hard times

• muhteşem baby huey şarkısı.
  
  sözleri:
  
  cold, cold eyes upon me they stare
  people all around me and they’re all in fear
  they don’t seem to want me but they won’t admit
  i must be some kind of creature up here having fits
  
  from my party house, i’m afraid to come outside
  although i’m filled with love i’m afraid they’ll hurt my pride
  so i play the part i feel they want of me
  and i pull the shades so i won’t see them seein’ me
  
  havin’ hard times in this crazy town
  havin’ hard times, there’s no love to be found
  havin’ hard times, in this crazy town
  havin’ hard times, there’s no love to be found
  
  from my party house i feel like meetin’ others
  familiar faces, creed and race, a brother
  but to my surprise i find a man corrupt
  although he be my brother, he wants to hold me up
  
  havin’ hard times in this crazy town
  havin’ hard times, there’s no love to be found
  havin’ hard times, in this crazy town
  havin’ hard times, there’s no love to be found
  
  so many hard times…
  sleepin’ on motel floors
  knockin’ on my brother’s door
  eatin’ spam and oreos and drinkin’ thunderbird baby
  
  (wail) in this crazy town
  havin’ hard times, there’s no love to be found
  havin’ hard times, in this crazy town
  havin’ hard times, there’s no love to be found
  
  i’m sick and tired
  i’m sick and tired of payin’ dues baby
  and i’m sick and tired of havin’ so many hard, hard times baby
  and from my party house, from my party house
  
  (bkz: one hit wonder)
  (bkz: baby huey)
• sevgi kelebekleri sissy ve rachael, fakir ama gururlu işçi stephen, şuursuz louisa ve annesi, "nothing but facts" manyaği mr. gradgrind, pislik bankaci mr. bounderby, paragöz tom, merdivenci mrs. sparsit, mekanik bitzer ve daha nice enteresan karakter ile 152 yil önce yazilmiş olmasina ragmen günümüz gencliginin başina bela olmaktan geri durmayan charles dickens romani gün itibariyle beni yemiş bitirmiş amfinin bir duvarindan ötekisine çarpmiştir. ne vardi yazacak yani...
  
  aylar sonra gelen edit: şimdi düşünüyorum da, güzeldi be... insan romandan kusacak gibi olduğu günleri bile özlüyor. yine olsa yine çalişir eder essay yazarim.
• patrick wolf şahanesi.
  
  (bkz: the bachelor)
  
  as they
  dig your ditches
  count my stitches
  generation justice wishes for
  world at war
  final score
  media come and abhor us
  
  as these are hard times
  we'll work harder, harder
  through these hard times
  i'll work harder, harder
  
  divided nation,
  in sedation
  overload of information, that
  we have grown up to ignore
  mediocrity applauded
  
  in these hard times
  we'll work harder, harder
  through these hard times
  i'll work harder, harder
  for resolution
  show me some revolution
  this battle will be won!
  
  forced to count the hours
  since two towers
  fell to fiction
  those higher powers
  putting gods to war
  who keeps score?
  ignorance is still adored
  
  and through these hard times
  we'll work harder, harder
  give me hard times,
  i'll work harder, harder
  for revolution
  hard time for some resolution
  time for some revolution
  this battle will be won!
  
  harder, harder, harder, now!
  
  if they only see you with their fear
  and they only hear you with their pride
  and they only see you with their fear
  and they only hear you with their pride
  and we'll work harder, harder, harder, harder,
  harder, harder, harder, harder,
  hard times!
• bundan yaklaşık bir sene önce yakın arkadaşla yapılan bir otobüs yolculuğunda stand up guys'ın açılmasıyla dinlediğim baby huey eseri.
  
  gecenin 4'ünde uyuyan arkadaşı uyandırmaya çalışıp müziğin sesini açmama neden olmuştu. kamil koç'a ödenen paranın ilk ve son kez işe yaramasını da sağlamıştı aynı zamanda.
• 1930 larda buyuk buhran zamanlarinda, bir sokak dovuscusunun hikayesini anlatan 1975 yapimi (gercek hikayeden esinlenme) sahane filmdir.
  
  charles bronson ve james coburn un basrollerde oldugu, donemi gayet guzel resmeden, ama holivud tarzina da yakin duran, (esas oglan sker) izlemesi keyifli bir filmdir. bronson abimizin neden sevmemiz gerektigini, gerek oyunculugu, gerek o yastaki (53) fizigi ile akillara nakseder. filmi izlerken zaman zaman 74 yilinda degil de, 50 ler 60 larda cekilmis bir film oldugu hissiyatina kapilirsiniz. cok guzel bi filmdir.
• hakkinda 'bu muzikse digerleri ne?' dedigim eser, patrick wolf'un.
• bazı eleştirmenlere, charles dickens'ın o dönemdeki insan hayatını anlatmak için fabrikaları kullandığını değil de, endüstriyel sistemi anlatmak için insanlardan yararlandığını düşündürten,okuması keyifli roman.
• ilk duydugum andan itibaren gunde 8379 kez dinlemek zorunda hissettigim, dinlemedigim zamanlarda ise kafamda donen, , heyecanlandıran super girisi, baldan tatlı yaylıların saheser melodisiyle sonuna kadar somurulesi ardından da yuze yayılan hos gulumsemeyle tekrar tekrar dinlenesi, tahrik gucu yuksek, muhtesem patrick wolf sarkısı. saglam sozleriyle de adeta "aktivist degilim belki, politik bi durusum da yok ama bir dunya gorusum var" demistir patrick wolf ve bu yonuyle de gonlumdeki yerini saglamlastırmıstır.
• kraliçe victoria döneminde geçen, sanayi devrimi sırasındaki hengamede , herkesin ekonomik bir "niş"inin olduğu ve bu durumun insan ilişkilerini ve kültürü derinden etkilediği bir dönemde geçen, aslında kırmızı renki tuğladan yapılmış binaların fabrika ve imalatane dumanıyla griye, siyaha boyandığı bir şehri mekan olarak alan bir klasik.
• icinde "an indifferently executed transparency of a small female figure without enough light behind it" gibi muhtesem bir cumle gecen charles dickens romani. klasik.