halk

• halk kalabalıktır. hiçbir işe yaramaz. devletin iradesini sürdürür ve onun iktidarını tesciller.
  
  iddia edildiği gibi kendi iradesi falan da yoktur; zira tepesine çöküldüğü, yetinmek zorunda bırakıldığı, hep denetlendiği, her daim kontrol ediliği için; daha ileri bir teknoloji ya da sağlık konusunda bir buluş varsa bile kapitali yönetenler ulaşmaları gereken zamanın geldiğine karar vermeden hiçbir şeye ulaşamayan; televizyondan ve gazetelerden gördüklerini gerçek sanan ve oysa sanal bir gerçekliğe hapsedilmiş, bunun içgüdüsel olarak farkında ama bilinç olarak ayırdına varamayan; zaten bilinci, iradesi, amaç, hedef ve arzuları bizzat kendisi -yani kalabalık- tarafından köreltilmiş, sürekli devinen ama hareket üretemeyen hatta gelişme olasılığı bulunan hareket girişimlerini de muhtaç olduğu ve taptığı iktidarın bekası için sorgulamadan sabote edebilen faydasız bir çokluktur.
  
  asla hayallerine ulaşamayacak mutsuz bir kitleyi tarif eden halk başımızın belası, kişiliğimize çizilmiş sınırların sebebi ve bir hunharca tüketen deliler ordusudur.
  
  halk kalabalıktır.
• yukardan aşağı 1: bir seçim sonrası sürmanşeti, dört harfli.
  
  ansiklopedide: seçim dönemlerinde, trafik sıkıştığında otoyolun ortasında bitiveren işportacılar gibi sandık başında beliriveren, had bildirilmesi gereken herkese had bildirip, cevap verip, gerekirse tokat, yumruk, vs. atıp tekrar toprak altına giren enigmatik kitle (bkz: sessiz yığınların gölgesinde).
  matematikte: varlığı yüzdelere sıkıştırılan eli-kolu bağ(ım)lı değişken.
  
  iktidarların ulaşamayacağı bir yerde muhafaza ediniz.
• halk halay ve bitakım tuhaf hareketler demektir neticede.
  (bkz: halk ekmek skandalı)
• bir toplumu olu$turan birey yigini.
• 'bir halkın çok fazla sabit şeyi varsa, onun taşlaşmak istediğinin, düpedüz bir anıt olmak istediğinin bir kanıtıdır bu: belirli bir zaman diliminden sonra mısırlılarda olduğu gibi.' friedrich nietzsche
• her seçim günü saklandığı mağarasından çıkan ve ve oyunu vererek siyasilere hak ettiği dersi veren hemen akabinde dumanlar arasında kaybolan kitle. tüm araştırmalara rağmen nerde yaşadığını öğrenemediğim herşeyin onun adına yapıldığı kutsal insanlar topluluğu.
  
  seçim ertesi manşetlerin, halk cevabı sandıkta verdi, işte halkın sağduyusu, aldınız mı babayı şeklinde döşenmesini sağlayan, ne yazık ki bu güne kadar bir türlü ortak bir bilinç ürünü hiç bir eserine rastlanılmayan, galiba aslında olmayan bir tür efsane.
• akp döneminin, recep tayyip erdoğan'ın en çok kirlettiği 2 kavramdan birisi.
  
  (bkz: halk)
  (bkz: din) ya da (bkz: siyasal islam)
  
  akp döneminin kalıcı hasarlılarındandır.
  
  tayyip'in halkı kendine oy verenler, kılıçdaroğlu'nun halkı vermeyenler, en çok da artık vermeyecekler, hdp'halkı kürtler, mhp'nin halkı hdp'ye uyuz olanlar, gül'ün halkı kendini cumhurbaşkanı yapanlara oy verenler vesaire... belki daha önemlisi kendi kümelerinin dışta kalanı artık tartışmasız düşman. halk yok, partei var...
  
  75 milyon bütünselliğindeki samimiyete artık hiç kimse asla inanmıyor ve korkarım inamayacak. kimin ağzından çıkarsa çıksın. tayyip bey siyasi güç olarak 75 milyona en çok yaklaşan, ama sonunda en büyük hayal kırıklığını yaratan oldu. perde inerken yaptıklarının tuzu biberi de eklenince halk kavramı bizzat kirlendi.
  
  kötü oldu. çünkü siyasette halk lafı, bir tarafı kastetmek olarak algılanır hale geldiyse, hangi siyaseti yapmaya başlayabilirsiniz ki? bakın başlamak dedim, başarılı olmak, destek bulmak, inanmak, inandırılmak falan demedim... başlayamazsınız bile.
• vergi veren, savaşlarda ölen, üreten, hizmet eden, dolaylı veya direk olarak, çekirdek bir zümre daha rahat yaşasın diye köpek gibi çalışan, yöneticileri tarafından bütün bu haksızlığı fark etmesin diye arasına nifak(parti, siyasi görüş, ırk, mezhep vb) sokulan, tv basın internet aracılığı sayesinde saçma sapan konularla uyutulan kitle.
• insanoğlunun aldığı en tehlikeli formdur.
• sen değilsin, ben değilim, kim lan bu amına koduklarım dediğim.