• amerika'nın küçük kasabaların da, terkedilen şehirler de-büyük boşluklar altında parıldayan bir sinema geleneği: drive in'dir; bunun büyük şehir karşıtlığı ise grindhouse-art-house sinemalardan farklı olarak, üvey evlat; "lanetlenmiş" filmleri gösteren bu sinemalar; disney'in bir çok salonu satın almasıyla aniden nostaljik bir kelimeye dönüştü. bu konuda yalnızca disney'i suçlamak haksızlık aslında, home video geleneğinin yeniden tanımladığı kült oluşum, sihiri; mobil bir evreye çekti. kült'ün oluşumu, az duyulmanın, elden, ele kavuşan bilgi ve görüntü kırıntıları ile tertiplendiği yeni bir alan yaratmıştı. böylece gelenek eve taşındı ve gerçek güç perdesi yırtıldı. 30 ve 40'lar da ki b-western'ler, sonra 34'te ki "maniac" 60'lar da ki h.g.lewis takıntıları ve nihayet george a. romero ve russ meyer. bu gün kill bill'in alt benliğini oluşturan bu karanlık, kültürlerin, sinema sevgisi altında ezildiği bir yaratıcılığın yan etkisi. bir shogun assassin uzak olsaydı q'ya (ki) (bu filmin batı kompleksli kurgusudur); hiç kan öyle uzarmıydı ışık yönünde, asfalttan çalım burunlarımız bir gün düşünde şavaşırken 88' ya...
34 entry daha
hesabın var mı? giriş yap