8 entry daha
  • şehirin içinde, muazzam bir park ve bir de göl vardır. buldukları her su birikintisine giren almanlar elbette bu gölün kenarına da plajlar yapmışlardır ve gayet de anadan üryan göle girmektedirler. almanlar rahatlığın sınırlarında gezen bir millettirler. bu rahatlığın sadece almanlara özgü olduğunu düşünmeme sebep olan hadise ise, göle girmek için bi irlandalı, bi brezilyalı, bi ukraynalı, bi japon, bi ingiliz ve bi türk* olarak gittiğimizde karşılaştığımız bu manzaradan hepimizin şok olmuş olmamızdır.
    anne baba ve çocuk: hepsi çıplak... çocuklar koşturup top oynuyorlar. kadının biri yere uzanmış bacakları dizlerden bükük iki yana açık (oha) cep telefonuyla konuşuyor... bi anda patronunuzu, ya da okuldaki bi hocanızı görebilirsiniz o vaziyete.

    o gün içimizden kimsenin göle girmemiş olması da ilginç bi psikolojidir.

    buna ek olarak potsdam nefis bi şehirdir. küçüktür ama gezilip görülecek bissürü şey vardır bu şehirde.
    ayrıca trenle yakındaki bissürü başka yere ve 20 dakika içinde berlin'e gidilir ki, berlin de bu dünyada kesinlikle görülmesi gereken yerlerden biridir. enfes bir metropol, bir kültürler karışımıdır.

    potsdam'da gidilesi barlardan ismi aklımda kalan hafthorn var.
    bi de gay bar vardı. menüde çırılçıplak, sevişgen adamlar vardı.*

    bi de alman beslenme enstitüsü (german institute of human nutrition - dife) potsdam'da bulunmaktadır.
36 entry daha
hesabın var mı? giriş yap