2 entry daha
  • o henry her zaman küçük mutlulukları,küçük sevinçleri olağanüstü bir sezgiyle yakalayıp bize anlatır.hayata bıyık altından gülerek bakan bu yazarın hikayelerinde hep bir mizah havası vardır.hikayeleri katıla katıla güldürmez ama sürekli tebessüm ettirir.bunun için de tekrar tekrar okumak ister insan.''armağan''isimli bir hikayesi vardı ve çok dokanmıştı bana.birbirlerini seven evli, iki insan vardı .della ve jim.bunlar çok fakirler işte,ev tutacak paraları bile yok.ertesi gün noel olduğu için birbirlerine hediye almak istiyolar fekat paraları da yok(ühhüü adile naşit gibi şimdi bile ağlarım) sonra jim büyükbabasının sonra da babasının olan altın saatini satmak zorunda kalıyor hediye almak için ve della'ya bir tarak satın alıyor bu parayla.della ise taa dizlerine kadar uzanan saçlarını peruka yapan bir yere satıyor ve jim'e saatine takması için bir saat zinciri satın alıyor.ve ikiside hediyelerini kullanamıyorlar ama gerçekten birbirlerinin değerini bir kez daha anlamış oluyolar.-the end-
48 entry daha
hesabın var mı? giriş yap