• braya girebilmek için ya galatasaray klubune ve galatasaray sosyal tesislere üye olmak gerekmektedir... ya da bunlara üye olan birisinin misafiri olarak gitmek gerekmektedir... her iki durumda da belli bir aidat alinmakta, sonra bu aidatlar mario jardel'e verilmektedir...
  • istanbul boğazında bulunan tek adadir. ilk zamanlardaki adi sarkis bey adasi'dir.

    denizin ortasında geli$igüzel bir vaziyette çikan bir kaç kaya parçasi iken 1884 yilinda döneminin ünlü mimari sarkis balyan tarafından ada haline getirilmi$tir. sarkis bey daha sonra bu ada üzerine güzel bir köşk yaptirtmi$ ve 1899 yilinda ölene kadar burada ya$ami$tir.

    sarkis bey'in ölümünden sonra bu kö$k hayatiyetini yitirmi$ ve uzunca bir süre kapali ve bakimsiz kalmi$ sonra da varisleri tarafindan $irket-i hayriye vapur i$letmelerine kiralanmi$tir.
    adadaki kö$k $irket tarafından yıktırılmı$ ve ada bundan sonra kömür deposu olarak boğaz hattı vapurlarının kömür ikmali için kullanılmı$tır.

    sonra galatasaray spor kulübü bu adaya el atmı$tı. kulübün bebek'teki denizcilik lokali istimlake tabi olduğundan galatasaray kulübü onun yerine bu adayı öne sürmüşlerdi.
    boğaziçinde kapkara bir leke gibi duran ve etrafa çirkinlik saçan bu kömür deposunun yerinde, boğaziçinin $ahane güzelliğine layık bir tesisin vücut bulacağı dü$ünceside eklenince sonuç galatasaray kulübünün istediği gibi olmu$tur. böylece sarkis bey adası uzun yıllar ta$ıdığı "kömür adası" isminden kurtulup galatasaray adası ismini alır.
  • istanbul büyükşehir belediyesi meclisinde buraya cami yapılması için teklif verilmiş. yetmez gelin bir tane de benim odama yapın amk.
  • ne oldum delisi insanları gözlemleyebileceğiniz bir ada burası. değişik be abi... geçen gün gittik mesela , o mini etekli dünya güzeli hatunlar, 1 metrelik topuklu ayakkabılarla teknede dengede durmaya falan çalışıyorlar, kimisi düşüyor... aslında komik değil gibi, ama işte insan biz gibi dengesiz oluyrsa gülüyor böyle şeylere.

    gözlemlediğim kadarıyla birçok mekan var galatasaray adası'nda. 8 kişi tıka basa yedik, 400 lira hesap ödedik. bakıldığında makul gibi görünüyor... sanırım olay bizim yemek yediğimiz yerde değil de aşağı katta dönüyor. su dökmeye gittiğim vakit gözlemleme imkanı buldum da, harbiden değişik, marjinal bir ortam var.. müzikler olsun, insanlar olsun bir değişik.. sanki onların yaradanıyla bizimkisi farklı...

    (bkz: tövbe tövbe)
  • küçükken yazları yüzme kampı için gittiğim yerdir. çocukluğumun en güzel günleri idi. 3 ay boyunca haftaiçi tam gün.
    her ne kadar aileler çocuklarının canları sıkılmasın diye gönderseler de işlerini ciddiye alan, çocuk değil sporcu yetiştiren hocalar vardı.
  • $u an ki degeri paha bicilemez durumda olsa da dönemin ba$kanı sadık giz tarafından 150 liraya galatasaray kulübüne kazandırılan ada.
  • şayet boyum kısalmadıysa, havuzunun derinliği artırmıştır.
  • son dönemdeki konular malum, muhaliflerin ada üzerinden adnan polat'a atmaya kalktığı bir son dakika golü vardı, son mali kurulda. hoş, bu golü onlar polat'a değil, galatasaray'a atmaya çalışıyorlar ya, neyse.. 1 numara bakalım ne diyor bununla ilgili:

    "galatasaray adasını özhan bey bana bırak sen karışma dedi. mehmet koçarslan'la anlaştı. 5 yıllık anlaşma yaptı. sözleşme gereği mehmet koçarslan 2 milyon dolardan fazla masraf yaparsa sözleşmesi otomatikman 5 yıl daha uzayacaktı. o da 3.5 milyon dolar harcadığını söyledi. sözleşmesi otomatikman 5 yıl daha uzadı. özhan bey giderken bana, "senden bir ricam var. biz bu adamı 8 milyon dolarlık masrafın içine soktuk. bu adamın burayı 5 senede çıkarması mümkün değil bunun sözleşmesini uzatın" dedi. ben de bu uzatmayı yaptım. bunu genel kurul bozdu. düşünsenize ben arda’ya 5 yıllık sözleşme yapacağım, genel kurul bunu kabul etmeyecek. böyle şey olmaz. genel kurul bizi kulübü yönetmek için seçmedi mi? iyi yönetirseniz yine sizi seçeriz kötü yönetirseniz seçmeyiz, kural bu. biz de doğru bildiğimizi yaptık. biz de şimdi mehmet koçarslan’a hadi sana güle güle diyemeyiz. şimdi bunun hukuksal boyutu var. inşallah galatasaray’a büyük zararı olmaz. bu dava ile biz ya da bizden sonraki yönetim de uğraşacak. tabii bizden sonraki kim olacaksa.."
  • tanpınar bu adanın kömür deposu olarak kullanıldığı zamanlarda şöyle yazmış:

    "bugün istanbul'un çok güzel bir yerinde, kuruçeşme'de bir kömür adası var. coğrafyadaki adını bilmiyorum. fakat bir çiçek adası olabilirken, yaz sporlarının güzel bir merkezi olabilirken kömür adalığı yapıyor. üstelik -sanki bu talihsizliğini kimse çalmasın diye- kömür yığınlarının kenarında şöyle küçükçe bir de nöbetçi kulübesi var. tıpkı çırağan sarayı'nın enkazını, rıhtımına yığılmış bir yığın demir hırdavatla beraber bekleyen kulübenin bir minyatürü. hülâsa, boğaziçi'nde kömür deposu, haliç'te mezbaha kadar ağır ve hazin şeydir. birisi şehrin sıhhatiyle, öbürü sıhhat kadar lüzumlu olan zevkiyle oynuyor" (cumhuriyet, 23 eylül 1946, nr. 7939).
  • zamaninda, dibi olmayan, denizle birleşik bi havuz varmiş burda... sonra dibi kapanmiş, sonra da havuz komple kapandi zaten...
hesabın var mı? giriş yap