• nefis kumaştır ipek. şırıl şırıl akar üstünüzde ve pırıl pırıl yaldıza kaçmadan sakinliğiyle parlar. terletmez, pis buruşmaz. tek parça ipek tüm kıyafeti sadelikten öldürür ve asaletlendirir. az biraz pahalıdır ama çok çok uzun yıllar giyersiniz. annemin elbisesini giyiyorum. düşün artık.

    ipek kendi başına süperken ipek şifon denilen bursa'nın kedi olalı nefis fare tuttuğu kumaş nefisler ötesidir. bir elbise ipek şifon olsun da o elbise şık, giyen kadın güzel olmasın, baya zor.
  • sıkılınca arka arkaya söyledikçe peki'ye dönüşmesiyle eğlendiğim ismim.
  • 6. yuzyila kadar cinlilerin, kose bucak saklayip, sirrini kimselere vermedikleri doku ve dokuyu meydana getiren dogal iplik. ipek yolunda cinliler bu nadide kumasi sattikca, millet delirir, ellerindekini avuclarindakilerini bu yumusacik, parlak nefis desenli kumaslara yatirirlar ve fakat iki acikgoz bizansli papaz, kafa kafaya verip, ipegi elde etmeyi ve onu meydana getirebilicek yegane kurtcuklari cin'den cikarma planlari yaparlar. sonunda icleri oyulmus, tup ceklindeki bastonlarinin icine, dut yapraklarini ve ipek boceklerini doldurup, cin arama tarama muhafizlarini atlatip bocekleri cin sinirindan disari cikarmayi basarirlar.
  • bir kıza yakışan en güzel isimlerden.
  • uyanınca görmek istediğim tek şey..
    neşe kaynağım, okyanus gözlüm, sabah açan güneşim, ruhumun eşi, sol göğsümün altı. hayatıma girdiği andan itibaren karşılıksız sevdiğim tek kadın..kadınım!

    edit: her güzel şey bitermiş!.
  • ipek, kalbimin rahatsız edici çarpıntısı, boğazıma tıkanmış nefesin adıdır. zamanımı ve mekanımı kırıp parçaları bana seyrettirendir. teknolojiye alıştığım yanılgısını yüzlerce kilometre öteden sesini duyunca, yazısını okuyunca fark ettiren kişidir. ipek, gönlümdeki yaram ve yara bandımdır. ipek, hem muğlak hem belirgindir. kararım ve kararsızlığımdır. aynı anda mutlu ve tedirgin edendir.
    ipek, sen böylesin. aklımın tavanarasına kaldırmak isteyip kaldıramadığımsın. inancım ve umudumsun, kederim ve yalnızlığımsın. sen yerde çiğnenmiş bir at pisliğisin, ben ise ona konmadan edemeyen sinek.
  • kumaşların kraliçesidir zannımca. pahalıdır. kesmesi, dikmesi işkence gibidir. dana jelatini suda eritilerek ipek kumaş bu suya daldırılır. biraz bekledikten sonra kumaş nazikçe sıkılıp düz bir yerde ya da askıda kurutulur. artık kumaşınız rahatça biçilip dikilebilir.

    ipek böceği üretimi bursa dışında eskişehir'de mayıslar köyü'nde* de yapılmaktadır. ipek böceği hassastır. bakımı zordur. tırtılları kocaman, bembeyaz ve süper şirindir. dut yaprağını yemezler, öğütürler resmen. tırtıllara dut yaprağı verilince bir hışırtı yükselir.

    (bkz: anlayamazsınız)
  • yanınca siyah duman vermeyen kumaş türü. gerçek ipeği sentetik kumaşlardan ayırmanın bir yolu da buymuş.
  • el boyama ipek aksesuarların yıkama koşulları:

    ilk yıkama renklerin canlılığını koruması için sirkeli suyla yapılır, ardından şampuanla yıkanır ve fazla kırışık buruşuk halde sıkılmadan düz zemine serilerek kurumaya bırakılır. sonraki yıkamalar yine şampuanla...
    elde yıkanması gerektiğini söylemeye gerek yok sanırım.

    kaynak: bursa- koza han- ipekçiler belgeselinden alıntı.
  • hiçbir lifte bulunmayan parlaklığa ve kendine özgü bir tutuma sahiptir. nem çekme ve vermesi yüksek ve hızlıdır. hava geçirgenliği yüksek ve sürtünmeye dayanıklı olan ipeğin dezavantajı buruşma dayanımının zayıf olmasıdır.
hesabın var mı? giriş yap