• imdb'nin trivia kisminda dahi olmayan, az once kapmis oldugum ayrintisal bir bilgiyi hemen paylasmak istiyorum:

    grosse pointe, detroit - michigan'da bir yerin adi, blank de filmdeki esas oglanimizin * soyadidir, eyvallah, ona bir diyecegim yok; almanca da bilmiyorum, ona da bir sey diyemem; lakin az once alman bir arkadasimdan aldigim duyuma gore grosse almanca'da great yani buyuk anlamina geliyor imis ki bu zaten cogu kisi tarafindan bilinen/tahmin edilen bir sozcuk. ote yandan pointe blank ise almanca'da final, son anlamina gelen bir deyim veya kalipmis. yani almanca olarak buyuk son gibi bir isim cikarimina gitmek de mumkun. tabii eger eleman beni kafaya almadiysa - ki pek sanmiyorum. bu noktada, zaten cok begenerek izlemis oldugum bu filmdeki bu ayrintinin bana ayriyeten keyif verdigini itiraf etmeliyim. kucuk mutluluklar degil mi ulan zaten hayati guzel kilan? hangimiz biraz blank degiliz ki...

    not: dur lan, eklettirmeye calisayim bunu imdb'ye. corbada bizim de tuzumuz olsun.
  • o kadar guzel muziklerle doludur ki bir degil iki soundtrack albumune sigacak kadar sarki icermektedir. filmin belki de en depresif sahnesinde bile bulunan muzik ve adaptasyonu alkisa deger:

    martin blank geri dondugu kasabasindaki eski evine dogru yolda gitmektedir, arabada gnr dan live and let die calmaktadir. ayni sahnede bir sebepten dolayi sok olur*, o sokun ardindan girdigi supermarkette live and let die calmaya devam eder, fakat artik muzak formatindadir.
  • minnie driver dahil butun oyuncu kadrosunun hic de kucumsenemeyecek performanslar sergiledigi basarili komedi filmi. insani cok etkileyecek sahnelerin ya da kompleks bi senaryonun yoklugunun, oyuncularinin gucu ve yonetmeninin kisa sahnelerdeki yetenegi tatminkar ise, bir komedi filminin basarisindan bi sey eksiltmedigini gostermesi acisindan onemli bi yapim.
  • --- spoiler ---

    filmin sonundaki çatışma sahnesinde dan aykroyd'un elinde silahlarla salak bir sinsilike (ya da sinsi bir salaklıkla) eve, içeriye girerken tam o sırada john cusack'ın onun kafasına televizyonu indirdiği sahneyle aklıma kazınan muhteşem komedi filmi.

    --- spoiler ---
  • ucarak giden, sonunu bir nefeste getiren en kralindan bi film. john cusack da ne oynuyor arkadas, peheey.
  • john cusack kıymetlimizin oynadığı muazzam güzel 1997 filmi.

    ayrıca filmde minnie driver ve dan ackroyd da arzı endam eyler. marketteki çatışma sahnesi dahil pek çok yerde pulp fiction'a göndermeler vardır.

    filmin en güzel yanlarından birisi, elbette ki, her sahnede başlayan ve filmi bırakıp "acep bu şarkı hangisi idi ki?" diye sorgulamanıza neden olan on numara müzikleri... soundtrack için buyrun: http://www.imdb.com/title/tt0119229/soundtrack

    --- spoiler ---

    ayrıca adamımız bilim manyağı çıktı rıza baba :
    http://www.imdb.com/…119229/mediaviewer/rm855218432

    ve jeremy piven ile cusack'ın bu 3. filmi, izlediğim kadarıyla. tıpkı kız kardeşi joan ile olduğu gibi sıklıkla birlikte çalışıyorlar :

    http://www.imdb.com/…19229/mediaviewer/rm1073322240

    senaryoda çizimlerden de yararlanılmış. buyrun:
    http://www.imdb.com/…119229/mediaviewer/rm434739712

    cusack haftası ilan ettiğim, moral bozucu bu hafta içerisinde en güzel şey de aha bu film oldu, yalan değil.. grosse pointe blank, beni her sahnesi ile hem güldürdü, hem de minnie 'ye olan kıskançlığımı daha da bir törpüledi. kadın, cusack'ımı ne öpmüş arkadaş o okuldaki revir sahnesinde, vay anasını!

    ya o televizyon sahnesine ne demeli!?

    canım cusack, sahneleri almış da taşımış bambaşka yerlere, ne de güzel silah kullanmış.. en sonunda "kıza aşık olduğunu veya hayatın anlamının ne kadar da önemli olduğunu" fark edip, emekli olmuş..

    --- spoiler ---
  • 90'lı yılların başarılı kara komedilerinden. mükemmel bir soundtrack'e, ustaca çekilmiş, gerçekçi dövüş sahnelerine sahiptir. bourne serisinin bu filmden esinlendiği hissine kapılabilirsiniz.
  • john cusack, minnie driver ,joan cusack ve dan ackroyd un oynadığı eğlenceli, komik ama pek önemli bulmadığım bir film. pulp fictiona göndermelerle dolu. filmin en iyi tarafı tabi ki john cusack ve yüz ifadeleri ve her sahnede bangır bangır başlayan ve filmi bırakıp şarkı söylemeye başlattığı için zaman zaman sinir bozucu olan süper müzikleri.
    bu filmi izledikten sonra eowynle cusackın kendine has bir film tarzı olduğunu anladık ve şapka çıkardık. yani ben çıkardım, di mi eowyn?
  • josey wales 'in dvd koleksiyonunu soyarken yanlışlıkla araya karışan bu john cusack ve isme bak minnie driver filmi bize bir filmin en önemli öğesinin senaryo olduğunu bir kere daha hatırlattı. film müziği konusunda abartmış olması ve her sahnede süper bir şarkının patlaması konsantre olma güçlüğü yaşamamıza sebep olurken minnie driver'ı da ablak suratı, mezuniyet balosuna tişörtle gitmesi ve john cusack'ı bu kötü film aracılığıyla götürmüş olması gibi sebeplerden dolayı kınadık.

    film bitince amandine 3 gündür işe giderken bile kafasında olan keten şapkasını çıkardı.
  • insanın lisedeki anılarını canlandıran, bazı sahneleri aptalca olsa da genel anlamıyla eğlenceli bir film. kendimin de lise mezuniyetinin üzerinden 10 yıla yakın zaman geçtiği için bu filmle kendimi biraz özdeşleştirdim.

    absürt komedi yapmak iddiasıyla yola çıkıldığı olduğu görülüyor; ancak gereksiz bazı sahneler ve zorlama esprilerle birlikte komediden uzaklaşılmış. özellikle çatışma sahnelerini çok aptalca buldum.

    10 üzerinden 6 verecektim ama harika playlist'inin hatrına 7 veriyorum.

    puan: 7/10
hesabın var mı? giriş yap