• 2016 yılında elinden kaçırdığı(karyakin'e son maçta yenilerek tiebreak şansını kaybetmişti), bu turnuvada da 2 round kala az daha kaçıracağı fırsatı sonunda yakalamış büyükusta. turnuvanın başından sonuna kadar dominant satranç oynadı ki hiçbir oyuncu kolay kolay uzun süre önde götürüp geriye düştüğü turnuvanın son iki roundunda 2/2 yapamaz, bu reaksiyonu şu anda verebilecek iki oyuncu da zaten kasımdaki dünya satranç şampiyonası finalinde karşı karşıya gelecekler.

    bu arada caruana'nın kazanması sonrası amerikalılar twitter'da parti yapıyor fischer'dan sonra ilk finalisti çıkardık diye ama daha 3 sene öncesine kadar italya adına oynuyordu. ki 300 milyon küsürlük ülkenin şu an en formda üç büyükustasından biri italyan *, biri uzakdoğulu *, biri filipinler * asıllı. biraz utanma olur be kardeşim.
  • zürih satranç turnuvasının rapid bölümünün şampiyonudur. blitz oyununda dünya bir numarası magnus carlsen'i siyahlarla yenmesine rağmen standart zaman kontrollü oyunda magnus'un muhteşem değişim fedası sonucu kaybetmiştir.. ayrıca son turda, turnuvayı ikinci bitiren levon aronian'ı mağlup etmiştir ki bu levon aronioan'ın beyazlar ile marshall gambiti oynayıp kariyeri boyunca kaybettiği ilk ve tek oyun olmuştur..
  • 1992 doğumlu ve an itibariyle 2598 elo'ya sahip,italya'nın elo listesinde 1.sırada yer alan grandmaster satranç oyuncusu.

    http://wwwimage.cbsnews.com/…01/05/image261947x.jpg
  • su anda satrancta dunyanin iki numaralisi.

    kasim ayinda dunyanin bir numaralisi (hem de ne bir numara, hem klasikte, hem yildirim hem de blitz disiplinlerinde acik ara bir numara) magnus carlsen ile dunya sampiyonlugu unvan maci yapacak.

    fabiano italyan asilli amerikali. bi ara italya icin oynayip kasip kavuruyordu, sonra amerika’ya gecti. dogma buyume amerikali oldugu icin de dogal bi gecis olmus.

    fischer’den onyillarca sonra bi satranc sampiyonu cikarma arefesindeki amerika da cok mutlu tabi. hatta oyle mutluluar ki, londra’da yapilacak unvan macini parayi arttirarak amerika’ya aldirmayi dusunuyorlar.

    fabiaono, belki biraz da carlsen’in aksine, tam bir hazirlik delisi. acilislarin prensi.
    kocaman takimiyla rakibini inceliyor, zayifliklarini tespit etme ve ona gore cilginca acilis kurami ve taktik calisiyor.

    ama yine belki carlsen’in aksine, oyun sonrlarina dogru ortaya cikabilecek kuramdan olabildigince bagimsiz karmasikliklari hesaplamada / hissetmede dunya ikincisine yakisacak kadar iyi olmadigi da dusunulmuyor degil.
    hizli satranc ve blitz disiplinlerinde puaninin biraz daha gerilerde olmasi da belki boyle aciklanabilir.

    dolayisiyla kasim ayinin favorisi tabi ki efsane carlsen.

    ancak fabiano “acaip cok calisacam” diyor.
    zaten calisma delisi fabiaono’nun artik hangi seviyede asilacagini hayal etmek bile guc.

    tabi bu demek degil ki carlsen yan gelip yatiyor. adam satrancla yatip kalkiyor. babasi ile salondaki kanepede cay icerken cekilmis goruntulerde bile elinde satranc bilmeceleri, kafa oralarda. bir gazeteci, “satranci dusunmedigin olmuyor mu” minvalinde soruyor, carlsen de “dusunmedigim zaman da kafamin arkasinda islemeye devam ediyor” diyor.

    bir baska gazeteci “otistik misin” diye soruyor, carlsen de “bariz degil mi” diye sakayla karisik cevapliyor.

    yani fabiano’nun kasimda karsisina oturacagi carlsen de en az kendisi kadar satranc delisi; sadece delilik anlayislari farkli. biri daha cok acilis teorisi ve rakip analizi kasarken, digeri derin hesaplarla icgudulerin karistigi karanlik arka odalarda takiliyor. rocky ile ivan dragon farkliligi gibi bi durum var.

    isin ilginci, satrancta her ikisi de lazim, cunku acilisla baslaniyor ama sonra arka odaya geciliyor.

    carlsen kendine cok guveniyor, arka odaya gelsin zaten is bitiyor havasinda.

    fabiano ise asiri gercekci. “carlsen nerede yenilemez iyi biliyorum” diyor. yani "acilistan sonra beni cagiracagi arka odaya degil, oyle bir acacam ki oyunu, kendi gosterecegim arka odaya gececegiz" diyor.

    carlsen de “arka oda, arka odadir” havasinda.

    kolay gelsin sempatik fabi, isin zor.
  • kramnik, anand ve gelfand'ın önünde zurich 2013'ü kazanmış oyuncu. son turnuvalardaki performansıyla keşke adaylar turnuvasına katılabilseydi dedirtmiştir.
  • evet bu tartışmayı ben başlatıyorum:

    carlsen christiano ronaldo'ysa caruana messi'dir.

    1. caruana'nın oyunları doğaldır. sinquefield kupası'nda rakiplerini neredeyse hiç zorlanmadan 7 kere yenmiştir. kazandığı hiçbir oyunda kayıp veya avantajsız bir konuma düşmemiştir. avantajı yakaladığı an tam puanı eve götürmüştür.

    2. caruana teoriden kaçmaz. hazırlığını sonuna kadar yapar ve rakiplerinin hazırlandığı varyantlarda bile harikalar yaratır (topalov'a karşı ke2 hamlesi). carlsen'in rakiplerini sırf kaba kuvvetle yenebilmek için teoriden kaçtığı defalarca görülmüştür.

    3. son olarak da caruana'nın tekniği oldukça akıcıdır. fikirlerini carlsen gibi zorlaya zorlaya değil, metodik ve göstere göstere uygular.

    carlsen'i dünya şampiyonu oluncaya kadar gerçekten çok seviyordum ama son zamanlarda oyun tarzı iyice şımarıklaştı. caruana'nın sinquefield performansı da kendisini önümüzdeki dünya şampiyonası elemelerinden birini kazanırken göreceğimizi gösterdi. eğer carlsen'le taht için savaşırlarsa benim şuncacık desteğim bu italyan'ın arkasında olacak.
  • elde ettiği akıl almaz tarihi başarıya rağmen tevazuyu asla elden bırakmıyor kendisi. durum şu ki, kendisi de doğal olarak bu 7/7 durumuna şaşırmış halde zira röpörtajlarda "ben normal oynuyorum, ekstra bir şey yapmıyorum" ayarında konuşuyor hep. hakkı da var diyebilirim. misal dün mvl, vezir a4 oynayarak pozisyonun tamamen fabiano caruana'nın kontrolüne geçmesine neden olmuştu. hatta öyle ki, magnus carlsen da biraz bunu eleştirdi. bugün sinquefield kupasında magnus ve fabiano karşı karşıya gelecekler. bu oyun magnus'a sorulduğunda daha mvl, vezir a4 ü oynayalı çok olmamıştı. normal oyunumu oynayacağım ama kesinlikle vezir a4 değil gibi şakayla karışık takıldı.

    görünen o ki, fabiano ekstra bir şey yapmıyor (ki kendisi de bunu söylüyor) ancak ilk hataları rakipleri yapıyor. uzun süre accurate hamleler çıkartabiliyor. zaten oyun rahatladıktan, kazanç pozisyonuna geçtikten sonra arada sırada en iyi değil, en iyi ikinci hamleleri oynuyor. oyun kendi lehine dönene kadar hep hatasız oynadı bugüne kadar. ilk hatayı hep rakipleri yaptılar.

    bugün magnus carlsen'a karşı beyazlarla oynayacak. kazanırsa efsanevi bir şey olur. tahmin ediyorum ki bir şeyler hazırlamıştır açılışta. ayrıca her iki oyuncu da, bugünkü partiye dair sorulara "normal satrancımı oynayacağım" diyerek cevap verdiler. bakalım dünyanın en iyi ve en iyi ikinci satranç oyuncusu için* "normal satranç" ne demekmiş bu akşam göreceğiz.
  • magnus carlsen'in tahtını sallamaya başlayan italyan gm.
    sinquefield kupası'nda ortalığı yıktı geçti. ilk 4 maçında 4 galibiyet aldı, şu anda oynanan 5. maçta da hikaru nakamura karşısında daha üstün pozisyonda.
    carlsen'i siyahlarla oynarken yenerek turnuva şampiyonluğunu kimseye bırakmayacağının sinyalini vermişti ama mağlubiyet alacak mı o bile şüpheli.
    edit : izlemek isteyenler için, https://chess24.com/…aments/sinquefieldcup2014#live
    edit2: 5'te 5 oldu.
  • hikaru nakamura ile yaptığı maç sonrası yapılan röportajda görüldüğü kadarıyla inanılmaz mütevazi bir adam.
    bu başarıyı magnus yakalasa şaşırılmazdı ama ben de fena gitmiyorum falan dedi.
    ayrıca lakap olarak "fabiano the fabolous", "mr. perfect" ve "don fabiano" arasından hangisini tercih ettiği sorulduğunda bana fabi derler, lakapları sevmem dedi. bi garip adam tipinden de belli gerçi de.
    http://www.chessmastery.co.uk/…day-fabiano-caruana/
  • bugün 8/8 in ucundan döndü. oyunun bir bölümünde hakikaten kazanç pozisyonunu yakalamasına rağmen aklında kazanmaktan çok berabere kalmak olduğundan oyunu beraberliğe bağlayarak bitirdi diyebiliriz. tabi ki dünyanın en güçlü oyuncularına karşı ardı ardına bu kadar üst seviyede oyun oynayıp hepsini kazanmak çok zor. zihniniz artık bir yerden sonra kondüsyonunu korumaktan, sürekli en iyi hamleyi hesaplamaktan yorgun düşüyor.
    bugün bir kaç yerde oyun onun lehine öndü diyebiliriz ancak önce beraberliği garantiye almaya çalıştı. öncelikle bir çok normal oyuncunun rok yapacağı yerde rok yapmaktan vazgeçip h4 oynadı. yani kaçımız buna cesaret edebiliriz rok yapmak varken. fabiano bu hamlenin nedeni olarak magnus carlsen'ın savunmaya yardımcı olması gereken atının şah kanadından çok uzakta ve kıstırılmış olmasını öne sürdü ki doğru bir düşünce tarzıydı. ondan sonra magnus epey zorlandı. röpörtajda da kendisi "sanırım h hattından gelen atağını hafife aldım" diyerek de bir özeleştiride bulundu. bu noktadan sonra ipler tamamen fabiano'nun eline geçmesine rağmen beklenmedik yerde rok yaparak yine herkesi şaşırttı. buna neden olarak da, şahın merkezde olmasından korktuğunu belirtti. yine de ufak bir avantajı koruyordu rok hamlesi sonrası ancak, yine bir hamlede kale fd1 yerine kale cd1 oynayarak oyunu tamamen beraberliğe bağladı. röpörtajda da oyundaki insiyatifini kaybedip eşitliğin oluştuğu hatalı hamle olarak bunu gösterdi. bu hamleden sonra zaten bir çok hamle forced move denilen zorunlu hamlelerdi ve oyun ters renk filler ile beraberliğe bağlandı.

    8/8 olağanüstü bir skor olurdu ama zaten şu ana kadar yaptığı şey olağanüstü bir şey. bakalım gelecek dönem neler gösterecek. bu muhteşem performansı rating olarka puanlarına da yansıdı ved magnus ile arasındaki farkı 29 puana kadar düşürdü. artık sıralamada birinciliği zorlayacağının işaretlerini gördük.
hesabın var mı? giriş yap