8 entry daha
  • anadolu yarımadasının güney batısında akdeniz’e doğru uzanan kara parçasının adı teke yarımadasıdır. bu yarımada üzerinde burdur, muğla ve antalya illeri yeralmaktadır. bu yarımada üzerinde yer alan batı toroslar'da oldukça sarp kayalıklar bulunmakta ve bu kayalıklarda da ala geyik ve dağ keçisi bulunmaktadır. bu dağ keçisinin yayılış alanı anadoluda oldukça geniş bir alanda olmasına rağmen, kendisini doğaya uydurma, gizleme ve beslenme ortamı olarak en uygun alanlar olarak bugün, niğde demir kazık dağları, bolkar dağları, antalya giden gelmez, beydağları, burdur maşta dağı ve ballık deresi kanyonu ile muğla sandraz dağıdır. ayrıca bu yöreye yakın olan denizli honaz ve karcı dağları da yaban keçisi'nin yayılış alanıdır.

    yaban keçileri gruplar halinde yaşarlar. yaşlı erkektekeler ise genelde tek yaşar ve eylül ekim aylarında haremlerini kurmaya başlarlar. bu zamanda yaşlı tekeler haremlerini kurmak için diğer yaşlı teke ve genç erkekler arasında kıyasıya döğüşler olur ve bu döğüşler kafa kafaya vurma şeklindedir. kayalar üzerinde olan bu döğüş sırasında, tekeler ayaklarını yere vurarak çıkardıklar ayak sesleri ve bu seslere karışan boynuz şakırtısından oluşan bu harmoniye teke zortlatması olarak ifade edilmektedir ki, bu harmoniye uygun olarak özellikle burdur ilinin dirmil yöresinde oynanan kıvrak ve hareketli bu folklora teke zortlatması denilir. bu oyunlara örnek olarak, yayla yolları, goca çam gibi çok sayıda oyun vardır.

    cemilem ve şu dirmilin çalgısı teke zeybeği ile adlandırılan türkülerdir.

    zortlama,bu şekide ifade edilirsede,halk arasında”iki de bir zortlama! “ diye ifade edilen deyim deyerini bulmaktadır. bu deyimden anlaşılacağı gibi, durup dururken hareketlenme, ayağa kalkma ve zıplama şeklinde ifade edilebilir.
27 entry daha
hesabın var mı? giriş yap