the poseidon adventure

• ülkemizdeki ilk baskısı 1973 yılında altın kitaplar yayınevi tarafından "poseydon macerası" adıyla yayınlanan paul gallico eseri. çevirmen ise aziz üstel.
  
  kitap 1972 ve 2006 yıllarında iki defa sinemaya uyarlanmış. 4 oscar kazanıp epey gündem yaratan ilk filmin yanında diğerinin biraz sönük kaldığını belirtmek gerek.
  
  ancak, orjinal hikayede oldukça önemli rolü olmakla birlikte her iki filmde de ismi geçmeyen bir karakter var ki, o da türk makine dairesi işçisi kemal.. kemal, balo salonundan kurtulan ve teknenin su üstünde kalan kesimine ulaşmaya çalışan ekibe sonradan dahil oluyor. ingilizce konuşup anlaşamamasına rağmen çalışkanlığı, gücü kuvveti ve becerisi ile kahramanlarımızın kurtulmasında önemli bir rol oynayan bu kardeşimiz, birbiri ile anlaşamayan ve aralarında binbir türlü husumet bulunan çoğu ekip üyesinin aksine dişiyle tırnağıyla tırmalayarak gemiden kurtulmayı başarıyor.
  
  "kemal" karakteri ve ülkemiz hakkında kitapta geçen şu satırlar ise gerçekten çok ilginç;
  
  --- spoiler ---
  
  martin, muller'a döndü,
  
  -peki ya kemal? neden arkadaşlarını bırakıp bizimle geldi?
  
  muller cevap vermeden rogo konuştu,
  
  -evet. ilginç bir adam doğrusu. o olmasaydı belki şimdiye çoktan dünya değiştirmiştik.
  
  muller düşüne düşüne, yavaş yavaş konuşmaya başladı,
  
  - onun neler duyduğunu, aklından neler geçtiğini bilemem tabi. ama bildiğim birşey varsa ölümden en az korkan, ya da azrail'i hiç takmayan tek kişi o aramızda. anadolu'daki köyünü gözümün önüne getirebiliyorum. iyi bilirim türkiye'yi. çok sevimli bir ülkedir. güzeldir. insanı konukseverdir, babacandır, neşelidir, temizdir. beyaz kireç badanalı evler, kırmızı kiremit damlar, minaresi soba borusu boyunda küçücük bir cami.. müezzin caminin içindeki bir merdivenden tırmanarak ezan okumaya çıkar. elektrik yok, su yok, telefon, radyo televizyon hak getire. ama aydın, kafası çalışır bir öğretmenle tertemiz bir okul mutlak var. tarlalarda kadınlar şalvar giyer, başlarına sarı yemeni bağlar. şu anda orada olmak için neler verirdi kimbilir! kemal'e sorsan bugüne kadar gelmiş geçmiş en büyük insanoğlu kim diye, kemal atatürk der.
  
  karanlıkta türk kıpırdandı, gür sesi top gibi patladı,
  
  -atatürk büyük adam! babamız!
  
  muller sürdürdü konuşmasını;
  
  -o ilkel köyün en ilginç yanı nedir bilir misiniz? kahvedeki, okuldaki, muhtarın odasındaki atatürk resmi. sapsarı saçlı, masmavi gözlü bir yarı tanrı. elinde silindir şapkası, sırtında frak, siyah ipekli pelerin, gözlerinde yalnız türkler için değil tüm insanlık için sevecenlik dolu bakışlar. bize neden katıldığına gelince, bir sürü neden olabilir. bana kalırsa nedeni bizim nedenimiz. scott'ta atatürk'e benzer bir yan bulduğu için. gerçek önderlik..
  --- spoiler ---