adsl

• kendi imzalattığı sözleşmeye uymayarak, ücretsiz olması gereken statik ip için her ay fazladan 3ytl ödeme yapmanızı bekleyerek türkiye cumhuriyeti yasalarını yok saydığını açıkça beyan etmiş bir kurumun^* muhteşem bir hizmetidir. şöyle ki;
  
  yaklaşık bir yıl önce zar zor aldığınız adsl hattı için yaptığınız sözleşmeyi doldururken "statik ip"yi seçmişsinizdir. hem sözleşmede, hem kendi internet sitelerinde, hem de basında duyurulduğu kadarıyla biliyorsunuzdur ki statik ip ücretsizdir. sonradan ücretli hale getirilse bile sizi bağlamayacaktır; kapı gibi sözleşmeniz vardır. ayrıca üstüne basa basa sözleşmenin teslim edildiği personele de bu sorulmuş, ve ücretsiz olduğu güvencesi her şeklde alınmıştır.
  
  ancak tabi ki sonradan özelleştirilmeye çalışılan her kurum gibi türk telekom da "rezalet" sözcüğünü bir görev kültü gibi yakasına rozet takmış, tüm işleri bu ruhla yapmıştır. böylece düzenli olarak her ay "ne zaman dağıtılmaya başlanacak statik ip'ler? sözleşmeme göre static ip kullanıyor olmam gerekiyor." şeklinde arayıp danıştığım telekom, bana bunun henüz olanakları dahilinde olmadığını, en kısa zamanda statik ip dağıtımına başlayacaklarını söylemiştir.
  
  yaklaşık bir yıl sabreden ben, statik ip dağıtımının başladığını başka kanallardan öğrenerek telefona sarıldım. ilk aradığım numara tabi ki 444 03 75 oldu. oradan bana 231 50 55 numaralı telefonu aramam söylendi. ama o da ne, orası da yetkili değildi ve benim 288 82 18 numaralı telefonun başındaki nesrin hanım ile görüşmem gerektiği söylendi. nesrin hanım da bir telekom geleneğini bozmayarak benim 245 44 44 numaralı telefonun başındaki ömer bey'le görüşmem gerektiğini söyledi. ömer bey de asıl aramam gereken yerin 288 85 95 olduğunu söyleyerek beni nihayete erdirecek telefonu vermiş oldu. sanırım belirtmeme gerek yok ama, aradığım her telefonu açan kişi öncelikle beni 444 03 75'e yönlendirmeye çalıştıysa da, orayı zaten aradığımı öğrenince başka numara verdi.
  
  böylelikle sırasıyla şu numaraları aramış oldum:
  444 03 75
  231 50 55
  288 82 18
  245 44 44
  288 85 95
  
  ne güzel değil mi? türk telekom çalışıyor! daha duyurusunu yaptıkları hizmetin dağıtım yetkilisi kim onu bile bilmiyorlar. neyse ki sözlüğün konsept limitleri var ki, ağzımı bozmuyor, gerçek hislerimi dışavurmak yerine okuyucuların paragraf aralarında hislerimi paylaşmasını sağlayabiliyorum.
  
  peki olay bu zincir aramalarla nereye vardı? elbette bir yere varamadı. son aradığım numaradaki kişi, bana statik ip'lerin ücretli olduğunu söyledi. ne dediysem bana ücretsiz statik ip veremeyeceklerini, sözleşmeyi imzaladığım tarihte ücretsiz olamayacağını çünkü henüz verilmeye başlanmadığını söyledi. oysa bana söylenen "dağıtılmaya başlandığında ücretsiz alabileceğim." idi. bu bir yalandı, ya da tutulmayan bir sözdü. gerek sözleşmede, gerek telekomun o sıralardaki basın duyurularında açıkça belirtilen ücretsiz statik ip sözü tutulmadı, ya da külliyen yalandı.
  
  türk telekom, ücretsiz vereceğini duyurduğu ve sözleşmelerde belirttiği ek hizmeti bir yıl geciktirmekle kalmadı, alabilmek için her ay düzenli olarak fazladan 3ytl verilmesini de şart koştu. nerede adalet, nerede mülk, nerede temel?
  
  bu arada sözleşmede; damgalı mühürlü imzalı bir belgede, "static ip istiyorum" seçeneğinin işaretlenmiş olmasını "dilekçe"den saymayacaklarını söyleyebileceklerinden de eminim. o sırada ayrıca dilekçe gerekmediğini söyleyen kişiyle aynı kişi de olabilir hatta bunu bir gün bana söyleyebilecek kişi.
  
  aslında bu hesaba göre, benim alacaklı olmam gerek. 12 ay boyunca, eksik hizmet aldım. 3ytl değerindeki hizmet verilmedi. bu da 36ytl demek olur ki faizi ve avrupadaki medeni ülkelerde eminim var olan bir takım başka tazminat bedelleriyle birlikte -ki evet statik ip kullanamadığım için işim gücüm gereği bir çok konuda sorun yaşadım, kazanacağım varsa kazanamadım, fazladan harcadım vs.- bunun ne kadar olacağını bilemiyorum. ne de olsa ben de aynı toprakların insanıyım; kafam basmayabilir o kadar medeni uygulamalara.
  
  sonuç olarak diyeceğim şudur ki;
  türk telekom, statik ip ücretli hale gelmeden önce sözleşme imzalamış ve statik ip istediğini sözleşmede belirtmiş kullanıcılarını kazıklamıştır. yasaları da, imzalattığı sözleşmeleri de yok saymıştır. onlara göre onlar hiçbir şey yapmak zorunda değildir. zaten vatan hizmeti yapıyorlardır ve onları zarar ettirecek hiçbir şeye tahammül edemezler; bu kendi verdikleri söz ve hatta yasal hakkınız olsa bile. sözleşmeler de aslında yasal işlemlerde kullanılamaz. her ayrıntının dilekçeyle verilmiş olması gerekir. ama bunların da kendileri tarafından imha edilmesi, üzerlerinde tahribat yapılması mümkündür. zira size bir kopyası verilmez, yasal geçerliliği olan bir kopyasını alabilmeniz için telekoma sözleşme imzalamaya giderken yanınızda noter götürmeniz gerekir.
  
  teşekkürler telekom. beni bir yıl bekletip "ücretsiz" diye sözleşmemde bulunan hizmeti bir yıl gecikmeli olarak bana "ücretli" sunabildiğin için. ve bu hizmeti alabilmek için tekrar müdürlüğe gidip dilekçe vermem gerektiği için. beni öldürmeyip daha güçlü kıldığın için. bu ülkenin kuruluş ruhunu -tanıdığım kadarıyla- çok seviyor olsam bile, var olan halinden nefret etmemi sağlayan olaylardan, durumlardan birini daha tanımamı, yaşamamı sağlayarak, bütün bu pisliği kucağınıza bırakıp kaçmaya daha da teşvik ettiğin için teşekkürler...
  
  ek: adsl hattı için verilen statik ip, aylarca kullanıldıktan sonra kendiliğinden değişmiştir. eski ip'nin geri verilmesi için başvurulduğunda da o eski ip'nin varlığının mümkün olmadığı, o numaranın dahil olabileceği bir blok bulunmadığı belirtilmiştir. bu arada, verilen statik ip'lerin kaydının tutulmadığı da öğrenilmiştir.