9 entry daha
  • thomas mann ın 1911 de yazdığı novel.

    --- spoiler ---

    hikayenin baş karakteri gustav aschenbach adındaki yazardır. kendisi apollenik bir karakter olub aslen burjuvanın kralı olsada kaiser için yazdığı eser sayesinde adına birde soyluluk ünvanı olan "von" eklenmiş daha bir apollenik yani gustav von aschenbach olmuştur. neyse bu adam yanlız yaşamaktadır çünkü karısını genç bir oğlana kaptırmıştır. kısaca hayatında anladığımız kadarıyla cinsellik neyin yoktur ama içinde patlamaya hazır bir şeyler bulunmaktadır ki netekim bir gün üretkenliğinin sıfıra vurduğu bir zamanda biraz dolaşayımda zihnim açılsın derken o lanet olası kilisenin önünde ceset suratlı yolcu kıyafetli adam (ki aslen kendisi bana göre hermes psychopompos tur. aschenbach ın duygularını kabartarak aslında ölüme bir ruh daha yollamıştır) birden içindeki yolculuk yapma isteğini uyandırıverir. o zamanlar almanyada sanatın edebiyatın entellektüellerin vesairenin kısaca kültür ve medeniyetle alakalı ne varsa merkezi olan münihten, su kanallarıyla meşhur dolayısıyla nahoş nemli vıcık vıcık bir havası olan eskiden kalma eserleriyle meşhur venedik e gitmeye karar verir. daha vapurdayken gördüğü genç erkeklere yavşayan suratı makyajlı yaşlı adam aschenbach ın sonunun ne olacağının göstergesidir. venedikte kaçak olarak iş yapan bir gondolcuyla karşılaşır falan filan derken beyimiz kaldığı otelde tadzio isimli sarışın ve heykel misali bir vücudu olan polonyalı oğlanı görünce içi kaynamaya başlar. aslında beyimiz onun estetik güzelliğine aşık olmuştur (eee apollenik adamın aşkı böyle olur gidipte afrodit misali ateşli seks bombası misali bi kadına aşık olacak değil yaa!!) gel zaman git zaman aschenbach tadzio nun ilgisini çekmek için taklalar atarken oteldeki müşteriler yavaş yavaş azalmaya başlar. beyimiz bunu araştırır ve salgın bir hastalık beklendiğini ama kurnaz venediklilerin aman turizm sektörü darbe yemesin diye işin aslını sakladıklarını öğrenir. bu yaban ellerde hastalık kapma riski vardır ama o tadzio yüzünden venediki terketmez. beyimiz hala onun ilgisini çekmeye çalışmaktadır ve en sonunda o vapurda gördüğü ve iğrendiği yaşlı adam gibi kendine makyaj yaptırır ve sahile tadzio yu görebileceği yere sahile gider ama çoktan hastalığı kapmıştır ve oracıkta aşkını seyrederken ölüverir. ölürkende nemden midir nedir yüzüne yaptırdığı makyajı akıp onu çirkin grotesk bi hale sokar ama nihayet tadzionun ilgisini çekmeyi başarır.

    --- spoiler ---

    novel mitloji ve doğa kültür çatışmasının öğeleriyle dolub taşmaktadır. aschenbachın kendisi novel içinde tanrı apollonun temsilcisi gibi birşeydir.mesela 1970 lerde çekilmiş filminde aschenbach yazar olarak değil müzisyen olarak canlandırılmıştır. daha ilk başlarda görülen yolcu hikayenin kırılma anlarından biridir zira aschenbach onu gördüğü anda regresyon moduna girer. bana göre apollonun danalarını çalmasına kaşılık bağırsaktan yaptığı liri sus payı diye veren hermes apollona yine kazık atmıştır.

    thomas mann ın kendiside 1911 yılında venedik te tatil yapmıştır. ölümünden sonra eşi, venedik tatilleri boyunca kaldıkları otelde polonyalı bir oğlanın eşinin ilgisini çektiğini ve thomas mann ın sürekli onu izlediğini belirtmiştir. aslında gustav von aschenbach karakteri thomas mann ın bizzat kendisidir ve bir bakıma bu yolla gizli eşcinselliğini itiraf etmiştir (kendisinin sarışın oğlanlara bir ilgisi vardır başka eserlerindede tadzio vari sarışın oğlanlar görülmektedir mesela büyülü dağ daki hans castorp ta küçükken sarışın bir oğlana ilgi duymaktadır)
27 entry daha
hesabın var mı? giriş yap