• aslında sevilmeyen bir adamdır. klasik ekolün son temsilcisi olmasından mı kaynaklanır, hani sona kalan dona kalır mantığı, yoksa wagner'in yenilikçiliğinin yanında çok mu yavan gelir müziği bilemiyorum ama gösterişli, görkemli bir müzik yapar kanımca. en azından beni şevke getirir.

    sürekli birilerine benzetilir, konuları bir perspektif içine oturtması bach’a, tonal ritimleri beethoven’a (beethoven geleneğinin temsilcisi sayılır hatta ilk senfonisinin yanılmıyorsam son perdesi için beethoven’ın 10. senfonisi denmiştir), olgunluk dönemi eserlerinin de schuman’a bezetilir. ki kim kalmıştır etkilenmediği diyeceksiniz, haklısınz...*

    en çok da sevdiğim bir diğer adamın, tchaikovsky’nin kendisi için “yaratıcılıktan yoksun, adi brahms’ın müziğini çaldım, yeteneksiz herifin biriymiş” demesi koymuştur. hatta bir dönem ikisinin eserlerini arda arda dinlememi de engellemiştir bunu bilmek.*

    şimdi kim olduğunu bilemeyeceğim bazı müzisyenler de brahms’ın müziğini fazla uzsal bulur hatta ileri gider ve şöyle demekten geri durmazlar ”müzik hoştur ama brahams’la değil”.*

    hiç mi kimse sevmemiştir bu adamı vaktiyle? bi schuman kendisini beğenir ve takdir eder brahams için “şevk ve yeni heyecanlı yönelimlerin yaratıcısıdır” der. ne tesadüf ki hiç evlenmemiş olan brahms’ın uzun yıllar schuman’ın karısıyla bir ilişkisi olduğu söylenir.*

    bi de kaba ve iğneleyici müziği en azından dvorak’a haz vermiştir sonunda. dvorak’ın hamisi olduğu kabul edilir... ayrıca brahms'ın müziğini wagner'ın keşfettiği söylenir.

    bana mutluluk ve çoşku veren müziği yapan adamdır kısaca, bir de iyi piyano çalmak isteyenlerin sık sık ormana gitmesini tavsiye eder, deneyiniz efenim kanımca faideli olacaktır...
  • geçenlerde hakkında şahane bir anektod okuduğum besteci. kurtlu olduğum için duramıyor ve hemen sizlere aktarıyorum:
    bir dinleyicisi, brahms'ı kutlamak için yanına gider: "do minör senfoniniz olağanüstü, sizi kutlarım. ancak finalin beethoven'ın dokuzuncu senfonisine benzemesi üzücü..." brahms hiç istifini bozmadan gayet nazik cevap verir: "ah, evet! ancak müzikten anlamayan eşeklerin böyle söylemesi daha üzücü."
  • sevdigi kadinin* cenazesinde tabutu tasiyanlardan biridir.
    hayatin boyunca sevdigin platonik askinin tabutunu tasimak nasil bir duygudur, sonrasinda ne yapilir?
  • eserleri;

    -- orkestra için:
    . piyano konçertosu no.1 / re minor , op. 11 (1854-1858)
    . haydn'ın bir teması üzerine çeşitlemeler / op. 15 (1873)
    . senfoni no.1 / do minor , op.68 (1855-1876)
    . senfoni no.2 / re , op. 73 (1877)
    . keman konçertosu / re , op. 77 (1878)
    . piyano konçertosu / si bemol , op. 83 (1878-1881)
    . senfoni no.3 / fa , op. 90 (1883)
    . senfoni no.4 / mi minor , op. 98 (1884-1885)

    -- oda müziği:
    . piyano üçlüsü, no.1 / si , op. 8 (1853-1854 , rev. 1889)
    . altılı, no.1 / si bemol , op. 18 (1859-1860)
    . piyano dörtlüsü , no.1 /sol g minor , op.25 (1855-1861)
    . piyano beşlisi / fa minor , op.34 (1861-1864)
    . altılı , no.2 / sol , op.26 (1864-1865)
    . korno üçlüsü / mi bemol , op.40 (1865)
    . 2 yaylı çalgılar dörtlüsü / do minor ve la minor , op.51 (1865-1873)
    . piyano dörtlüsü , no.3 / do minor , op.60 (1855-1875)
    . piyano üçlüsü , no.2 / do , op.87 (1880-1882)
    . piyano üçlüsü , no.3 / do minor , op.101 (1886)
    . klarinet beşlisi / si minor , op.115 (1891)

    -- koral eserler:
    . ave maria , op.12 (1858)
    . geistliches lied , op.30 (1856)
    . alman requemi , op.45 (1854-1868)
    . alto rapsodi , op.53 (1869)
    . schicksalslied , op.54 (1868-1871)
    . nänie , op.82 (1880-1881)

    -- piyano için:
    . sonat no.1 / do , op.1 (1852-1853)
    . sonat no.2 / fa diyez minor , op.2 (1852)
    . sonat no.3 / fa minor , op.5 (1853)
    . schumann'ın bir teması üzerine çeşitlemeler , op.9 (1854)
    . händel'in bir teması üzerine çeşitlemeler ve füg. , op.24 (1861)
    . paganini'nin bir teması üzerine çeşitlemeler , op.35 (1862-1863)
    . sekiz piyano parçası , op.76 (1878)
    . iki rapsodi , op.79 (1879)
    . yedi fantezi , op.116 (1892)
    . üç intermezzo , op.117 (1892)

    (bkz: copy paste degil alin teri)
  • hungarian danceleri esliginde cilginlar gibi kendimizden gecebildigimiz bi bestecidir.yanniz mirildanmasi zordur bu eserleri, diriririririri diye gider, agiza eziyet haline gelir.
  • herhangi bir requieme katlanamayan zaten ceset statüsündedir benim gözümde
  • aziz nesin'in gol kralı isimli romanındaki ana karakter sait sarıoğlu'nun (film uyarlamasında kemal sunal ) kendisiyle özdeşleştirdiği kişidir.. brahms'ın çocukluk ve gençlik dönemlerindeki çelimsiz ve sonrasındaki köse halini kendisine benzeten sait sarıoğlu, brahms'ın 40 yaşından sonra coşan sakalları ve görkeminin kendisi için de gerçekleşmesinin hayalini kurar.. sait hopsayit'in rol modelidir johannes brahms..
  • saf müzigin sadik koruyucusu, muzigindeki sadelikle misafirim olur odamda arada sırada...
  • kedilerden nefret eden ve evinin penceresinden ok ve yayla onları vurduğu rivayet edilen besteci. yine de süperdir kendisi, severiz sayarız.
  • hakkında açılmış müthiş bir blog var: http://opus-brahms.blogspot.com/
    blogun dili ispanyolca ama müziğin dili evrensel. büyük laf.
hesabın var mı? giriş yap