8 entry daha
  • sentetik protein uretiminde, uretilen proteinlerin buyuklugu acisindan bir dunya rekoru kirilmis.

    vakti zamaninda evrim teorisi basligi altinda bir yazar proteinlerin insanlar tarafindan uretilemeyeceginden ve bu nedenle anlamadigimiz islere bulasmamamiz gerektiginden filan bahsediyor idi. su anda o yazilarin da, o yazarin da yerinde yeller esmekte. ote yandan insan gen haritasinin cikarilmasi ile baslangic tarihi verebilecegimiz sentetik biyoloji devrimi son hiz devam etmekte.

    brain machine interfaceleri uretmeye baslamamizdan bu yana 15 yil (son donem bmi calismlarina bir ornek),
    insanin gen haritasini cikarmamizdan bu yana 10 yil,
    kendi tasarladigimiz sentetik dnalari uretip, biyolojik bir sistem icinde calistirmamizdan bu yana 2 yil gecmis.(bkz: #19113288)

    simdilerde sentetik kan, sentetik deri, sentetik kas dokusu, sentetik soluk borusu gibi seylerin uretim surecleri konusulmakta.

    ote yandan yasamin temel yapitaslari olan proteinlerin sentetik yollar ile uretilmeleri, tarafimizdan modifiye edilmeleri konusunda da her gecen gun sinirlari yeniden belirlemekteyiz. yeni sinirimiz insan tarafindan tasarlanmis dogada kendi basina olmayan bir surec ile (halk arasinda yapay diyoruz) uretilen 242 amino asitlik sentetik bir protein.

    peki son sinir nerede, nereye gidiyoruz? valla bir sinir oldugunu zannetmiyorum ama sentetik bir kambriyen patlamasinin yaklastigini gormek zor degil. surec icinde bizim canli soy agacimizdan tamamen bagimsiz bizim ile ortak genleri olmayan tamamen farkli canlilari uretmemiz de olasi.

    kopernik devrimine es olarak gordugum cok ama cok buyuk bir devrim yasaniyor dunyada. kendi evrimimizin kontrolunu elmizie alip kendimizi yeniden tasarlayacagimiz bir dunyaya dogru gitmekteyiz. hani yillardir sure gelen bir geyik vardi ya, aya da gitse, galaksiler arasi yolculuk da yapsa insan dogasi, insan dogasidir; yapabileceklerinin degismesi senin degistigin anlamina gelmez diye surup gider... iste artik insan, insan dogasini yeniden tasarlayabilecegini, bu gunku anladigimiz anlamdaki insandan cok daha farkli birseye kendini donusturebilecegini iddia etmekte. bu iddianin dogrulugu ya da yanlisligini zaman gosterecek bekleyip gorelim, belirtmeliyim ki cok beklememiz gerekmeyecegi kanaatindeyim.

    bu arada teknik bir ayrintiyi da not olarak duseyim:

    bazi sistemlerin nasil calistigini anlamadan, o sistemlere mudahale edip onlari degistirebilecegimiz iddiasi her zaman cok ciddi elestiri alir. ama bu iddianin dogrulugu bu protein calismasi ile bir kez daha ortaya cikti. proteinlerin hangi mekanizamlar ile nasil katlandigini bilmiyoruz ama istedigimiz gibi katlanan proteinler uretebiliyoruz. bu; insanin ilk ucagi bernoulli kuramıni bilmeden ucurmasi gibi tarihi, ya da kola makinesini ic mekanizmasini bilmeden kullanabilmesi gibi siradan bir olgu olsa da; felsefi acidan oldukca ilginc, bilimsel surecler acisindan oldukca onemli.
16 entry daha
hesabın var mı? giriş yap