4 entry daha
  • sosyal içerikli misyoner ve müzikal animasyon desek çok abartmış olmayız efendim. her ne kadar eskimiş animasyon tekniklerinden faydalanılmış olsa da(kızıldenizin yarılma sahnesini pas geçiyorum) çizimlerdeki insani yan hayli güzel oluşturulmuş. çizgi filmlerdeki kahramanla kendinizi özleştirmenize izin vermiyoru evet alışılmış olanın aksine, lakin filmde mevcut olan bireylerin yaşadıklarını yaşamanızı sağlamaya çalışan bir atmosfer mevcut.

    olayların anlatılmasındaki kronolojik gidiş belki hoş gibi görünmekte, ancak ticari+misyonvari kaygılar da düşünülerek aradan bol miktarda kesit atlanmış, bazı zaman dilimlerine ise gereğinden daha fazla önem verilmiş.

    ramses' ve musa'nın uzun süre sonra karşılaşması hadisesinde bir gariplik sezdim ben evet. sanki senaryoda bir şeyler eksik, anlatımda bir şeyler yanlış gibi, ama daha önce söylediğim gibi tamamen misyonla alakalı bir hadise olsa gerek bu.

    anti-semitist biri değilim belki, ama filmin tarafsız bir "belgesel çizgi film" ya da "tanıtıcı çizgi film" değil, sempati kazandırma maksatlı ve misyon kaygılı film olduğunu düşünmekteyim.

    filmde "tanrı" kavramını fiziksel bir yapıyla özdeşleştirmiş olmaları, hedef kitlenin belirli bir yaşın altı olduğunu düşündürüyor. soyut kavramların dogma olarak zihne kazınması için, bedenselleştirildiğini düşünüyorum tanrı'nın. ha şu var ki; söz konusu bedenselleştirmeyi bir başkası bu şekilde değerlendirmeyebilir, çünkü nûr olarak bildiğimiz veya şua diyebileceğimiz bir olguyu tanrı'dan bir görüntü, yansıma olarak filme yerleştirmişler. gökyüzünden açılan kapıdan giren bir ışık akıntısının(ışık da değil, böyle su gibi, bulut gibi ama ışık özlü) evleri dolaşıp ruhları toplaması, ya da musa'ya mağara'da misyonuna dair brifing vermesi, tanrı'nın bedenselleştirilmiş olması gibi geldi bana.

    tabi şu var, inançla, bakışla alakalı olarak herkes farklı düşünecektir. ne bileyim, ilk izlediğimde böyle düşündüm. yarın veya başka bir gün izlesem "vay be, ne güzel anlatmışlar tanrı kavramını" da diyebilirim.

    verilen bilgilerde tarihsel ve birikimsel verilere saygı gösterildiğini belirtmişlerdi yanlış hatırlamıyorsam filmin giriş sahnesinde. olayların aktarılış şeklinde, söz konusu musevi toplumun birikimlerinden faydalınılmış olduğunu ve bahsedilen birikime saygı gösterildiği açıkça ifade ediliyordu. oturup karşılaştırmak lazım elimizdeki bilgilerle. ya da belki gerek yoktur. böylesine büyük bütçeli ve kapalı bir grup değil dünya nüfusuna yönelik bir çalışmada hata oranının ya da bilinçli yapılabilecek hataların az olması daha muhtemel görünüyor.

    neyse, izleyin anacım.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap