• gayet güzel bir şampiyona olmaya adım adım ilerliyor gibi. hemen tahminleri yazalım, bir küçük ahtapot spartalı efsanesini biz yaratalım.

    a grubu:
    yunanistan *
    rusya *
    çek cumhuriyeti *
    polonya *

    kupanın herkes hem fikir olduğu üzere en sikindirik grubu. yunanistan hakkında 2004'ten beri değişen bir şey yok, felsefeleri defans üzerine kurulu. ileride samsunspor'lu gekas var. bir şekilde ikinciliği alırlar, özellikle çek cumhuriyeti gibi takımlar karşısında bu oyunlarıyla büyük sürpriz yaparlar. rusya 2008'den bu yana çok yaşlandı denebilir aslında. en azından dört yılın etkisinden daha fazla. arshavin, pavlyuchenko, zhirkov, kolodin gibi isimler artık o performansın bir tık altındalar. bu takımı etkiler, bir sikim yapamazlar. dördüncülük diyorum. çek cumhuriyeti iyi hoş takım ancak koller'li rosicky'li poborsky'li ve tabi ki nedved'li efsane dönem bitti artık. bu turnuva işleri çok ama çok zor. birincilik adayım ise kaliteli isimlerine ev sahibi avantajını ekleyen polonya. dortmund'lu kuba *, lewandowski, obraniak, kaleci szcnesny * gibi oyuncular bu gruba yeter de artar. polonya aynı zamanda göründüğünden daha iyi taraftar kapasitesi olan bir ülke, o yüzden 58'de şili'yi, 76'da yugoslavya'yı inanılmaz yerlere taşıyan dinamikler yine çalışır gibi.

    1. polonya
    2. yunanistan

    b grubu:
    hollanda*
    almanya*
    danimarka*
    portekiz*

    herkesin ilk görüşte hassktr çektiği grup işte burada. ölüm grubu gibi dursa da, aslında ölüm gruplarının temel özelliği çekişmeyi barındırmamakta olan bir grup b grubu. en başta hayatta hep tuttuğum takım, turuncular, hollanda. dünya kupası finalisti kadro aynen devam, ve böyle de devam edecek gibi duruyor. van persie inanılmaz formda, sneijder ve robben zaten malum, bu yüzden hollanda bu gruptan rahat çıkar. fakat onlardan daha iyi bir takım nasıl bir kura şansıysa bu grupta, o da almanya. şampiyonlar ligi finalisti çıkaran bu ülke zaten yaldır yaldır geliyor, ve yazının sonu için spoiler geliyor, şampiyon adayım. danimarka düşünülenden daha iyi bir futbol sergileyebilir, sonuçta bu tarz turnuvalarda kuzey ülkeleri hep coşar. ibretlik bir tahminle düzensizlikten düzensizliğe gark olan portekiz'i de altlarına alırlar diyorum. portekiz'e gelince, ellerinde milli takımda sıçan bir ronaldo'dan başka hiçbir şey yok. her maçta çekişir gibi olurlar, ama danimarka ile berabere kalarak 3-4'ü paylaşırlar.

    1- almanya
    2- hollanda

    c grubu:
    ispanya*
    italya*
    hırvatistan*
    irlanda*

    birinci belli ikinci kim tadında bir grup. ispanya'nın elinde en iyi forveti villa olmayabilir ama bu takım adeta taşak geçer gibi her alanda futbolu domine eden bir ülkeden geliyor. dünyanın en iyi iki kulübünün (ki yabancılara çok ağırlık vermeyen iki kulüp) oyuncuları onlara gidiyor, ayrıca birbirini çok iyi tanıyan bir takım var. forvet biraz sıkıntı olsa da her şekilde bu grubu domine ederler diyorum. italya bu tarz turnuvaların rezalet takımıdır, 2006 istisnası dışında çok uzun süredir elle tutulur uluslararası bir başarıları yok. bu yine bozulmaz, zaten şike davası ile iyice dağıldılar, ve bu grupta hüsrana uğrarlar diyorum. italya'nın yerini her şekilde zorlayacak, ve yine şike soruşturmasının kaosu dolayısıyla italya'yı altına alacak takım ise hırvatistan. hırvatistan çok ama çok büyük bir sürpriz yapmaya geliyor bana göre, ellerinde modric'li eduardo'lu srna'lı hayvani bir kadro var. böyle bir fırsatı kaçırmazlar. gruptaki son takım ise "buraya niye geldik la biz" takımı irlanda. tamam dünya kupası'nı sonuna kadar hak ediyorlardı, ancak buraya gelmeleri onlara moral sıçışı dışında bir şey vermeyecek. sadece a grubu'nda şansları olabilecek bir takım, onun sebebi de aiden mcgeady'den başkası değil.

    1. ispanya
    2. hırvatistan

    d grubu:
    ingiltere*
    isveç*
    ukrayna*
    fransa*

    bence tüm turnuvanın en büyük sürprizlerinin yaşanacağı grup. ingiltere ile başlayalım, ingiltere olmamış. gayet olmamışlar hani. isimler güzel falan ancak ingiltere'nin kulüp takımları arasında manu dışında adam gibi oyuncu çıkartacak takımı pek olmadığından ingiltere büyük bir tökezleme sürecinde. ***bu sene işi cidden çok zor ingiltere'nin, hatta 2002'de yaşar gibi oldukları durumu bu kez yaşarlar ve gruptan çıkamazlar diyorum. isveç ise turnuvalarda coşan kuzey takımı ekolünün en baba temsilcisi. efsane oldukları 2002 yılı dün gibi aklımda hani (arjantin ve ingiltere'li gruptan birinci çıkmışlardı). ellerinde ne olursa olsun ibrahimovic, kallström, sebastian larsson, ve bizim tanıdığımız holmen ve elmander gibi isimler var. herkese acayip geleceğini biliyorum ancak benim birincilik adaylarım. ukrayna'ya yorum bile yapmıyorum, ev sahibi olmak iyi hoş da eğer altın jenerasyon olarak adlandırılan dönemin iki yıldızdan ibaretse ve bu iki yıldız 30'u çoktan geçmişse pek iş yapamazsın gibi**. son takım fransa, turnuvaların kadrolu hüsranları, bahisçilerin azimli düşmanı. bu turnuvada biraz daha değişik bir kadroları var gibi, şeytanın bacağını kırarlar gibi geliyor bana. ama bilinmez, ingiltere imana gelip fransa'yı altına alabilir. ukrayna'nın sonunculuğu garanti.

    1. isveç
    2. fransa

    malum bu turnuvada çapraz eşleşme var, o nedenle şampiyona kadar devam edelim.

    çeyrek finaller:

    1 - polonya (a grubu 1.) - hollanda (b grubu 2.)
    http://gifs.gifbin.com/…1414_black_guy_laughing.gif
    hollanda 3-4 atar minimum. o kadar da değil aq.

    2 - ispanya (c grubu 1.) - fransa (d grubu 2.)
    al sana yılın eşleşmesi. fransa iyi hoş sempatik bir takım ancak forvetsiz de olsa karşısında ispanya var. iniesta iki tane atar, 2-0 biter diyorum. *

    3 - yunanistan (a grubu 2.) - almanya (b grubu 1.)
    bu tarz maçlarda karşısına başka bir takım gelse yunanistan eleyebilirdi, ancak orada almanya var. olmaz fetfatzidis, olmaz ninis diyoruz.

    4- hırvatistan (c grubu 2.) - isveç (d grubu 1.)
    gruplarda hayvani bir performans göstermesini beklediğim ilk takım isveç bunu burada devam ettiremez gibi hissediyorum. her ne kadar hırvatistan yunanistan'lı gruptan bile playoff oynamak zorunda kalarak çıksa da burada toparlanacaklarını düşünüyorum.

    yarı finaller:

    1 - ispanya - hollanda

    2010'un rövanşı, tek kelimeyle muhteşem bir maç. normal koşullarda ispanya'nın almasını beklerdim, ancak zamanında feci dalga geçtiğimiz villa'nın eksikliği bu yıl boyunca çok feci hissedildi. torres zaten malum, bir tek llorente oynarsa ispanya'yı finale taşır belki. maalesef llorente oynamayacak ama. ispanya'dan bahsediyoruz. inadına torres, inadına pedro. bu nedenle van persie bir tane yazar, 1-0 ile hollanda turu geçer.

    2 - almanya - hırvatistan

    adını yazması bile beni hüzünlendiren maç. zenci arkadaşı yine çağıralım öncelikle:
    http://gifs.gifbin.com/…1414_black_guy_laughing.gif
    almanya buraya kadar geldi ise bırakmayacaktır. hırvatistan'ın pili burada çoktan biter.

    final:

    almanya - hollanda

    gelelim son zamanlarda en çok izlemek isteyeceğim maça. b grubu'nda zaten karşılaşan takımlar burada tekrar karşı karşıya gelirse efsane olur orası kesin. hollanda'nın en büyük eksiği winner'lık özelliği, ve bundan almanya'da bolca var. (bkz: gary lineker) hollanda'nın cruyff'lu, kluivert'lı, sneijder'lı kadrolarıyla farklı zaman dilimlerindeki takımlarının tek özelliği var, o da finallerde kaybetmeleri. almanlar müller'in bir golüyle kupayı evine götürür diyorum.

    son bölümü de bir iki tahmine daha ayırdım. gaza gelmişken durasım hiç yok. **

    gol kralı: robin van persie (hollanda)
    asist kralı: bastian schweinsteiger (almanya)
    turnuvanın en büyük sürprizi (takım): isveç
    turnuvanın en büyük sürprizi (oyuncu): robert lewandowski (polonya)
    turnuvada parlaması muhtemel genç oyuncular:
    rafal wolski (polonya)
    christian eriksen (danimarka)
    alex oxlade-chamberlain (ingiltere)
    ioannis fetfatzidis (yunanistan)
    gregory van der wiel (hollanda) *
    turnuvanın hayal kırıklığı: portekiz/ingiltere
    turnuvanın çok uğraşmasına rağmen takımı yüzünden başarıya ulaşamayanı*: aiden mcgeady (irlanda)
    hiçbir kategoriye sokamasam da bunları izleyin dediğim bir iki isim:
    alan dzagoev (rusya)
    jakub blaszczykowski (polonya)
    yann m'vila (fransa)
    hugo almeida (portekiz) *

    bu kadar. bir elimde puan tablosu, bir elimde bira/kola/maden suyu/ice tea her neyse, finallerin bitişinin de coşkusuyla futbol aşkının geri dönüşünü dört gözle bekliyoruz. gönlümüz hollanda ile tabi ki.

    edit: imla hataları falan düzeltildi.
  • polonya, rusya, ukrayna, isvec'in elenmesiyle ortamda bakacak kiz kalmadigi icin benim gozumde bitmis turnuvadir....
  • maç: isveç - ukrayna

    - olm bir tane çirkin insan yok lan tribünde !!

    babam bu yorumu ile euro 2012'yi özetlemiştir benim için. amına koyim bu tribündeki efsane kızların yarısı senin benim gibi sıradan insan lan ! ülkenin en gözde, en güzel kızları falan değil. mesela hollanda danimarka maçındaki güzel varlık türk olsaydı 20 dizi, 30 reklam filminde oynamıştı. bu abla belki muhasebeci ülkesinde.

    youth gone wild, hülya avşar'ın 20 senedir en güzel kadın yorumunu aldığı ülkeden bildirdi. ühühühü :(
  • 1-0 giden maçın son dakikalarında 2 gol bulup maçı 1-2 bitiren, 2-0 giderken maç yine son dakikalarda 2-3 yapan, 119'da gol yiyip, 120+2'de durumu 1-1'e getirip penaltılarda maçı alan. kulübede 3 oyuncusuyla maça çıkan, maçın son dakikalarında kalesinde forvetiyle oynayan bir türkiye olmadan bu turnuvanın heyecanlı geçmesi beklenemezdi zaten.

    2008 avrupa kupasını seyretmiş bir bünye kolay kolay o heyecanı bir daha yaşamaz zaten.
  • felaket bir kategorilendirme sistemi olan bir turnuvadır.

    bir kere iki tane ev sahibi ülke (bir tanesi vasatın biraz üstü, diğeriyse vasatın altı) olması ve bunların doğrudan katılması sebebiyle turnuvaya elemelerden gelen takım sayısı azalıyor.

    bu da yetmiyor, sen bu iki ev sahibini direkt ilk kategoriye (aramızdaki tabirle "birinci torba"ya) koyuyorsun. böyle olunca, italya, almanya, ve ingiltere gibi futbol devlerinin tamamı ikinci kategoriye düşüyor; portekiz ve hırvatistan gibi "iyi top oynayan" takımlar kendilerini üçüncü kategoride buluyor ve fransa gibi bir dev ile çek cumhuriyeti gibi bir turnuva takımı dördüncü kategoriye hapsoluyor.

    böylesi tuhaf bir sıralama neticesinde ise hollanda, hırvatistan gibi takımlar zor gruplarda elenirken, yunanistan gibi bir takım; italya, ispanya, almanya, hollanda, fransa ve ingiltere gibi bir devin olmadığı bir gruptan vize alabiliyor.

    halbuki ülke puanlarına göre sıralama yapılsa hem ukrayna (28,029) hem de polonya (23,806) direkt olarak son "torba"ya düşecek ve böylelikle a grubu gibi saçma sapan yaşam grupları ile b ve c grupları gibi ölüm gruplarının olma ihtimali iyice azalacaktı; çünkü almanya ve italya ilk, hırvatistan ikinci, fransa ise üçüncü "torba"ya terfi edecekti.

    dilerim bir sonraki avrupa şampiyonası'nda böyle bir sistem olmaz diyeceğim; ama bir sonraki turnuva (euro 2016) fransa'da. yani hem iki ev sahibi ülke yok, hem de fransa kendi sahasındaki böyle bir turnuvada birinci kategori takımı olursa, pek tuhaf karşılanmaz. yine de kaldırsınlar adaletsiz uygulamaları.
  • bu turnuvada en çok dikkatimi çeken şey oldu bak, kime sorsam "rusya hacı, kesin sürpriz yapacaklar" diyor. tv kanallarında futbol alimleri "rusya finale çıkabilir" diyor. abi rusya bildiğin turnuvanın favorisi lan o zaman. nasıl sürpriz bu amına koyim.
  • 2012 yılının büyüsünden midir nedir bilemem ama yıl içinde oynanan neredeyse bütün organizasyonlarda mükemmel hikayeler izledik.

    * spor toto süper lig'de galatasaray yıllardır yenemediği ezeli rakibinin sahasında şampiyon oldu.

    * ziraat türkiye kupası'nda fenerbahçe 29 yıl aradan sonra zafere ulaştı.

    * şampiyonlar ligi'nde chelsea'nin epik zaferini izledik.

    * premier lig'de manchester city 44 yıl aradan sonra gelen şampiyonluğu duraklama dakikalarında attığı 2 gole sığdırdı.

    * serie a'da juventus, 2002 yılından itibaren ilk şampiyonluklarını namağlup bir şekilde kazanarak geri döndü.

    * la liga'da real madrid, yıllar süren barcelona hegamonyasını nou camp'ta kazanarak kırdı.

    * ligue 1'de montpellier, peri masalının tanımını yaptı ve sezon bitimine kadar balkabağına dönüşmemeyi başardı.

    * thy euroleague'de olympiakos, uzun yıllar unutulamayacak bir şampiyonluk kazandı.

    * ve muhtemelen sezon başında hiç bir beklentinin olmadığı beşiktaş milangaz, yarıştığı 3 kulvarda birden kupaya uzanacak.

    tüm bunların ışığında tanımımızı yapmamız gerekirse içinde en azından 1 adet mükemmel bir zafer hikayesi barındıracak turnuvadır.

    turnuva ile ilgili öngörülerime gelirsek;

    * öncelikle yılların hayal kırıklığı olan ingiltere'nin destansı bir öyküyle şampiyon olacağını düşünüyorum. hatta destansı öykünün yarısı yazıldı bile; capello'nun istifası, rooney'nin cezası, birbirinden kritik sakatlıklar ve son olarak defoe'nin yaşadığı durum. ingiltere milli takımı için bir karakter gösterisine dönüşeceğini düşünüyorum.

    * turnuvanın en büyük 3 favorisinden almanya, hollanda ve ispanya'dan birinin gruplardan çıkamaması benim adıma sürpriz olmayacak.

    * portekiz ve fransa'nın hayalkırıklığı yaratabileceğini düşünüyorum. rusya'nın büyük hayal kırıklığı olacağından neredeyse eminim.

    * hırvatistan, isveç ve danimarka'dan birinin sürpriz takım olmasını bekliyorum.

    * turnuvaya damgasını vurabileceğini düşündüğüm isimler; andy carroll, klaas-jan huntelaar, zlatan ibrahimovic ve lukas podolski.

    * sonuna kadar italya'yı destekliyorum.

    son tanım: an itibariyle başlamasına 16 saat 41 dakika kalan turnuvadır.
  • simdi türkiye bu turnuvaya elemeleri gecemeyip gidemeyecek deseler, inanirim. ya da türkiye bu turnuvaya gidecek, en az yari final oynayacak deseler, ona da inanirim. iste bu kadar standard deviation i yuksek bir ulke turkiye.
  • o değil de taraftar bazında da üst tura hep şoparlar çıktı amına koyim. artık tribünlerde bol bol kıllı adam izleriz...
  • danimarka ölüm grubuna düşmüş gibi durmuyor.

    https://fbcdn/_sphotos_a-a.akamaihd.net/hphotos-ak-ash3/560237_421402714566512_1171838589_n.jpg
hesabın var mı? giriş yap