• şahan'ın taharet makinesi satıp komedi yapmaya çalıştığı filmle karşılaştırmış bazı "ak" arkadaşlar.
    bir de üzerine dayanamayıp, tarafsız olmadıklarını "melek baykal" örneği ile saklayamamışlar.

    osman pazarlama'da bu filme kıyasla 25 kat fazla gülmek, bazı nörotransmitter faaliyet eksikliklerini gösterir.

    şu filmi taharet musluğu filmiyle karşılaştırmayın rica edeceğim.
  • emrah kaman ve zafer algöz'lü sahnelerin (ayrı ayrı ve birlikte) çok başarılı olduğu, ilk yarısı (özellikle yozgat'ta geçen kısım) ikinci yarısından daha komik olan, genel olarak eğlenceli bir film.

    bu arada gezi'ye verilmiş bir selam da vardı sonlara doğru. muhabbeti tam hatırlamamakla birlikte "ormanın kralı ağaçtır, her şey gider ağaç kalır. taksim'de ağaç olacaksın, kendini kestirmeyeceksin" gibi bir repliği vardı taksim'in en belalı sinyorunun.
  • şimdi şöyle; yakında şeytan tüyü diye bir komedi filmi vizyona girecek. bakın bu da fragmanı;

    https://www.youtube.com/watch?v=95rumlpzu1g

    fragmanda şöyle bir dialog var;

    -napıcan bu telefonla?
    +götüme sokucam.

    evet adam bu diyaloğu fragmana koymuş. komedi filmleri o kadar kalitesiz o kadar boktan ki kaçma birader bu filmlerin arasında oscarlık kalır.
  • fazla söze gerek yok , eğer son dönem işler güçler , leyla ile mecnun mizahına gülüyorsan kesinlikle bu filme git. olmuş bu film.
  • --- spoiler ---

    çalışmalara ufak bir cuğara molası

    --- spoiler ---
  • son zamanlarda izlediğim en iyi komedi filmi..

    espriler kaliteli ve zeka ürünü kesinlikle tavsiye ederim..eğer bir filme gidecekseniz taharet musluğu satan mala değil bu adamlar gibi yaratıcı insanların filmini gidin...

    emrah kaman için söyleyeceğim kardeş payı'nda efsaneydi bu film de zirve yaptı..adamın hiç kasmadan sadece doğal hali komik ve yeterince renkli..
  • öncelikle yozgatlıyım. bu filme yozgatlı olmayanlardan iki kat güldüğüme eminim. çünkü yozgat ağzına hakim olmayan birinin anlaması çok güç. (bkz: bi ton zopa çalacaklar)

    gelelim filme. bir yozgatlı (bendeniz), iki çankırılı, bir erzurumlu dörtlüsü dün gece filme gittik. valla önce söyleyeceğimi sonda mı söylesem, sonda söyleyeceğimi başta mı söylesem bilemedim. bir kere verdiğiniz paraya fazlasıyla değer. emrah kaman gerçekten rolünün hakkını vermiş. zafer algöz'e diyecek laf bulamıyorum. harika bir oyunculuk. yozgatlı birini yozgat'tan birini bulsalar bu kadar güzel oynayamazdı. tek istisna olarak melek baykal'ın oyunculuğu. çok zayıf kalmış. ne yöreye ne tavırlara zerre hakim değildi. bence gereksiz bir seçim olmuş melek baykal.

    kısaca yazar kardeşlerim, hakikaten gereksiz övgüleri sevmem. bir çıkarımda yok neticede. durduk yere memleket milliyetçiliği yapmaya da lüzum yok. ama gülmek isterseniz, kendinizi konuşlandırmadan, sadece filmin akışına bırakın kendinizi. güleceksiniz, hemde fazlasıyla. ben ikinci filmi sabırsızlıkla bekliyorum.

    komik mi?
    -fazlasıyla,

    absürd mü?
    -tadında ve gerektiği kadar.

    başka bir konu gibi dursa da bu filmin özelinden genel olarak şunu belirtmek isterim. bir yozgatlı olarak, entrylerin birinde denk geldiğim yozgatlılarla dalga geçildiği fikrine katılmıyorum. ulan kendi aramızda eşimizle dostumuzla herkes kendi memleketi üzerinden espiri yapar şakalaşırız. bunda ne bir ayıp ne bir günah var. aşağılamak için değil muhabbet olsun diye yapılır bunlar. yıllarca ege'ye has bir film ya da dizi yapılsa, köyde ya bir saf salak oğlan olur, ya bir kız kaçırma abuk sabuk saçmalıklar komikler döner, doğu'dan bir komedi izlesek, bir ağa etrafında marabalar, gene saf salak bir kaç tip muhakkak olur. karadenizlilere girmiyorum bile. ama bu tipler gerçek hayatta da kesinlikle olur. kısaca sen bilmediğin, gitmediğin, görmediğin bir coğrafya da hangi tipler olur bilemezsin kardeşim. emrah kaman'ın oynadığı karakterden yozgat'ın her hangi bir noktasında dur 1 saatte 10 görürsün. adam gözlemlemiş, ezbere oynamamış. yozgat'ta dedemin köy odasında çocukken dinlediğim hikayelere bugün bile gülüyorum. iç anadolu insanın mizah sahnesidir, köy odaları. köyün olmazsa olmazı bir saf amcamız ya da abimiz mevcuttur. onun üzerinden yürür espiriler, sonra büyük şehire ilk gidildiğinde neler yaşandığıyla, eskiden köyde kim kimle gönül eğlendirmişlerle son bulur.

    emrah kaman'ı bu anlamda tebrik ediyorum aslında. yozgat unutulmuş, sözlükte köyün büyüğü dalgalarına mazhar olmuş bir anadolu kenti. kendi halinde yaşayan insanların sahneye çıkması hoşuma gitti açıkçası. bizimle dolgo geçoyolor hohoho muhabbetine de uyuz oluyorum ha. herkes senin gibi kaleme almak zorunda mı gördüklerini. yozgatlıyım. belki yozgatta yaşamadım ama bu kültürle büyüdüm. sürekli memleketime gittim geldim. bazılarında zorla götürüldüm ama olsun. bu anlamda filmde hiçte üzerime alınacak bir şey bulmadım. film zaten absürt komedi kardeşim. her şeyi bir mantığa oturtmaya kalkmanın lüzumu yok. (bkz: leyla ile mecnun)' nun bir bölümü de yozgat'ta çekildi. belki en iyi bölümlerinden biriydi. komedi dizisi kardeşim, tabiki dokunduracak birilerine, espiri yapacak. bu memleketi aşağılamak değildir. 2016'da köyden indim şehire kısmı da işte bu absürtlükten geliyor.

    bana göre de şöyle olsa iyi olurdu diyeceğim, ya da şu sahne abartılı olmuş, şu karakter fazla kaçmış dediğim şeyler tabiki var. ama genel olarak beğendiğim için detaylara girmek istemiyorum. saygılar selamlar.
  • mükemmel film.özellikle emrah kaman cidden efsane.gidin bu filme.kimse güldüğü için pişman olmaz.
  • gayet ortalama üstü sayılabilecek komedi filmi. son senelerde bana masal anlatma ve kara bela ile birlikte en çok güldüğüm film bu oldu. şive komedisi pek sevmem ama detaylara daha çok güldüm zaten.

    --- spoiler ---

    allah allah diye bağırarak adam kovalayan solcu gruba kahkaha attım ciddi manada.

    --- spoiler ---
  • defalarca söylenmiş ama ben de yazmadan edemeyeceğim.

    daha önce yayınlandığında izlememiştim ama şu anda star tv’de yayınlanıyor yine.

    atatürk ölmedi kalbimizde yaşıyor kısmı kesilmiş evet. ben de soruyorum bir daha. cidden neden ?
hesabın var mı? giriş yap