9 entry daha
  • çocukken babamin omuzlarinda maçlarini izledigim takim. ordu sehrini son görüsümde her tarafin daha lig bitmeden nasil bayraklarla süslü oldugunu, herkesin ne denli sevinip heyecanla bekledigini, herkesin yüzünde nasi bi gülümseme oldugunu görünce mutlu olmustum. küçük sehirler içine kapalidir çünkü, küçük seylerle sevinir, üzülürler. büyük olaylar olmaz oralarda, minyatürdür hersey ama bi o kadar da samimi, harbi ve gerçek.

    heyecanla o insanlarin mutlu olmasini ve orduspor'un basarili olmasini beklerken 15 mayis günü yasanan olaylar ve biçakli bir taraftarin sahaya girmesi tabi ki bu bekleyise gölge düsürdü, tartisildi yazildi çizildi ve 18 haziran itibariyla da olay çözümlendi ancak düsünmekten kendimi alamadigim noktalar var

    istanbulda ve sehir disinda derbilere gitmis biri olarak taraftarlari tasiyan otobüslerin camlarinin kirilmasi, tribünlerden sidik torbalari, bira siseleri, sahaya biçaklar, futbolcularin kafalarina yumurtalar yagmasi, besiktas maçinda gencecik bir taraftarin stadda biçaklanarak öldürülmesi, maç sonrasi havaya açilan kursunlarla sönen hayatlar "çirkef", "kötü" klüplerin mi isidir yoksa bastirilmis korkularini, öfkelerini, yasamlarini hiç tanimadiklari bi güruh içinde yansitan insanlar mi? kötü olan kim yada nedir?15 mayis günü sahaya inen taraftar; sampiyonluguna bunca leke düsürmek, basini bunca belaya sokup, tüm sene döktükleri alin terini ziyan etmek isteyen orduspor'un parayla tuttugu biri mi yoksa öfkeli, mutsuz,saskin bi yurdum erkegi midir yoksa?yada bahsi geçen tüm bu futbol terörü içinde yasanan abukluklari yadsimis bi toplumun küçük sehir takimini bu basariya layik görmeyisi midir belki de...

    ordusporun artik kesinlesen sampiyonlugunu kutluyorum ve insanlarin mor beyaz bayraklarla sevinisini...
518 entry daha
hesabın var mı? giriş yap