dead alive

• braindead yahut dead alive, ısıl işlem görmüş sosisi andıran zombilerin ne kadar iğrençleşebileceğini gösterdi bana. ne bileyim, zombilere cgi'ı bassalardı, bu kadar tiksinip "ulan, yemek yemese miydim acaba" der miydim? bence demezdim.
  
  peter jackson'ın çok sevdiği ve sonraki yıllarda yeniden çektiği king kong'un skull island'ını filmde görmek hoş bir ayrıntıydı. jackson'ı king kong kadar etkileyen bir diğer şeyse george a. romero'nun yaşayan ölüler serisi. çocukluğundan beri hayran olduğu filmleri harmanlayıp çok eğlenceli bir iş çıkarmış ortaya.
  
  bizler, rögar kapağına sıkışan şişman fareleri konuşalım, başka ülkelerde fareler, maymunlara saldırıyor. "sumatran rat-monkey" işte bu iğrenç birleşimin bir ürünü... zombi salgınını, kontrgerilla, pentagon, savak, kosgeb vb şeylere bağlayan olaylardansa, saçmalamanın bokunu çıkarmalarını yeğlerim.
  
  --- spoiler ---
  
  kadirşinas lionel'in, florence nightingale sendromu'ndan muzdarip olduğunu düşünüyorum. zombiler pis ya, şerefsiz ya, it ya, irinlerini, masum insanların muhallebilerine doğru patlatıyorlar ya, lionel de onların bu huylarını düzeltebileceğini sanıyor işte. gitti zombilere ilim irfan öğretmeye çalıştı. masada, yalnızca yemek yenir, üzerinde sevişilmez dedi. çatalı bıçağı, aha böyle böyle kullanacaksınız dedi. kafası arkaya düşen kadının yemek borusuna yemek soktu. o esnada ben de yemek yiyordum, biraz garip oldu. lakin benim kafam yerinde duruyordu. tnetennba: 1 zombi: 0 asdjalskf.
  
  hayatım boyunca görüp görebileceğim en seksi erkek hareketi, lionel abi'den geldi. bah hele, kadın diyor ki:
  
  - annen, köpeğimi yemiş!!!!! (çığlıklar)
  + hepsini değil ;]]]]]]]]]]]
  
  o, "not all of it" dedikten sonra bir göz kırpışı var ya... o gevşeklik, o rahatlık, o spektaküler kriz yönetimi... beni bitirdi. gel, yarın beni iste lionel. ben gidiciyim...
  
  ben de bir gün tanrı adına kıç tekmeleyebilmek ve combolarımla, hwoarang'ın yolundan gitmek istiyorum.
  --- spoiler ---