fallik obje

• a clockwork orange isimli filmde alex karakterinin, evine girdiği kadının evinde bulduğu ve başına vurmak suretiyle kadını öldürmek için kullandığı heykel'in örnek olarak gösterilebileceği obje türü.
• ursula k. le guin: briefly, what happened in the 17 years between farthest shore and tehanu was that feminism was reborn, and i became 17 years older, and learned a good deal. one of the things i learned was how to write as a woman, not as an honorary, or imitation, man.
  
  the guardian gazetesi: also, why did you make all the wizards male, and give them all those great big staffs? my colleague, dr freud of vienna, would be most interested to hear your rationale behind this...
  
  ursula k. le guin: you might read what i said above about learning to write like a woman instead of like an honorary man. from me you can tell dr f. to go smoke a big cigar.
• cinsel objeler,
  cinsel icerikli objeler,
  cinselligi cagristiran objeler,
  muz,
  orta parmak,
  ikiz kuleler,
  sivri,
  yuvarlak,
  ucgen,
  kare,
  hede hodo dervisin fikrindeki zikir.
• mehmet açar'ın hayatın anlamı ya da akhisarlı hasan tütün'ün maceraları adlı kitabında, özellikle zagor'a ilişkin olarak etraflıca örneklendirdiği obje. misal şu alıntılar olabilir:
  "-çiko soylu olduğunu iddia eder, hatırladığım kadarıyla...
  -şehirle, uygarlıkla olan bağının sembolüdür bu.
  -zagor bir vahşi, bir tabiat adamıdır; yarı çıplak dolaşır.çiko ise bir şehirli gibi giyinmiştir; hiç kası yoktur, bütün bedeni bir yağ tabakasıyla örtülüdür; bu ondaki kadınsı tarafı gösterir.hatları yuvarlaktır. hep yemeği düşünür, asla doymaz; bu yemek düşkünlüğü onun seksüel doyumsuzluğunun bir ifadesidir. zagor ile onu aseksüel bir eşcinsel çift olarak da düşünebiliriz.
  -zagorun şu baltası...
  -evet, sürekli ereksiyon halinde bir erkekliğin simgesi o balta...
  -silah örtük bir fallik simgedir..."
• ucu bucağı olmayan, algıda seçiciliğe göre gün içinde ellibin defa karşımıza çıkabilecek fallik sembollerdir bunlar. dört bir yanı yarrak dolu bir dünyada yaşıyoruz yani..
  
  gücünü kanıtlamak isteyen bir hükümdarın şehrin göbeğine diktirdiği uzun heybetli bir anıt, erkeklerin vaktiyle toplumdaki yerlerini göstermek için dışarı çıktıklarında ellerinde tuttukları uzun ince bastonlar ya da ona benzeyen şemsiyeler, büyü kullanan ve bu yüzden fiziksel gücü bir nevi eksik kalan büyücünün, bu eksiğini kapatmak için yanından ayırmadığı uzun ince sopası, devlet gücünü sembolize eden tren rayları, ya da en basitinden insanın içine korku salan uzun ince varlıklar.. (iğne, yılan vs.)
• edebiyatta ve dolayısıyla sinemada erkeklik organını temsil eden ve bu şekilde ince ve derin anlamlar taşıyan ince uzun her şey. en önemlileri, silah, roket, anahtar, baston, kalem, tren, sigara, yılan ve kulelerdir. washington'da geçen bir filmde ikide bir washington anıtını gösteriliyorsa bu, olayın washington'da geçtiğini bildirmekten çok erkek egemenliğini bilinçaltına işletmeye çalışmaktır. hele bir de bu semboller yuvarlak nesnelerle birlikte anılıyorsa orda cinsel ilişki söz konusudur. örneğin anahtarın kilide girmesi, kalemin kalemliğe konulması, kılıcın kınına sokulması, trenin tünele girmesi falan hep cinsel ilişkiyi sembolize eder. bunlar hep aklını cinsellik ve psikanalizle bozmuş ak sakallı dedenin görüşleridir.
  
  (bkz: sigmund freud)
• freud a göre boyu çapından uzun olan nesnelere denir. gökdelen, muz, silah erkek penisi fallusu çağrıştırdığı için birer fallik objedir. ayrıca feminist görüşe göre bilim erildir ve bu yüzden tüm uzay araçları uzay mekikleri birer fallik objedir.
• en iyi istanbul üniversitesi ingiliz dili ve edebiyatı öğrencilerinin bildiği nesneler silsilesi.
• (bkz: fallik osman)
• (bkz: sana kabaran bir şey var)