• efem herhalde systematic chaos'un uzerinde anla$ilan $arkilarindan birisi bu olacak.. ancak $arkiya $oyle bi bakalim.. psikopat petrucci solosu var mi? hayir, tersine cok sade ve butunlugu sikmek yerine, sarkinin icinde kaybolan bir solo var.. rudess hasta efektlerle, manyak i$ler yapmaya mi cali$mi$? hayir, arka planda kalmi$, piyano melodisiyle sarkiya ruh vermi$.. portnoy, labrie'nin acigini kapatmak icin backvocal yapma ihtiyaci mi hissetmi$, hayir labrie gayet guzel goturmu$ olayi.. eeee bir dt eserinde olmasina ali$tigimiz hic bir $ey yokken $arki nasil guzel olabilmi$? cok ilginc degil mi? olabiliyo demek..
  • queen of the damned'in soundtrackinden david drainman parcasi. lyrics:

    i'm over it
    you see i'm falling in the fast abyss
    clouded by memories of the past
    at last i see

    i hear it fading
    i can't speak it
    oh yes you will dig my grave
    you feeling, finding
    always whining
    take my hand now be alive!

    you see i cannot be forsaken
    because i'm not the only one
    we walk amongst you feeding, raping
    must we hide from everyone?

    i'm over it
    why can't we be together embrace it?
    sleeping so long taking off the mask
    at last i see

    my fear is fading
    i can't speak it
    oh yes you will dig my grave
    you feeling, finding,
    always whining
    take my hand now be alive

    you see i cannot be forsaken
    because i'm not the only one
    we walk amongst you feeding, raping
    must we hide from everyone?
    x3

    everyone
    everyone
  • baba-oğul sutherland'leri (donald sutherland ve kiefer sutherland) 24'un yönetmeni john cassar'la buluşturmuş western filmi. ne yazık ki bu westernin tek ilgi çekici tarafı da sutherland'ler. iki yetenekli aktörü aynı filmde izlemek bu eski usül westernin ilgi çekici tek tarafı. eski usül dememin nedeni pazar günleri trt'de halen karşımıza çıkan o eski westernlerden farkının olmaması. konu haliyle fazlasıyla klişe, klişeden de öte demode. oğul, ailesini bırakıp savaşa gider. aradan on yıl geçtiğinde evine döner ama annesi ölmüştür, babası ise ona kızgındır. şerif kasabadan kaçmıştır, tıpkı türkiye'de olduğu gibi haydutlar kasabanın yönetimini devralmışlardır. o oyun reklamında dendiği gibi, "zalim bir haydut, halka kan ağlatıyor" (oyunda diktatör diye geçer). silahını bırakmış, sakin bir hayat yaşamak isteyen kiefer abimizin yolu bu haydutlarla kesişecek tabii ki. film sadece bu haydutlarla kiefer'ın mücadelesini anlatmıyor. bir baba-oğul öyküsü de mevcut. ama sonuçta vasat, demode bir western. neyse ki sıkıcı değildi.
  • 97 tarihli, zamaninin 3d kart teknolojisini sonuna kadar kullanan a$mi$ 3d shoot'em up $eklinde oyun . kapagindaki kiz insani vurur da surundurur de .
  • "terkedilmiş/bırakılmış" ın ingilizcesi
  • systematic chaos'u kusacak kadar çok dinledikten sonra ağzımdan çıkan ilk kelimenin "forsaken" olmasını sağlamış nefis şarkı. bu arada yazmadan edemeyeceğim, başındaki piyano introsu hafiften edge of thorns'un melodisini andırıyor. bir de james labrie "fooorsaaaken" diye nakarata girmeden önce petrucci'nin yaptıkları çok güzel. çok sevdim.
  • 3:15 te giren

    take me far away
    close your eyes and hold your breath
    to the ends of the earth

    kısmın, arkasından giren gitar solo ile birlikte yaşattığı duygu gerçekten inanılmaz olan systematic chaos parçası
    (bkz: take me far away)
  • systematic chaos'un kliplik şarkısı, evanescence tadındaki şarkısı, lakin çok güzel olan şarkısı...
    bir kaç yer dışında sözleri şu şekildedir:

    for a while i thought i fell asleep
    lying motionless inside a dream*

    then rising suddenly i felt your chilling breath upon me
    she softly whispered in my ears

    forsaken, i have come for you tonight
    awaken, look in my eyes and take my hand
    give yourself up to me

    i waited painfully for not to fall again
    trying to silence the fear within me
    out of the night in mist*i felt the stinging* kiss
    and saw a crimson stain* on her lips

    i have to know your name
    where have i seen your face before
    my dear one don't you be afraid*

    forsaken, i have come for you tonight
    awaken, look in my eyes and take my hand
    give yourself up to me

    take me far away
    close your eyes and hold your breath
    to the ends of the earth

    forsaken, i have come for you tonight
    awaken, look in my eyes and take my hand
    forsaken fly away with me tonight
    awaken renew my life, now you’re mine
    give yourself up to me

    p.s: 1)bu 3 yerdeki sözleri tam olarak çıkaramadım, fonetik olarak salladım.. yardımlar bekleniyor.. edit:liberty666'a düzeltmeleri için teşekkürler...
    2) bigboned'a düzeltmeleri için teşekkürler..
    3) learning to live'e düzeltmesi için teşekkürler
  • chop suey!'de bol bol kullanılan kelime. her söylenişinde insanın içini acıtır.
  • burning legion'ın illıdan'ı lich king'in üzerine saldıktan sonra, lich king'in güçten düşmesiyle bütün undeadlerle arasında var olan bağ zayıflamıştır. artık eskisi gibi bütün tebaasını kontrol edememektedir. en büyük hizmetkarı prince arthas lordearon a döndüğünde karşısında sylvanas windrunner önderliğinde bir isyancı ordu bulur. isyan başarıya ulaşır, arthas canını zor kurtarır ve isyancılar kendilerine forsaken (terkedilmiş) ismini vererek yollarına devam ederler.
hesabın var mı? giriş yap