harlequin

• bunların en maksimumu mor dizidir, ayrıca içinde bir gelin kelimesi geçmesi için kasılmış gelincik adı altında pek soft olanları mevcuttur.
  
  geçirilecek bomboş günleriniz saatleriniz varsa çekirdek gibi okunabilecek formattadırlar, bir kere aman ben harlequin okuyorum ölmem gerek hissinden kurtulursanız keyifle okuyabilirsiniz birçoğunu.
  
  bi sürü okursanız göreceksiniz ki bunların kahramanları hep birbirlerine benzer, kadınlar hep uzun saçlıdır, pek duyguludur ama belli etmez, bakire olmasa bile (ki bakirelik renk beyazdan mora giderken kaybolan bir durumdur bunlarda) kitapta sözkonusu aşk dışında doğru düzgün ilişki yaşamamıştır, dürüsttür, iyidir, neşelidir ama asla bir femme fatale değildir. (zevkle o kadınlar harlequinin hedef kitlesi değilmiş demek ki çıkarımını yapabiliriz burda). erkekler mutlaka kaslıdır, yüzü çok güzel olmak zorunda değildir, nedense 80ler dolayında bir kırık burun fetişizmi gözlemlenmektedir. zengindir, ama mirasyedi formatında olması asla kabul edilemez, çalışmış kazanmıştır, patrondur tercihen. kadınların gözdesidir, mümkünse gazetelerin dedikodu köşelerinde adı geçen bir şahsiyettir, hikaye dahilinde şahane bir kadınla birlikte görülür mutlaka. o da dürüsttür iyidir neşelidir hoştur vesairedir.
  
  yaklaşık yirmibir tane okuduktan sonra bir sonraki kitabın ilk satırlarından itibaren hikayeyi, hatta diyalogları kafanızda yazabilecek duruma gelirsiniz.
  
  bi de nora roberts adında bir insan vardır ki bu kitaplardan günde yedi sekiz tane yazmaktadır.