9 entry daha
  • o, kendine dar alanlarda bulanık, sisli ve ağır bir duman dehlizleri yaratır. bazen elinde bir puroyla mutlu olabilirken, kalan son dal sigarasını paylaşmanın getirdiği huzursuzluğu da gülüşüyle alaşağı eder. benim sezdiğim; bu dağınık ve beyaz duman dehlizlerinin arasında, gördüğüne inanmanın bir halini, übermensch bir durumu andırıyor. onun anlattığı; yağmur suları altında incelmiş toprak yollarda dahi horgörmeye imkan vermemekti. birleşen bu iki hal, -özellikle üniversitelerde- 21. yüzyılın küçük burjuva hastalığı olarak adlandırılabilecek "gelene sert bak, gideni küçümse" mottosuyla özdeşleşen o "kaba nevrotik" durumun anti tezi gibi. alçalıp yükselen duman dehlizlerinde, mahremiyetin yerini mahrumiyete bıraktığı zamanların da balyoz vurucusu. bir görse faydacı düzenin sahte jargonunu, enginlerine de sığmayacak.
30 entry daha
hesabın var mı? giriş yap