• bu sabah new york - chicago ucaginda dinlerken kafami battaniyenin altina sokup agladigim sarki.
  • güzel bir coldplay şarkısı..

    in my place, in my place,
    were lines that i couldn't change,
    i was lost, oh yeah.

    i was lost, i was lost,
    crossed lines i shouldn't have crossed,
    i was lost, oh yeah.

    yeah, how long must you wait for him?
    yeah, how long must you pay for him?
    yeah, how long must you wait for him?

    i was scared, i was scared,
    tired and underprepared,
    but i wait for you.

    if you go, if you go,
    leaving me here on my own,
    well i wait for you.

    yeah, how long must you wait for him?
    yeah, how long must you pay for him?
    yeah, how long must you wait for him?

    please, please, please,
    come on and sing to me,
    to me, me.

    come on and sing it out, out, out.
    come on and sing it now, now, now.
    come on and sing it.

    in my place, in my place,
    were lines that i couldn't change,
    i was lost, oh yeah.
    oh yeah.
  • hani yorgun bir günün akşamı başlar da uzaktan pembe bulutlar gözükür ya batan güneşin önünde, işte o zaman dinlenilesi şarkı.
  • yıllar yılı eskimeyen coldplay şarkısı. dinledikçe güzelleşiyor sanki...
  • bir sabah arabada ise giderken duydugum ve o gunlerdeki durumumu kendime bile aciklayamazken bir sarkinin nasil boyle aciklayabildigine inanamadigim sarki.
    beklenmedik bir anda sevgilim benden ayrilmak istedigini soyledi ve karsisinda duz liseli kiz gibi bu yasimda saatlerce agladim. sonra bunu yapamayacagini, beni hala cok sevdigini ve benden ayrilmak istemedigini soyledi, ama mantigim coktan git dediginde kalmak istedigim ve kaldigim icin benden nefret ediyodu. ertesi sabah kalktim, ise arkadasimla giderken arabada uyuyodum ve sonra birden uyandim, radyoda bu sarki caliyodu. durumumu daha iyi aciklayamazdi heralde:

    i was scared, i was scared,
    tired and underprepared,
    but i wait for you.

    coldplay sen bir ilahsin.

    edit: tamam, bir sabah derken aslinda bu sabahtan bahsediyorum.
  • chris martin'e dünyanın en güzel "please" diyen adamı unvanını kazandırabilecek coldplay şaheseri.

    ve hatta "please, please, please" tekrarı daha da çarpıcı.
  • viva la vida turnesi kapsamında verdikleri tokyo konserinde canlı performansı inanılmaz olan parça. seviyorum ulan sizi.

    http://www.youtube.com/watch?v=7ugrgg7mfeq
  • en naif şarkılardan biri. bir ruh hali bu kadar mı yalın ve basit anlatılır?

    "i was scared, i was scared,
    tired and underprepared,
    but i wait for you."
  • colplayin yeni albümünün (bkz: a rush of blood to the head) ilk single'ı süper sade bi klibe sahip kendisi.. klasik coldplay gitarları pek bi sevdirtiyo kendini..
  • yıllardır telefonumun zil sesi olarak kullandığım şarkı. artık nerde duysam telefonum çalıyor sanıp telefonu aramaya koyuluyorum. bugün yine oldu. ama işin ilginç yanı 4-5 aydır başka bir melodi* kullanıyor olmam. sanırım değişiklik yapma zamanı gelmiş, bu kadar hasretlik yeter.*
hesabın var mı? giriş yap