• basketbolu takip etmeyenlerin hakkında yazı karaladığı takım. üstelik bunu da gurur olarak anlatıyor. sanırım "cehalet mutluluktur" lafı buraya cuk oturuyor.
    herşeyi geçtim, obradovic'in en fazla para alan koç olduğunu iddia ederken onun en iyisi olduğunu bilmediğini söylüyor. bu cehaletin ötesinde kin değil de nedir?
    ha çok merak ediyorsanız söyleyelim, obradovic yıllık 1.350 milyon euro para alıyor. şampiyonluk ve f4 primiyle berabe bu sene 1.9 milyon alacak.
    zaten sözlemesi de böyle;

    http://www.milliyet.com.tr/…---1732038-skorerhaber/

    o çok övülen, altyapısı falan efsane olan efes'in koçu olan ivkovic de 1.250 milyon euro kazanıyor yıllık. primlerle aynı şekilde o da 2 milyon euro alacak.
    oyunculardan bahsedilmiş. oyuncular hayatlarında görmeyeceği rakamları falan kazanmıyorlar. bu takımın en pahalı oyuncusu 1.7 milyon dolar kazanan vesely. bjelica gibi adam 1 milyon euro kazanıyor. neyin pahalılığından bahsediyorsunuz bu cehaletinizle? bu takımın aldığı bütün oyuncular, vesely dışında, kendini henüz kanıtlamaya ihtiyacı olan isimler zira. vesely hariç geçmişinde avrupa'da adını duyurmuş adam yok.
    goudelock eurocup skoreri olarak geldi,
    hickman ise 2 sene öncesine kadar italya liginin son sırasındaki bir takımın oyuncusuydu 27. yaşında olmasına rağmen. kariyerinin tek iyi sezonunu maccabi ile euroleague kazanırken oynadığı rol ile yapmış bir isimdi.
    bogdanovic gelecek vaad eden ama son senesi dışında geldiği takımda süre almamış bir oyuncuydu.
    o en önemli oyuncusu olan bjelica geldiği takımda son sezon 23, ondan öncesinde 13 dakika süre alan bir adam.

    bu takımın en çok sövülen oyuncusu hickman'dı her zaman. sözlükte de bakılabilir.
    (bkz: ricky hickman)

    ve bu adam kulüpte final four gören 3 isimden biriydi. bir tek yüzüğe sahip adamdı ve bu adam 29 yaşına kadar hiçbir takımda başarılı olmamış bir adamdı.

    cahilseniz yazmayın, olsun bitsin. bu takım geçen sene 2.5 milyon dolar alan bo'yu "fazla para alıyor" diye gönderdi. o paranın çok daha azına hickman ve zisis'i kadroya kattı. bonservis harici bogdanovic'in maaşını eklersek işte 2.5 milyon dolar ediyor.
    bu takım toplam, bonservisler dahil, 3.5 milyon dolara 3 tane oyuncu aldı. ve bu 3 oyuncu takımda çok iyi işler yaptı.

    yani o çok deli para harcayan(!), para ile başarılı olan kulübün yaptığı transferler bunlar işte. obradovic bu adamlar ile tarih yazıyor. ama sorsan tabii ki sebebi para.

    rasyonel bilgi ise al sana rasyonel bilginin kralı.

    bir de 2000 yılındaki efes falan övülmüş yerli oyuncuların fazlalığından ve çoğunluğunun altyapı olmasından. hani 1996 korac dense anlayacağım ama 2000 yılı ne alaka? o takımda avrupa'nın pozisyonlarındaki en iyi 5 oyuncudan iki tanesi vardı. drobnjak ve mualomerovic. ve bu 2 adam da o dönem en pahalı oyunculardı.

    keza aynı şekilde ibrahim'e bir türk sporcunun tarihte gördüğü en yüksek kontratı veren de efes'ti. öyle ki, ibrahim'in aldığı paranın falan karşılığı şu an yok.

    sadece fikir vermesi açısından efes'ten önce tofaş'ın anlaştığı rakamın haberini göstereyim;

    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…ber.aspx?id=-25342

    3 yıllık 5 milyon dolar.

    fenerbahçe bonserviste indirime yanaşmayınca, kendisine çok deli para ödeyerek kiralamışlardı. hatta ondan sonra "bir daha kiralamamız mümkün değil" diyorlardı.

    http://arsiv.ntv.com.tr/news/8643.asp

    o ibrahim efes'ten ayrıldıktan sonra 7 milyon dolara gitti, üç yıllık.

    http://webarsiv.hurriyet.com.tr/…0/06/23/217190.asp

    düşün ki, o muhteşem(!) altyapı sahibi takım, 5 milyon doları fazla buluyor, 2.5 milyon dolar öneriyor, ve öyle bir kiralık sözleşmesi yapıyorlar ki o da kalın kaçıyor. ama sorsan para harcamadan başarılı olan bir takım efes evet.

    takım klasik bir gergin ataman takımıydı ve o dönem de aynı şekilde yabancı çöplüğüydü o takım.

    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…ew.aspx?id=-124097

    nasıl ki galatasaray'a 6 ay içinde 9 tane yabancı transfer ettiyse aynısını o dönemde yapan adamdı ataman.
    o takımda 3 tane iyi türk oyuncu vardı bunlar; ibrahim, hüseyin ve hidayetti.
    hüseyin de altyapıdan gelen falan bir adam değildi. karşıyaka'dan transfer edilmişti. geldiğinde 19 yaşındaydı.

    bir şeyi övecekseniz bari cahilliğinizi açığa çıkarmayın. takımda düzenli oynayan ve katkı veren tek altyapı oyuncusunun hidayet olduğu, o da 16 yaşındayken katılmıştı, takımı "muhteşem altyapı" diye de övmeyin.

    ve hiç değişmeyen şekilde, efes yıllardır en fazla para harcayan kulüptür. bu sene de bu değişmedi. lasme gibi 1.8 milyon dolara pao ile sözleşmeye imza atmayan adamı aldılar, krstic'e 2 milyon euro veren de onlar. thomas heurtel'e son devre arasında 750.000 bonservis ve yıllık 1 milyon euro da veren onlar.

    edit : neyse, bu cahil sürüsünün bildiği de zaten ataman gibi bir isimdir. onu da farkettik. zira galatasaraylılar olarak kendisinden başka bir koç falan bilmezsiniz.
    (bkz: adam galatasaraylı zaten)

    her galatasaray taraftarı gibi, hoş resneli'yi dışarıda tutarım, cahil bir adam neticede. ataman'ın 6 ay içinde takımda 11 tane yabancı adamı neden bulundurduğunu ve dahası bu isimlere döktüğü paranın fenerbahçe'den fazla olduğunu ama neden bu paraların ödenmediğini, neden gruplarda ezilerek sonuncu olduğunu ve neden en büyük başarı olarak kendi evinde fenerbahçe'yi 4 sayı farkla yenmesi olarak görüldüğünü falan sorgulamaz. cahil işte. anca laf sokarak falan mutlu olmaya çalışıyor.
    neyse, zaten bu seneden sonra hakettiğiniz yere geri döneceksiniz. zaten takımınız da bir şey yapmadığı sürece buraya yorum yazan tipler değilsiniz, bunu bu seneki top 16 maçlarından sonra biliyoruz.
    zaten aranızda analiz kabiliyeti olan bir kişi var o da böyle sacmalamiyor doğal olarak.
    cehaletiniz de yorum yapmaya yeterli olmadığı için en fazla kendi çapınızda 3-5 laf sokup sonra da fikir bulamayınca yazmazsınız da, en azından şu sözlüğün basketbol tarafı sizin gibi cahillerden kurtulmuş olur.
  • bir an son torbadan san antonio spurs çıkacak diye bekledim cidden.

    kol gibi gruba düştük yine.
  • final four ufukta görününce rakiplerine kafayı iyice yedirmiş basketbol takımı.

    adam hem ülkerspor diyor, hem trabzon, hem şike. ülkerspor tarihinde trabzon il sınırları dahilinde bulundu mu acaba?

    onlar da haklı. bu takım "grup maçlarına asılmıyor büyük takımlar boolum, çeyrek finalde maccabi'yi görün siz. futbol fanatiği holiganlar basketbol yorumu yapmayabilir mi lütfen yaaa" argümanlarını katlayıp bir taraflarına soktu*. elde yine şike kaldı, elde yine bu takım ülkerspor yeaa kaldı. ha bir de fener para gömmüş. euro lig'de iman gücüyle şampiyon olunur normalde. çok ayıp böyle yatırım falan.

    kim ne derse desin, fenerbahçe nefreti bir başka nefret.
  • bir kısım kıskanç galatasaray taraftarının beyin hücrelerini öldürdüğüne göre demek ki bu sene de misyonunu yerine getirmiş takımımızdır. bir de kırk kere söylendi, al bir daha ben söyleyeyim 41 olsun: kleiza yıllık değil iki yıllık 3.3 milyon euro alacaktı. ve bu adam geldiğinde milli takımını avrupa şampiyonasında finale çıkarmış ve turnuvanın en iyi 5'ine seçilmişti, yani alınabilir bir riskti. ama tutmadı, yapacak bir şey yok. bu sene özelinde ise:

    - fenerbahçe taraftarı dahil herkes sene başında yerden yere vururken burada savunmak için kıçımızı yırttığımız, şimdilerde baş tacı edilen goudelock senede 1 milyon euro (dolar da olabilir emin değilim) kazanıyor. bu adam eurocup oyuncusu olarak buraya geldi, şüpheyle bakılırken bu ligin en iyi birkaç skorerinden biri oldu. bu risk değil mi şimdi, yatırım değil mi? erocup oyuncusunu alıp euroleague'in en iyi birkaç skorerinden biri yapmak başarı değil mi?

    - geçen sene kleiza'nın gölgesinde kalan, bu sene çoğuna göre euroleague'in en değerli 4 numarası haline gelen bjelica 1 milyon euro kazanıyor yine senede. böyle fark yaratan bir oyuncu için hak ettiğinden fazla mı? bu adam bize geldiğinde daha pozisyonu bile tam oturmamıştı, 3 mü olacak 4 mü olacak o bile belli değildi. bizim bu yaptığımız yatırım değil miydi şimdi? daha net bir pozisyonu bile olmayan bir ismi transfer edip en iyi 4 numaraya çevirmek başarı değil mi?

    - geçen sezon şampiyon maccabi'nin iki liderinden biri olan hickman 1.1 milyon dolar kazanıyor senede. ekürisi rice çok daha fazla paralarla rusya'ya gitmişken hickman bu miktarı hak etmiyor, daha azına oynamalıydı denebilir mi?

    - 1992 doğumlu, avrupa için jenerasyonunun en iyilerinden biri (belki de en iyisi) olacağı öngörülen bogdan senede 850 bin euro kazanıyor. hak ettiğinden fazla mı bu miktar? yine bu adamı bu yaşta ülkesinden çıkarıp bu kadar önemli bir misyon yüklemek yatırım değil mi, risk değil mi? bu çocuk bu görevin, bu rolün altında ezilip başarısız olsa ne olacaktı?

    - top 8'in ilk maçında inanılmaz oynayan, avrupa için sene boyunca fark yaratan vesely senede 1,5 milyon dolar kazanıyor. bu çocuk nba draftında 6. sıradan seçilmiş, orada gayet dakika almış bir isim. başımızda gherardini gibi kurt olmasaydı nah getirirdik kendisini.

    işte fenerbahçe'yi sene boyunca sürükleyen isimlerin aldığı paralar. hangisine hak ettiğinden fazlası verilmiş, hangisi parayı bastırıp alınmış bakıp görülebilir. bu isimlerden hiçbirisi sadece bütçeyle alınıp arkanıza yaslanacağınız isimler değil, vesely hariç. hepsinin bir defosu vardı kendi içinde, hepsi için çatlak sesler yükseldi zamanında, ama şu an manyak gibi oynuyorlar. işte seneye bir takım bunlardan birini parayı basıp transfer ederse o zaman bütçe farkından bahsedebiliriz. yoksa saydığım isimlerin tamamı galatasaray'ın furkan aldemir'e ödediği (daha doğrusu taahhüt edip ödemediği) miktardan azına oynuyorlar. fenerbahçe'nin can altıntığ, serhat çetin, luka zoric gibi transfer hataları oldu, olmaya da devam edecek zira hata yapmadan transfer yapmak diye bir kavram fm oyunları haricinde yok. ama bu saydığım isimlerden hiçbirisi ile başarı satın alamazsınız, bunlar spanoulis veya rudy fernandes değiller. fenerbahçe'nin kadro mühendisliğini bu kadar sığ bir seviyeye indirmeniz bu sene için mümkün değildir.
  • yine ismi ülker olduğuna göre sadece macabiye koymamış takımdır görüldüğü üzere. yahu arkadaş siz nasıl bir sığırsınız, nerede yetişiyorsunuz bilmiyorum ki? siktir git futbol taraftarlığını başka başlıkta yap dingil. he kardeşim şike, he takımı da sattık, tamam her boku sen biliyon, he ulan he. yeter ki şu spordan senin gibi beyinsizler uzak kalsın başka bir şey istemiyorum.

    hayır şöyle bir baktım da ben kime anlatıyorum ki amk? adam 200 küsür entry girmiş, 150 si fenerbahçe üzerine, geri kalanı da ''yarak'', ''ereksiyon'' ''sabah ereksiyonu''. sorsan ben galatasaraylıyım/trabzonluyum/beşiktaşlıyım der. sen antifenerbahçelisin kardeşim, başka takımlı değilsin.

    yine de yaz. senin gibiler de yazsın bu sözlükte ki memleketin halinden haberdar olalım. ama gözünü seveyim basketbol üzerine yazma, anlamadığın şeyler üzerine konuşma işte...
  • gdo'lu domates gibi kızardım bazen ama değdi bee.

    -zelyko obradovic.

    http://i.imgur.com/tuqf4ri.jpg

    http://sd.keepcalm-o-matic.co.uk/…o-obradovic-1.png

    http://i.hizliresim.com/aadg1q.jpg

    yani tabii bu bir takım. başarı tek başına obradovic'e ait değil. ama aga, oğuz gibi bir ayı bile tomicvari hareketlerle kuğu gibi dansedip basketbol oynuyorsa, boştaki arkadaşını arıyorsa, takım sürekli ve sürekli boştaki adamı kovalayıp en doğru hücumu ediyorsa bu sistem işidir. yaratan da obra'dır.

    sizleri basketbol duayeni ünlü bir euroleague uzmanının fenerbahçe ülker ve obradovic hakkında yazdığı şu cümlelerle baş başa bırakıyorum:

    "karşınızda ne yaptığı hücum hücuma benzeyen ne yaptığı savunma savunmaya benzeyen bir fb ülker varsa korkmayın. bu pianigianinin takımıdır. ilk 3-5 dakika harala hürele hücum eder ve işi biter takımın. ilk çeyrekte maçı koparıp 30-40'lı farklara gidersiniz.

    karşınızda sadece savunma yaparak kazanmaya çalışan bir fb ülker varsa bekleyin. takımı uyutun. bilin ki bu tanjevic'in fb ülkeridir. bulacağınız bir seri ile maçı ikinci yarıda koparacaksınız.

    karşınızda ara sıra size karşılık vermeye çalışan, bir parlayıp bir sönen fenerbahçe varsa bu spajha'nın feneridir. merak etmeyin, zoru başarıp gruptan takımını çıkartamamış bir koçtur o. sadece bekleyin.

    ama karşınızda 10 sayı ile de geri düşse müthiş hücum varyasyonlarıyla potanıza gelen, bilinçli hücumun kitaplardaki karşılığı olan ve savunmada da hücumdaki kadar dirençli ve istekli bir fenerbahçe varsa, bilin ki bu obradoviç'in fenerbahçesidir. boşuna kaçmaya çalışmayın, o gelir, sizi bulur. " - sasha grey
  • bir insanın gerizekalı olması hakikaten kötü bir şey. kompleksli bir gerizekalı olması çok çok daha kötü.

    şu başlık altında bile "ehehe üykeyşıpoysunuz şij, onyay şatın aydı şiji" yazan muhtelif dangalaklara bakarak halimize şükretmemiz lazım.

    çok merak ediyorum yarın öbür gün efes gelse "yola beraber devam edelim" dese burada edebiyat parçalayan hangi dangalak "istemem" der.

    sarı lacivert çubuklu sahada, taraflı tarafsız son yıllardaki en önemli spor başarılarından birini ayakta alkışlıyor ama bizim kompleksli gerizekalılar hala "feney değiy o üykey" derdinde. ülker lan. tamam ülker amk.
  • bütçe konusunun çok fazla speküle edildiği takım.

    öncelikle defalarca yazılmış olmasına rağmen halen dezenformasyona devam edilen linas kleiza'dan başlarsak; insiderhoops haberine göre kleiza iki yıllık 3.3m €'luk bir anlaşmayla gelmiş. yıllık 1.65m € eder. nba'den geliyor oluşu ve transferi öncesi turnuvayı çok çok iyi geçirmiş olmasından bu paraya kimse itiraz etmedi.

    listeyi daha derinlemesine incelerseniz semih efes'de 2.5m €, arroyo galatasaray'da 1.5m €, erceg 1.6m €, bo fenerbahçe'de 1.5m € ve yine beklentilerin o an için yüksek olduğu jawai gs'de 1.2m €'ya oynamış. basketbolda bu paralar veriliyor. bu paraları verecek gücü olmayan da kadro kurabiliyor. zalgiris 2014-2015 bütçesi 6.3m € (3.5m €'su maaşlar) ancak bazı ekipler gibi pas pas olmadan, sürekli oyuncu gönderip almadan bitirdiler sezonu. organizasyonunuzu doğru kurarsanız, alacağınız da vereceğiniz de belli olursa; her sene iki takım kuracak kadar oyuncu gelip gitmez.

    yerli ve yabancı kaynaklar bütçe konusunda farklı yorumlara sahip. yapılan tahminler fenerbahçe ülker bütçesinin 20-25m € aralığında olduğu yönünde. bu bütçe sadece maaşlardan oluşmuyor. örneğin bogdanovic'in kulübüne ödenen 1.3m € buy-out da bunun içinde, basketbol okulunun organizasyon giderleri de bunun içinde. kısacası şubede fenerbahçe ülker adının geçtiği her noktanın kaynağı bu bütçe. 2015-2016 bütçesinin, bjelica ve g'lock'un nba'e ve calathes'in avrupa'ya dönme ihtimalleri dahilinde esnemesi gündemde. belki de daha da yukarıları göreceğiz. yine de abd piyasasını çok çok iyi bilen fbü gm'i maurizio gherardini'nin de katkısıyla boşluklar doldurulur diye düşünüyorum çünkü koçundan gm'e kadar; fenerbahçe'nin kulüp tarihinde görüp görebileceği en iyi yönetime sahip.

    real, cska, barcelona derinliği ve kalitesindeki kadrolar için bu bütçe gerekiyor. türk ve rus takımlarının bu konuda vergi avantajı da var. örneğin 14m € bütçeli bayern almanya'da 200.000 € net maaşlı bir oyuncuyu oynatabilmek için 450.000 € harcamak zorunda. keza ispanya'da da durum aynı. bunu oyuncular da bildiğinden dolayı; türkiye ve rusya'ya gelen, diğer ülkelerden alabileceğinden daha fazlasını alıyor.

    rus kulüpleri, fransız kulüpleri ve zalgiris dışında hiçbir kulüp bütçesini açıklamadığına göre yapılan yorumlar spekülasyondan öteye gitmeyecektir. gerçek olan, top8 seviyesinde rekabetçi olabilmek için ya 12-15m € aralığına çıkmak zorundasınız ya da oyuncu yetiştirip nba'de kontrat bulamamış doğru oyuncular ile kadroyu tamamlamalısınız. tüm bunları yapsanız dahi doğru organizasyonu kurmadığınız ve sabırlı olmadığınız sürece büyük bütçelerle de fiyaskolar yaşandığını geçmişte pek çok kez gördük.

    doğru organizasyon, doğru bütçe, sabır.
  • kendisi hakkında son makkabi maçından sonra para saçıyorsunuz diye youtube da saldıran yunan trollere en güzel cevap bir beşiktaş taraftarı tarafından verilmiş sanırım .
    @ıwatchyutup
    " those maccabi and some other fans saying "fb has money we have soul bla bla". you are being ridicilous. your teams are also consist of players who earn hell of money. especially freaking maccabi withou any israilian player. fb wasnt bought by any arab like city, psg, monaco in football. fb is club team with a president, not an owner. just like real madrid. fb has more fans than your country's population. much much more, 3 times more! they fill the stadium and courts respectively in football and basketball they do shopping like hell from fener shops. they call themselves fb republic. they play finals in women basketball, women and men voleyball, get the gold medals in athletism. so your sıze cant be messured by fenerbahce at all. stfu losers... besiktas fan!"
  • az önce yemek için üst kata yemekhaneye çıktım. yemek sonrası teras sigarasında 2 tane temizlik işçisinin muhabbetlerine dahil oldum. ilk başta şöyle iyi oynuyorlar, böyle kötü oynuyorlar falan vs. duyunca herhalde fenerbahçe'nin kupa maçından ya da ne bileyim galatasarayın durumundan, en kötü ispanya ligi real barça çekişmesinden falan bahsediyorlar sandım. biraz daha dinleyince anladım ki, fenerbahçe ülker'in maçını konuşuyorlarmış. obradoviçli, semih'li bogdanovicli falan muhabbetler ediyorlar. bu yaşıma geldim, ilk kez bu seviyede basketbol konuşulduğunu duyuyorum. yanlış anlaşılmasın insanları aşağılamak için söylemiyorum ama arada bir oluşan milli takım başarıları hariç bu ülkede temizlik görevlisine kadar basketbolun konuşulduğu bir an hatırlamıyorum.

    fenerbahçe ülker ne olursa olsun bunu başardıysa bile herkes tarafından takdir edilmeyi hakediyordur. akşam maçı ben de izledim sen de izledin, torna tezgahında ter döken işçi de izledi. herkes heyacanlandı. şu sözlükteki ''fonorbohço değil olkor'' muamelecilerinden başka herkes. ama maalesef her yerde olduğu gibi bu adamlarla birlikte yemek yemek , aynı havayı soluyup ve aynı dili konuşmak zorundayız. maalesef bu adam senin yanından geçiyor, önde kornaya bastığın sürücü oluyor, ayarı yedikçe edit bile yapıyor. bunlar da olmasa hayat biraz sıkıcı olur belki de ne yapalım? adamın fenerbahçe nefreti hababam sınıfına kadar varmış, nefreti kontrol edilebilir sınırların çok ilerisinde...
hesabın var mı? giriş yap