8 entry daha
  • sıradan bir "felsefeci" değildir. eleştirel teori geleneğini girdiği çıkmaz sokaktan çıkartıp yeniden canlandırma amacı güden bir "politika felsefecisi"dir. okuyup anlamakta güçlük çektiğiniz alman filozoflarını harikulade bir şekilde yorumlama kabiliyetine sahip bir yazardır.

    güncel politik ve kamusal tartışmalardan hareketle eleştirel teorinin menzilini genişletmek, eleştirel teoriden hareketle bugünün sorunlarına yaklaşmayı denemek gibi bir çabası da vardır ki feminizm, yabancıların hakları, kozmopolitanizm gibi konularda yazdığı metinlerde bu çabanın zihin açıcı ürünlerini rahatlıkla görebilirsiniz.

    eleştirel teori geleneğini yorumlarken veya "klasik jürgen habermas çizgisi"ni aşarak sürdürmeye çalışırken (aufhebung) asla ortodoks ve partizan bir tutum sergilemez. hermeneutik bir açıklığa sahiptir ve samimi politik dertlerle yazar. suya sabuna dokunmayan veya detaylarda boğulan bir akademisyen değildir; bir kamusal entelektüel veya "yurttaş-filozof" perspektifine sahiptir. radikalmiş gibi bir poz takınıp hiçbir şey söylemeyen "naylon postmodernistler"e veya kafa karışıklığından mustarip "sol-carl scmittçiler"e (sol+carl schmitt=oksimoron) verdiği sert cevaplar aydınlatıcı olduğu kadar okuyucuda "oh be dünya varmış!" duygusu da yaratır.

    derinlikli felsefi yorum kabiliyeti ile ciddi politik kaygıları; kant, hegel ve marx ile adorno, horkheimer, benjamin, arendt ve habermas'ı buluşturan radikal demokrat bir filozofla ve kamusal alandaki tartışmaları ciddiye alan bir yurttaşla karşı karşıyayız. tekrar edelim bir yurttaş-filozof. türkiye'den neden ayrıldığı da bu kavramda gizli: filozof ve yurttaş olmanın ağır bedelleri olan bir ülke. özellikle bir kadın için, bir yahudi için, bir solcu için.
12 entry daha
hesabın var mı? giriş yap