• galatasaray'ın avrupa'daki lakabı..
    çok karizmatik bulunmaktadır avrupalılarca...
    juve, barca, gala, vs. vs.
  • galatasaray'a sempati bile duyurabilecek sevimlilikte bir gavur kisaltmasi. bir de gâlâ diye okumuyorlar mi..*
  • nerden ogrendiler bilmiyorum ama yabancilarin bircogunun galatasaray'a hitap sekli.
  • galatasaray yönetiminin artık pazarlama konusu yapması gereken kısaltma.
  • bu italyan bayanın (şarkıcı olan) bikaç yaz önce dillerden düşmeyen, listelerden inmeyen (başka klişe varsa getirin) parçası yeni bi yorum, yeni bi tat kazanmıştı türk gençliği'nin ağzında: "fıriid fırom dizaya, koyim da gel hizaya"
  • (bkz: salvador dali)
  • "halifeler yada hükümdarlar sanatçılara, şairlere, bilgin ve yöneticilere bir tür madalya yerine "hila" denilen bir giysi verirlerdi. ve bu giysinin aynı gecede birden fazlası kullanılmazdı. hila ispanyolca'ya "gala" olarak geçti ama bunu giyene "galano" denildi. sonra diğer avrupa dillerine geçti ve modaya uygun giyinen kişilere "galanterie" sıfatı verilmeye başlandı. türkçe'ye ise biraz olumsuz bir şekilde kalantor diye girdi."

    atlas dergisi- 2001 alıntısı
  • bir zamanlar (bkz: 80li yillar) kasetciden karisik kasetler aldigimizda, kasetlerin uzerindeki yazi da gala idi. hatta kasetleri de gala20 gala 21 gala22 gibi numarali idi. sanirim 3 haftada bir yenisi cikardi. ama guzeldi. cistakliydi. evinde 10-12 tane gala kaseti olan cok itibarli idi arkadas arasinda, icabinda evden bir kaset getirilir, bu yuce insandan bize cekmesini isterdik (bkz: kaset cekmek). guzel gunlerdi. siii dii cikti mertlik bozuldul
  • freed from desire gibi bir 90lar disko klasiğine imza atmış şarkıcı
  • bi film veya album cikmadan once, tanitim babinda basin mensuplarina ve bilimum zuppeye verilen davet gibi bi$ey..
hesabın var mı? giriş yap