9 entry daha
  • trier'in beni diğer filmlerinden de çok şaşırttığı filmi. daha önceki filmlerinde sık sık işlediği toplumsal ahlak ve psikolojinin bireyler üzerinde nasıl oyunlar oynayabileceği konusunu bu kez dibine kadar kullanmış. breaking the waves'deki kasaba muhafazakarlarını ya da dancer in the dark'taki polis memurunu hatırlamamak elde değil flimi seyrederken. ancak trie bundan önceki filmlerinde hep dengeleyici unsurlara yer vermişken (örn: kötülerin arasında iyiler, bireyin içindeki kötünün yanında iyi, vs) bu filminde çok daha keskin bir yol izlemiş. ayrıca filmin tüm mekanı ve çekim teknikleri de sinemada kesinlikle bir devrim. ancak konu da o kadar güçlü ki, filmin mekanı felan arka planda kalıyor. bir şekilde bir türlü sevemediğim idiots'u bir kenara bırakırsak, en az trier filmografisindeki tüm diğer filmler kadar iyi bir film, ve hepsinden daha şaşırtıcı. trier'in bir sonraki adımını konu olarak değil belki ama sinema tekniği olarak kestirmek şimdi çok daha güç.
732 entry daha
hesabın var mı? giriş yap