kısa sürede tamamen yok olacağını düşünüyorum.
• herhalde kendimi bildim bileli omuzlarımda benle beraber yaşayıp giden kitlesel oluşumlar. yara kapanması gerekirken vucudun fazlaca çalışıp uzerine doku uretmesine neden oluyor. ama bu oluşumlar her zaman aynı yerde çıkmak zorunda değil ve her yarada da olmuyor. o an bunyenin ne kadar zayıf olduğuna gore vucudun verdiği reaksiyon değişiyor. tam da bu nedenle sevgili cilt doktorum lazerden ameliyata her şeyi nerdeyse yasakladı desem yalan olmaz.. ki doğum kontrol hapının tetiklediği ve keloidi arttırdığı son insan turu de olabilirim..
  bedelini ödemeksizin bir dövmem olsun isterdim ama yuzumde keloid çıkmasını hiç göze alamıyorum.. nasıl bir deri hastalığısın arkadaşım sen?
• aşı izini, zaman içinde kelebek şeklinde bir şişkinliğe dönüştüren hastalık. en sık oluştuğu bölgeler omuzlar, kollar ve sırt. ayrıca vücudunuzda her zaman oluşan bir şey de değil. sanırım bazı dönemler oluşan yaralarda bu tür bir aksilik çıkıyor. baktınız aşı iziniz kelebek şeklini almaya başladı, dövme yaptırmadan bir düşünün derim. hatta sivilcelerinizi bile kanayana kadar sıkmayınız, çizgi şeklinde şişkin bir uzantıya dönüşebilirler. koyu tenli insanlarda görülme sıklığı daha fazlaymış.
• görüntüsü dışında pek bir zararı olmamasına rağmen cerrahi müdahale mümkün olmadığından tedavisi çok zor olan şişlik. birtakım merhemlerle ancak belli oranlarda küçültülebiliyor.
  keloid sahibi bünyelerin mümkün olduğunca cerrahi müdahaleden uzak durmaları gerekmektedir^*
• çocukken, elimdeki yara izinin çok hızlı iyileşmesinden sonra doktorun bir anda "eyvah, keloid oluşuyor" demesiyle öğrendiğim terim. bir süre kadar yaranın üstüne özel bir silikon bağlayarak oluşumunun engellenmesi mümkün oluyor.