176 entry daha
  • pere laichese'e düşmüştü yolum. elimde bir harita, oscar wilde'ın mezarına gidiyorum, yolları takip ediyor yılmaz güney'e gidiyorum, balzac'a, colette'e, la fontaine'e, edith piaf'a, chopin'e, haritaya bakıyorum, şurdan dönüyorum, sağa sapıyorum, burdan düz devam ediyorum, buluyorum. sonra kulağımı sese veriyorum, people are strange'i duyuyorum, light my fire'ı söylüyor insanlar, o bitiyor back door man başlıyor, herkes eşlik ediyor, dinleye dinleye, haritaya bir kez bile bakmadan buluyorum jim morrison'ı. çiçeklerden yapılmış gitar rengarenk yatıyor herkesin bir avuç ala ala içinde toprak bırakmadığı mezarın üstünde. her yana saçılmış jointler, sigaralar, düzgünce dizilmiş bira kutuları, kara kalem lizard king çizimleri. herkes gülümseyerek bakıyor birbirine, şarkılar söyleniyor. bildiğin şaşkınım lan, nasıl bir aura bu, film karesinden fırlamış gibiyiz, böyle bi mutlu, huzurlu, barış içinde. şarkı söylemeye devam ediyoruz. yeni gelenlere yer açıyor, saygıdan, kibarlıktan, ikramdan kırılıyoruz. hava kararmaya yüz tutunca ben de 2 tane taş alıyorum oradan; hala elime aldığımda bana o anı getiren, gülümseten.
312 entry daha
hesabın var mı? giriş yap