7 entry daha
  • iki gündür sevdiğim bir hocamla yapılan söyleşinin metin redaktesiyle uğraşırken anladım ki bu işi herkes yapmamalı. soru sormanın da bir adabı, inceliği vardır. her şeyden önce söyleşi yaptığınız konuya, konunun sosyolojik bağlamına hakim olmanız gerekir. hele ki karşınızdaki insan siyasi hareket içindeki konumlanmasını, yaşadıklarını, tarihsel-toplumsal süreci analiz ederken karşısında kem küm eden sorular soruyorsanız, bir süre sonra hocamın yaptığı gibi kendin sor kendin yanıtla kıvamına döndürürsünüz. huzurlarınızda hocamı sabrından dolayı tebrik ederken zibil gibi ortalıkta bu işi bilirim diyen insanların kallavisinden bir söyleşiyle sınanmasını temenni ederim. zira bilmemek ayıp değil biliyormuş gibi görünüp kirlettiği yerleri temizlememek ayıp.
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap