vardır
-
bir edip cansever şiiri:
iki kişi arasındaki bir gül meselesinden
domates sularından, portakal gürültüsünden
akşamın boyundan, sabahın eninden
gündüzün inceliğine uyan çocuğun
kırmızı bir elmayı dişlemesinden sanki
soyulmuş gibi olmana ve
parklarda uzun uzun taşıdığın el titremesine kadar
vardır
şuranda vardır, tam göğsünün üstünde
dünden kalan bir şeyden değil, bugünden
bir kalebentlik sanrısından
bir kurşun deliğinden
duran, sızmayan kana kadar
vardır.
şuranda da vardır, şakaklarında
zonklama değil, ağrı değil
suyun gölgesi gibi gelip geçen
ve yalnız kalmak endişesinden
ve yalnız kalmamak endişesinden
ve her şeyin bir endişe olması endişesinden
vardır.
kötü yerlerde açan iyi huylu çiçek
çocuğun bin yaşından döndüğü yaprak
kayayı birden ikiye bölen çürük
bir kumsal çıkıyorsa bütün bu ikiye bölünmelerden
niye olmasın, vardır.
vardır ki, her şey varoluşun süsünden
bir başka nedir
ve kalbin sıcaktır ve buğday yenir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap