• bu filmden anladım ki sanat sanat içinmiş, benim için değilmiş.

    dolayısıyla çok öğretici bir film.
  • yonetmen, mezar taşlarından bile nete link veren bir dünya yaratmış daha ne olsun
  • - bu işe devam etmeni sağlayan şey ne, oscar?
    - beni bu işe başlatan şey: rol yapmanın güzelliği.
    - güzellik mi? bir söz vardır; "güzellik görenin gözündedir."
    - peki gören kimse yoksa?
  • ''yalnız'' oscar'ın ''herkes'' olma telaşı!
    metropol insanın gün içinde oynamak zorunda kaldığı roller,buna zemin hazırlayan hayat''hayat bir sahnedir''e yapılmış bir gönderme!
    zengin baba,ergen kızıyla sorun yaşayan baba,maymun olmuş,taklitçi-illa ki olması gereken ailenin bireyi,insanlardan beklenti içine giren dilenci,kadının metalaşmasına karşı duran deli-ama onu kapatarak,gidecek yer bırakmayarak iktidarı ele geçiren! deli,müzikle ortak dili yakalayan sanatçı,ölümü-öldürmeyi düşleyen yitik zamanlar,eski-kavuşulamamış sevgili ile karşılaşma-dram-zengin-yeğenine miras bırakan-amca ve iyi silah kullanan,hızlı koşan,tüm güvenlik sistemlerini alt edebilen ve sonunda kadınla-seksle ödüllendirilmiş karanlık güç!
    ''ormanda randevu''olmamasına üzülen-doğadan uzaklaşmış metropol insanın dramı!
    işte film hakkında düşündüklerim bunlar.
    yanılıyor olabilir miyim,abartıyor muyum bilemiyorum ama dünden beri bunları düşünüyorum film aklıma geldikçe.
    biraz yönetmeni araştırmalı!
    oyuncumuza gelince süper bir performans sergilemiş!
  • filme dair birkaç şey söylenebilir;

    leos carax'ın filmin titre'inde anagramik ve fransızca takıldığı ortadadır. isminin de alex christophe dupont olduğu düşünüldüğünde. alex + oscar = leos carax :)
    burada öncelikle, fransızca morts (ölüler) demektir. bir çeşit kelime hinliğiyle motors yapmıştır.
    holywood'dan da holy...
    kutsal motorlar = kutsal ölüler

    bir başkasının ölümünü seyretmek kadar hayat dolu başka bir şey yok.
  • o neydi lan. izlerken kendime üzüldüm. film bende hiçbir şey uyandırmadı. bir kız vardı kınamıştım şey dediğinde "olm otomatik portakal mıdır nedir bi film izlettiler bi bok anlamadım, iğrençti bence." püü demiştim utanmaz bari ulu orta yerde söyleme. tam da onun gibi hissettim burada yazılanları okurken.
    bir de bence kylie minogue seçilmiş çünkü denis lavant'tan daha kısa aynı zamanda da güzel bir kadın bulamamışlar, bunu bile söyleyip rezilliğime rezillik kattığıma göre artık gidebilirim, malum randevum var.
  • --- spoiler ---

    limuzinle dolaşan, işi kılıktan kılığa girmek olan adı da mr. oscar olan biri...bende direkt holywood çağrışımı yaptı.sahi filmin adı da holy motors.
    --- spoiler ---
  • "hayat güzeldir lea; eğer içinde sevgi varsa. ölüm iyidir; içinde sevgi yoksa."
    (filmden)
  • beyin çızıktıran film, bu nedenle filmi 2 bölümde izlemek akıl sağlığınız açısından şahsımca önerilir. en etkileyici sahnelerden biri olancomputer generated dance gösterisi, gündelik hayatımızda hatta şu an bile esiri olduğumuz sanal aleme çuvaldız batırır. ayrıca; eva mendes in fotoğraf çekimi sırasında sözde entel fotoğrafçının salak asistanının "tırnak içerisinde" manasındaki o itici 2 parmak hareketine bizim yeraltı derisinin verdiği tepki benim yıllardır yapmak istediğim hareketlerden biridir
  • ''bir başkasının ölümünü seyretmek kadar hayat dolu bir şey yok''. sanırım bu cümlenin etrafında ana karakteriyle beraber izleyeni de aynı yoldan yokuş aşağı bırakıp gidiyor leos carax. hoşnutsuz, bitkin, sıkılmış bir gölge karakter mr. oscar.

    filmde birçok güzel sahne var lakin tüm o birikmiş ruh sıkıntısını dışa vuran akordiyon çalma sahnesi var ki müthişti.

    sevilesi, paranoyak, sürreal bir film daha leos carax'tan. başka bir şey beklemezdik.
hesabın var mı? giriş yap