aykırılık

• toplumun kabul gördüğü, olağan gördüğü her şeyi yapmama olayı. toplumun her sindirdiğini sindirmeme.
  
  fakat gerçek aykırılık, erkek olup kulağa küpe takmakla olmaz, ya da kadın olup fileli çorap giymekle de olmaz. toplumdan aykırı düşünmek, aykırı yaşamak demek, toplumun uygun gördüğü ya da olağan gördüğü sınırların dışına çıkmak demektir. yamaç paraşütü yapabilmek demek değildir. ibrahim peygamber'in yaptığı gibi, içinde olduğu toplumu putlara tapıyor diye terk etmek aykırılığa güzel bir örnektir. ibrahim peygamber onların olağan gördüğünü olağan görmedi. kabul ettiğini, etmedi. toplumun içine sindirdiği pislik şeyleri benimsemedi. yanlışlarını olağan ya da normal görmedi.
  
  hangi konuda, ne için aykırıyız? işte önemli olan nokta burası. kimsenin dinlemediği müziği dinleyip de aykırı olunduğu zannedilince bu aykırılık hiçbir fayda getirmiyor. fakat, "toplumda kabul gören zina kötü bir şeydir, o halde ben toplumun kabullerine değil, iyi olana göre hareket etmeliyim" diyenler gerçek aykırılardır.