1 entry daha
  • (1886-1956)

    tanzimat döneminin etkili ve romantik şairlerinden recaizâde mahmut ekrem’in oğlu olan ercüment ekrem, 1888’de istanbul’da doğdu. eğitim hayatını tamamladıktan sonra devletin çeşitli kademelerinde görev yaptı. 1908’den ölümüne kadar bir çok gazete ve dergide fıkra, sohbet, makale, hikâye, roman, hâtıra ve şiirler yayınladı. mütareke devrinde (1920-1922) aka gündüz’le birlikte alay adlı mizah dergisini çıkardı. 16 aralık 1956 tarihinde vefat etti. babasından büyük bir edebî birikim alan ercüment ekrem talu, kendisinden sonra gelenlere de bir edebiyat ve yazı merakı bırakmıştır. muvakkar ekrem talu ve ağabeyi erdem talu da babalarından belli bir birikimi devralmışlardır. gazeteci yazar umur talu, ercüment ekrem’in torunudur ve bugün türk basının önemli isimleri arasında kabul edilir. eşi şule talu da gazeteci ve yazardır. bilindiği gibi aynı aileden olan çiğdem talu ise şair ve şarkı sözü yazarıdır.

    ercüment ekrem, hüseyin rahmi ve ahmet rasim’in iyi bir halefi ve sıkı bir takipçisi olarak toplum meselelerini mizahla içiçe işledi. bu duygularla yazdığı romanlarda yerli tipleri abartılı bir dile canlandırırken şive taklitlerine geniş ölçüde yer verdi. yazara döneminde büyük bir şöhret kazandıran bu romanlara örnek olarak, “meşhedî ile devr-i alem”, “meşhedî arslan peşinde”, “gemi arslanı” verilebilir. kıymetleri yerli yerine oturtan edebiyat tarihçisi nihad sâmi banarlı’ya göre ercüment ekrem’in eserleri, “nasreddin hoca’dan beri devam eden kudretli ve an’anevî türk zekasının, insanların içtimaî hayattan kaptıkları gülünç huyları, ustalıkla karikatürize eden meziyetleriyle süslüdür.” (resimli türk edebiyatı tarihi, ) evliya çelebi, nasrettin hoca, karagöz ve ortaoyunu gibi gücünü maziden alan yazar ve tiplerle yola çıkan yazar, toplumun en ciddi meselelerini şakayla karışık yazılarla, yaşadığı devrin sıkıntılarını ironik bir üslupla kaleme aldı.

    ercüment ekrem, romanlarında türedi zenginlerin komikliklerini, mirasyedilerin küçüklüklerini, savaş vurguncularının akıbetini, külhanbeylerinin yaşayışlarını ve azınlıkların problemlerini canlı, renkli ve hareketli bir üslupla anlattı. içtimai romanlarına “sabir efendinin gelini”, “asriler” ve “kopuk” iyi birer örnek.
    ercüment ekrem, özellikle cumhuriyet’in kuruluş yıllarında batılılaşmaya basiretsizce duyulan istek ile “asrî (çağdaş) hayat”a hissedilen özlemi inceden inceye eleştirdi. “asrîler”, “şakir efendinin gelini”, “kundakçı” ve “beyaz şemsiyeli” adlı romanlarında şatafatlı ve lüks hayata imrenerek modernleşmek isteyen, ancak bataklıklara saplanarak mahvolan genç kızları ve kadınları hikâye etti.

    okuyucu bulan kitaplar
    bugün ne yazık ki kitapları basılmıyor ercüment ekrem’in. hâlbuki o bir zamanlar en çok okunan ve sevilen yazarlar arasındaydı. eserlerini basılış tarihine göre sıralamak gerekirse şunlar söylenebilir:

    evliyayı cedit (yeni evliya çelebi) (1920)
    asrîler (1922)
    kopuk (1922)
    sabir efendinin gelini (1922)
    meşhedi ile devr-i alem (1927)
    gemi aslanı (1928)
    meşhedi aslan peşinde (1934)
    kodaman (1935)
    papeloğlu (1937)
    beyaz şemsiyeli (1939)
    çömlekçioğlu ve ailesi (1945)
    meşhedinin hikâyeleri (1947).

    kaynak. milli egitim sitesi
10 entry daha
hesabın var mı? giriş yap