ölümle akit
-
bir edip cansever şiiri:
karın beyaz gölgesi denizde
ölü denizde beyaz gölgesi karın
ne yapsak?
ölü bir soğuğuz işte
ve soğuk bir işlemiz bir kulenin
hayata ödünç verdiği bir kule
pisiz, ölü bir soğuğuz, yok içimiz
çünkü dünya eski eski işgal etsin de bizi
kalmasın içimizde
yoğuz biz.
olmayalım! her şey beyaz ve solgun yakışıyorsa kendine
gözlerimizin başka renk görmeyen rengi
ben mi
bilmediğim bir günden koşturulmuş bugüne
bir haberci miyim, neyim
niçin ve neyi
şaşmaktan ve karşılaşmaktan ölü bir işlem
ölü mü
ölü söndü bir uzun uykunun su tutan yerlerinde
renk: ölü
baştanbaşa düğmeler ve acımak içinde
sallantılı ve süslü
seyreden su diplerinde
-balıkların tarçın renklileri güzeldir
ağzımızı sonsuzluğa açtıkları için
tabutun o aydınlık ininde-
bitivermesi belki de elimizdeki kadehin
biranın ya da şarabın... elimizdeki
bilmem ki içtiniz mi
ya içmedinizse
-aptalların ve şairlerin gözleri güzeldir
dünyayı yeni gördükleri için
bir tabutun göz alıcı ininde -.
ya da ansızın adres soran birine.
nerede –biraz duralım– nerede
sahi mi, bildiniz mi
yoksa bir anlaşma mı bilmemeye.
kayalar oyuk, su kapları desek pek çok derin
masa örtümüzün üstünde beyaz bir örtü
sokaklar yağmurdan ıslak
bitirilmiş bir aşk gibi sisli
alanlarda buruşturulmuş heykeller
neden
biz nerden görünürüz, belli mi
-bir soru ben günümü kimden alırım
cevap: her zamandan önce bulmuş gibisin
sen büyük çaresizlikleri–
sonra bir yaşın en güzel orantısı: deniz ve kaygılanmak
bir yüzün en doğru basılmış şekli: yalnızlık
bir kadeh votka şöyle uzunlaşabiliyor
yani eşyaların kadın olma saati
bir cesaret bir yere gitmek için bilet almak.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap