• "tatlım" "canım" "balım" şeklindeki samimiyetsiz hitap biçimlerini yerle bir eden, kimine fazla arabesk gelen ama benim en sevdiğim hitap şekli. teyzem der bana hep "gülüm". bugün bir arkadaşımla konuştum "sen iyisin ama di mi gülüm" dedi, sırf o kelime nasıl mutlu ettirdi tarif edilmez. öyle samimi, öyle içten.
  • eskiden mahallemizde yaşayan bir kızın adı.
    annesi "gülüm" dedikçe içim giderdi o zamanlar. ama kendi aramızda konuşurken ne biçim isim koymuşlar kıza ya, herkesin gülü oluyor, der gülerdik. annesinin adı da gündüz teyzeydi.
    öyle işte...
  • balıkesir'de erkeklerin birbirlerine de sıkça kullandığı bi hitap şeysi bu. irkiltici.
  • yapmis olmak icin film yapilmaz ki, turk sinemasi neden yerinde sayiyor, neden bu kadar az sayida film cekiliyor, izleyici neden turk filmlerine ilgi gostermiyor diye tartisilip duruyorken, insanlar para ve zaman ayirip bu filme gidiyorlar ama ne buluyorlar, yine, ne anlatmak istedigine karar verememis, yetenekli oyunculari harcamis, konu butunlugu saglayamamis, teknik acidan ise tam bir rezalet! dedirtecek olcude hayal kirikligi yasatan film.
  • "ben sana gulum demem gulun omru az olur" seklinde du$unenlerin kullanmadiklari hitap $ekli..
  • (bkz: gollum)
  • eskişehir'de genellikle kendinden küçüklere karşı kullanılan hitap şekli. yaşıtlara da hacım deriz.

    tonlaması önemlidir tabi. gülümmm demezsin, hızlıca "gülüm şunu uzatıver" dersin mesela. hatta "gülüm" ve "şunu" arasında o kadar az boşluk bırakılır ki "gülümşunu" denilir.
  • çok kötü, öte kötü bir film. hatta o kadar kötü ki okan bayülgen nispeten*** iyi oynadığı için filmin genel akışını bozuyor. o derece kötü.
  • "ne düşünüyorsun bu kadar gülüm? yan yatırdın gemileri"

    her hitap gibi yerine, durumuna, söyleyenine göre başkalaşan bir hitap imiş bu da. hani hiç sevmezdim? nooldu? hiç ummadığın babacan bir abiden gelince nasıl da içini ısıttı di mi? hayatın yalan farkında değilsin..
  • "o senin neyin olur derlerse
    gülüm olur balım olur diyeceğim"
    (bkz: hay hay)
hesabın var mı? giriş yap