2 entry daha
  • dis cephesinin gorunusunden dolayi olsa gerek, "la pedrera" tas ocagi anlamina geliyormus. binanin icinde tek bir duz duvar yoktur, her yeri kavislidir; bagimsiz bolumler de yuvarlak bir avluyu cevreleyen daireler halinde insa edilmistir.

    binayi yaptiran ve ona resmi adi olan casa mila'yi veren isadami (pere mila), gaudi'nin yine barcelona'da yaptigi casa battlo'yu begenerek benzer bir is istemis. ancak proje ilerledikce, hem estetik acidan, hem de artan masraflardan hosnut olmayarak gaudi'nin basinin etini yemis, ucretinin de tamanini vermemis ve mahkemelik olmuslar. gaudi neticede davayi kazanmis ve aldigi butun parayi yoksullara bagislamis (gaudi'nin kuvvetle muhtemel muhafazakar ve asiri sagci egilimleri dusunulunce bu pek inandirici gelmiyor gerci).

    gaudi'nin orijinal planinda, catiya dev bir meryem ve cocuk isa heykeli koymak da varmis, ama mila ailesinin buna sicak bakmamasindan midir, gelebilecek tepkilerden cekinmelerinden midir nedir bilinmez, bu fikir hayata gecirilmemis (iyi de olmus nacizane fikrimce).

    casa mila'nin icindeki dairelerden birini gezmek mümkün, binanin yapildigi devirdeki tipik bir burjuva ailenin yasamini yansitmaya yonelik olarak, oldukca basarili bir sekilde duzenlenmis.

    binadan catiya da cikmadan ayrilmamali; lunaparklardaki ufak dalgalara benzeyen raylar uzerinde agir agir giden aletler (bugi bugi midir nedir adi hani) gibi hissediyor insan kendini catinin engebelerini inip cikarken. etrafinizin peri bacasi - hayalet karisimi ve goze benzer delikleriyle gozetlendiginiz hissini veren bacalarla sarili olmasi da cabasi.
11 entry daha
hesabın var mı? giriş yap