6 entry daha
  • yeğenim kerem, geçen sene ilkokula başladı ve okumayı söktü. yine geçen yaz boyunca uyumadan önce, bir hikaye okumaya başladı. onun yanında olduğum zamanlar, beraber okuyorduk hikaye kitaplarını. daha okumaya başlar başlamaz, o hikayeyi sevecek mi, sevmeyecek mi anlıyordu. sevemediği hikayeler için, "şimdi uykum geldi, devamını yarın okurum artık" derken, sevdiği hikayeleri, gözlerinden uyku aksa bile, bitirmeden uykuya dalmıyordu. okudukça keşfettiği ve yavaş yavaş gelişen bir ağız tadı var, mutlu oluyorum onun için....

    neden bunu anlattım? çünkü benim ağız tadımı keşfetmeme en çok imkan sağlayan yazardır, barış bıçakçı. yeğenime de, vakti gelince, bütün kitaplarını emanet etmek istediğim bir yazardır aynı zamanda. seyrek yağmur'u da seveceğime o kadar eminim ki; gözlerimden uyku aksa da, çok yorgun olsam da, canım kitap okumak istemese de, bana tüm bunları unutturacak biliyorum. ve bu yağmur'da layıkıyla ıslanmadan, onu elimden bırakmak istemeyeceğim asla.

    ankaralılara not: ey güzel ankaralılar, kitap ilk olarak ankara kitap fuarı'nda görücüye çıkacakmış diye duydum. seyrek yağmur'u aldığınızda, onu bir kere de benim için sevin olur mu?
104 entry daha
hesabın var mı? giriş yap