• siège, latince "oturmak" anlamındaki sedicare’den geçmiştir fransızcaya ; "oturulacak yer" anlamındadır. sonra bu anlam halk arasında söylene söylene yeni boyutlar kazanmıştır. bunlardan birisi "kıç"’dır. "bain de siège" "kıç yıkama"’dır örneğin. siège’in bir diğer anlamı da, 13. yy’dan itibaren, "bir ordunun yerleştiği yer" olmuştur. bir ordu bir yere kıçını yayıp karargâh kurarsa orası onun "siège"i olur. yok gider de bir kaleyi, bir şehri, ele geçirmek niyetiyle çevresine çöreklenirse, ona da "siège" denir, kuşatma anlamında. günümüz fransızcasında şirketlerin vs. merkezlerine "siège", anonim sirketlerininkine "siège social" denmektedir.

    "état" da, bilindigi gibi, latince "estat"’dan gelir. "durum, oluş biçimi" demektir.

    "état de siège"’in türkçe karşılığı olarak bu satırların yazarı "göt durum"u önermektedir. asıl anlamından pek de uzak sayılmaz bu deyim zira mütevazi bir sözlüğe bakarsanız, "état de siège"’in karşılığının "askeri yönetim, sıkıyönetim" -yani sıkı yönetim- olduğunu görürsünüz. bu tür durumlar da ilk olarak kuşatma sırasında ilân edilmişlerdir, orduların siyasete karışmasından önce*.
14 entry daha
hesabın var mı? giriş yap