7 entry daha
  • bu yıl doom/death metal tarzında bu albüm üstünde bir albüm çıkar mı, bilemiyorum. paradise lost'un çocuğu koyduğu albüm olmuştur.

    '97 - '01 arası farklı denemeler yaparak doom/death metal ve gothic metal kökenlerinden kopan grubun, symbol of life albümünden beri müziğini yavaş yavaş kökenlerine doğru kaydırma süreci bu albüm ile birlikte döngüsünü tamamlamış görünüyor. neredeyse 23 sene sonra, nick holmes'u tekrar derinden brutal vokal yaparken duyuyor olmak gerçekten ayrı bir heyecan sebebi... gregor mackintosh'un vallenfyre projesi, nick holmes'un ise bloodbath'in yeni vokalisti olması; zaten kökenlerine doğru seyir alan grubu daha da ivmelendirmiş denilebilir.

    karşımızda öyle bir albüm var ki, grubun '97 - '01 arasındaki radikal denemeleri dışında, tüm metal külliyatından birşeyler taşıyan, tek başlarına değerlendirildiklerinde de birbirlerinden oldukça farklı tınlayan şarkılar içeriyor. paradise lost adı altında kaydedilmiş en agresif ve yüksek tempolu olabilecek üç şarkı; terminal, punishment through time ve flesh from bone bu albümde yer alıyor. grubun müziğe başlama sebebi olan "olabilecek en yavaş death metal'i icra etmek" fikri, beneath broken earth ile can buluyor. draconian times albümünden çıkmış gibi duran cry out, groovy altyapısıyla da dikkat çekiyor. an eternity of lies ve sacrifice the flame, grubun gothic metal dönemlerine selam ederken; no hope at sight ve victim of the past, albümdeki doom/death metal dokusunu destekliyorlar. grubun son yıllarda yazdığı en baba şarkı return to the sun ise, müthiş atmosferi ve melodileriyle albümü resmen zirvede sonlandırıyor.

    paradise lost; metal müzik külliyatını hem modern, hem de gelişmiş bir şekilde tekrar hatırlıyor ve hatırlatıyor. yıl 2015. böyle bir albümü de anca türün babaları yapabilirdi. ceketimi ilikliyorum karşısında...

    dinleyin.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap