3 entry daha
  • japonlara batı kültürü, batılı yaşam tarzı ikinci dünya savaşından sonra zorla boca edildiği için, bu adamların o güne dek inandıkları din, korudukları toplumsal düzen bambaşka olduğu için, modern çağda japonlarca üretilmiş kültür-sanat ürünleri şaşırtıcı ve ilgi çekici olmuştur. en azından ilgi çekici olma olasılığı yüksektir diyebiliriz. avrupa'da uyulan şekil-içerik-bağlam uyum kurallarını pas geçip sınıflandırması zor eserler üretiyorlar sıkça. legend of the galactic heroes pazar sabahları yayınlanan bir çizgi dizi denince insan ister istemez bir sınıfa koyuyor onu. oysa karşımızda çok nitelikli bir politik drama var. toplam 110 bölüm. daha da fazlası var aslında golden wings'leri ve iki adet uzun metrajlı filmi de sayarsak.

    daha da güzeli, dizinin savunduğu fikirler; bunlar, özgür düşünceli, her türlü bayat edebiyattan uzak, ferah şeyler. dizide evren iki devlet tarafından paylaşılmış (bir de tek gezegenden oluşan bağımsız bir devlet var aslında), biri demokrasi ile yönetilen free planets alliance, diğeri de naziler savaşı kazansalardı nasıl olurdu varsayımının uzantısı imparatorluk. bu imparatorlukta germen kültürü hakim, dinleri falan da eski norse dini, odin'e thor'a tapıyorlar. bir noktada, fpa'nın donanma komutanı yang wen-li ile ile imparator karşı karşıya geliyorlar, imparator zaten bir süredir hayran olduğu yang'a imparatorluk donanmasının başına geçmesini teklif ediyor. yang; "imparatorluk sınırları içinde doğmuş olsam koşa koşa sizin donanmanıza katılırdım, ama artık olmaz çünkü içtiğim su, yediğim yemek başka" diye cevap veriyor. sonuçta demokrasi dediğimiz bir fikir, bir araç der gibi. zaten yang wen-li ne olursa olsun zafer kazanmaya çalışmıyor, kendisini ve askerlerini savaşın sonuna sağ ulaştırmaya çalışıyor. çayını bolca brendi ile seviyor. böyle kral bir adam işte.

    her karakterin kişisel davaları, travmaları, irrasyonel arzuları var, bunlar devletlerin kaderlerini belirliyorlar. her karakter bir nevi kendisini gerçekleştirmeye çalışıyor, öyle kutsal fikirler, kutsal amaçlar yalan aslında. (ki öyle olması arzu edilmez mi? diye bir de soru sıkıştırıyorum buraya)

    savaş sahneleri müthiş icatlarla dolu, karmaşık ve gerçekçi. büyük crusierlar, bir de ufak avcı gemileri(x-wing ve tie fighterların muadili) spartan'lar ve valkryie ler var. fighter'ları ne zaman kullandığın, cephaneyi turboları ne kadar harcadığın etki ediyor sonuca. her filo komutanının kendi tarzı, üstünlükleri zayıflıkları var. bu adam şöyle yapar diye tahmin edilebiliyor. hatta ben olsam donanmayı şöyle bölerim, şuradan saldırıp, şöyle yenerim diye heyecanlanıyor insan.

    bu da yarı-resmi sitesi: http://www.logh.net/
46 entry daha
hesabın var mı? giriş yap