7 entry daha
  • kampüs kapısında bekleyen kıza kimse neden "içeri girmiyorsun" diye ssormuyor, kimse "ıslanıyorsun" demiyordu, güzel gözleri yoktu, burnu büyük, dudakları ince,ıslanmış üstelik ipil yağmurla, salaş kıyafetler ıslanmayla iticiliğini arttırımıştı. elinde fizik kitapları, birde ufak saksısıyla şirin bir kaktüs, burnunu çeke çeke ağlıyordu, "ne bekliyorsun?" diye sordum. başını kaldırdı, sonra ağlamaya devam etti, " e peki" dedi içeri girdim. 3 saat sonra okuldan çıkarken o kız yine ordaydı, üşümüş belli mor dudakları, kırmızı burnu "birini mi bekliyorsun?" dedim. kafasını kaldırdı, gözlerime baktı, "sanırım seni bekliyordum" dedi, "nasıl yani" dedim. bu koca kapıdan binlerce insan geldi geçti birtek sen ikinci defa benimle konuştun" dedi "e ne değişti şimdi " dedim. "elindeki kaktüsü bana uzattı, "bu kaktüsü emanet edebileceğim bir tek sen varsın " dedi. kaktüsü aldım. hızla uzaklaştı. o kaktüs hala bende ne bi arayan ne bi soran, ne bi alaka kuran.
58 entry daha
hesabın var mı? giriş yap