hergele

• bi iş yapmaya alıştırılmamış, başı boş gezen at yada eşek sürüsü.
• istanbul universitesi edebiyat fakultesi nin eski kantininin adı
• kendisi gael garcia bernal kılığında seyahat eden ve havlusunu asla yanından eksik etmeyen bir otostopçudur, hatta istanbullu ford prefect'tir.
  
  bir avrupa semazenidir.
  
  hamili kart yakinimdir koleksiyonu oldukça zengindir, gittiği her yerde başını sokacak bir mekan bulur, bulamazsa yaratır, yaratamazsa havlusuna başvurur.
  
  ingilizceye türkçe yaklaşımlar uzmanıdır^*. anlamadıklarını bile bile ecnebilerle inatla türkçe konuşur.
  
  pink floyd denizinde insanı balık eder. bu konudaki derya deniz halinde bile bir mütevazilik taşımasını bilir. ayrıca, yakinda ankaralı namik ve roger waters füzyonuna el atacaktır.
  
  keyif adamıdır. "yau oraya gitmesek de şurda iki dakka otursak", "yau konseri eksek de göle girip serinlesek", "yau ben yarım saat daha uyusam" insanıdır. tek kusuru, horlamasıdır, yüksek menzillidir.
  
  aslandır, seyyahtır, az zamanda çok ve büyük işler yapanlardandır. uzun yol şoförü olursa kendini bulacağına inandığım insandır.
• ipsiz, işe yaramaz, hayta.
• gidici ama dönücü; üstelik dörtyüzsaniye'leri kaçırmış, ifadesi pek zengin kişi.
• ezberbozucu saboteur. dün itibarı ile bünyesindeki bad seed'e de tanıklık etmiş olduk. pek de memnun olup eğlendik doğrusu. mar adentro sabotaj ekibi başkanlığı, sinek başkanlığından çok yakıştı kendisine. bir başka bad seed ^* der ki: "destruction is not negative... you must destroy to build."
• beni sinek fahri üyeliğinden sinek fahri başkanlığına terfi ettirmeye kararlı insan. soyadımla memleketim arasındaki korelasyonu kafaya takmış bir deli. buralardan gidince kendini özletecek bir sevimli. gitmeseydi korist yapacaktık kendisini, kısmet değilmiş.^*
• odanın seyir defteri, üçüncü hafta;
  bu sene öğrendik ki horlama ve kabus görme huyları da varmış. ayrıca durup durup acaip sesler çıkarma alışkanlığını ısrarla sürdürmekte. bunun dışında keyifler yerinde. ancak kabus ve benzeri olumsuzlukları her gece ayakucunda bir adet fesleğenle yatmasına bağlıyorum, ayrıca fesleğen bu mevsimde tohuma kaçar (bu lafı çok seviyorum), abartılacak bir şey yok. bir de reçelin niçin buzdolabına konmadığını anlamadım ayrıca tava'nın lavabonun altında yer alması kesinlikle bir hata... yine de işte, böyleyken böyle...
• fırlama, kerata, zampara, puşt gibi hitap şekillerini solda sıfır bırakan, insanın dedikçe diyesi gelen kelime.
  
  hergele, hergele, hergele..... çok zevkli oluumm
• yastık altında sakladığı sözlük accountunu nihayet gün yüzüne çıkarmış fırlama, mezara mı götürecektin yahu!