5 entry daha
  • iki üç günlük oyun* deneyimimle yazıyorum, ileride görüşlerim değişebilir, baştan belirteyim.

    kesinlikle değişik bir konsept ve orijinal bir fikir. ancak baştan söyleyeyim ki, bence guitar hero kadar zevkli değil. nedeni ise, nacizane görüşüm, gitar çalarken melodilerin, oyunun daha içerisine girmeniz ve kendinizi çalan müziğin daha parçası hissetmeniz. tabi şunu da itiraf etmek lazım ki, hemen hepimiz gitar ile (ve tabi davul ve mikrofon ile de) az ya da çok aşinaysak da, gelin itiraf edelim ki* çoğumuz dj'lerin masa başında yaptıklarının ne olduğu konusunda pek bilgi sahibi değiliz. dolayısı ile oyunun "gerçek dj gibi hissettirme" konusunda ne kadar başarılı olduğunu değerlendirmeyi, konu hakkında daha tecrübeli arkadaşlara bırakıyorum.

    bunun yanında, oyunu oynarken, en azından kliplerde ve filmlerde gördüğümüz dj gibi "görünmek" mümkün. dolayısı ile gayet keyifli.

    seçilen şarkılar, ve birbirleri ile mixlenmiş ve oyun için hazırlanmış oyuna özgü setlist gerçekten süper. özellikle benim gibi 80'lerde çocuk olup hala oyun oynamaktan vazgeçemeyenlerin ice ice baby ile can't touch this'in birbirleri ile mix'inden alacakları keyfi hayal edebiliyorum. bunun yanında ain't no love in the heart of the city, another one bites the dust ve shout en çok dikkatimi çeken ve gaza getiren şarkılar.

    grafikler guitar hero serisinden alıştığımızın ne azı ne fazlası. guitar hero 5 ile hemen hemen aynı kalitede ancak modellemeler az biraz farklı. zaten oyunu oynayanların grafikleri takip etmesi güç, seyredenler daha çok farkedebilir.

    gelelim asıl önemli ve herkesin merak ettiği konuya: "turntable denilen aletin başında neler yapıyoruz?"

    önünüzdeki turntable'da en büyük parça, serbest dönen ve plak görünümlü kısım. bu parça zaten tahmin edilebileceği üzere çalan plak vazifesinde. ayrıca bunun üzerinde 3 adet düğme bulunuyor. şarkı başlayınca, bunlarla mix içerisindeki çeşitli sample'ları çalmayı başlatıyor ve şarkı süresince de sık sık basarak tekrarlamak durumunda kalıyorsunuz. easy ve medium seviyeye kadar, şarkı çalarken en çok yaptığınız eylem, guitar hero'da olduğu gibi ekranda görünen renkteki düğmeye zamanında basmak.

    bunun yanında tabi dj hero'nun ve dj taklitlerinin değişmez unsuru olan scratch'ler yani amiyane tabirle "vıjıvıjı"lar da oyunun en güzel parçalarından. bunu bahsi geçen yuvarlağı ileri geri oynatarak ekranda gösterildiği sürelerce yapıyorsunuz. medium'dan sonraki level'larda bu hareketlerin yukarı aşağı sıralamasını da gösterildiği şekilde yapmanız gerekirken, medium altında seviyelerde hareketin başlangıç ve bitiş yönü farketmiyor. buraya kadarki kısımla ilgili olarak şunu söylemeliyim ki, döner plak ve 3 düğme ile ilgili kısımda, oyunun içinden çıkan plastik entrüman gayet etkili ve güzel tasarlanmış. kolayca yalama olacak ya da kırılacak gibi de durmuyor.

    şimdi gelelim oyunda (eğer solak değilseniz) sol elinizle yapmanız gerekenlere. sol elle en çok kullanacağınız "crossfader" denilen düğme. bu düğmenin 3 tane (sol-orta-sağ) pozisyonu var. plağın üzerinde bulunan 3 renk düğme ile sürekli ekrandan akan 3 farklı dalga sesi başlatıp tekrarladığınızı daha önce belirtmiştim. crossfader ile ise, en sağ ve en soldaki dalgaları amiyane tabirle "değiştirmeye" yarıyor. ekrandaki çizgilerden en soldaki sola doğru kırıldığında düğmeyi en sola, sağdaki en sağa kırıldığında ise düğmeyi en sağa getirmeniz gerekiyor. normalde ise ortada durmalı.

    crossfader düğmesini kontrol, oyunun en zor yanı olduğu gibi, dizayn açısından da entrümanın en zayıf kısmı bu. zira söz konusu düğme son derece gevşek olduğundan, en sağdaki ya da soldaki halinden ortaya getirmek, daha doğrusu ortayı geçip öbür uca kaymamak kolay değil. düğme her pozisyona geldiğinde daha belirgin bir "çıt" sesi çıksa sanırım daha iyi olurdu.

    oyundaki diğer iki unsurdan birincisi ise, "euphoria" düğmesi. bu düğme, guitar hero'lardaki star power'a denk geliyor. yeteri kadar puan toplayıp euphoria'nızı doldurduğunuzda düğme yanıp sönmeye başlıyor. bastığınızda ise hem fazla puan kazanıyorsunuz, hem de o esnada gelen "crossfade"'ler otomatik gerçekleşiyor.

    oyunun oynanışında son ve bence en zevkli fonksiyon ise "rewind". bu da star power gibi, belli sayıda ve sürede hatasız çalmanız sonrası aktif oluyor ve ekranda bildiğimiz rewind sembolü yanıyor. bu durumda, plak kısmını hızlıca 360 derece kadar çevirdiğinizde, şarkının son bir kaç saniyesi geri alınıyor ve bu kısmı bir daha çalıyorsunuz. rewind sırasındaki ses efekti ve uygun bir yerde kullanılması, gerçekten çok güzel bir atmosfer yaratabiliyor.

    özetle durum böyle. oyun bildiğim kadarı ile henüz türkiye'ye gelmedi. amerika fiyatı ise 100-120 dolar arasında. tabi bu kargo ile beraber 160-170 dolara geliyor. bu paraya değer mi? henüz karar vermek için erken sanırım. guitar hero gibi parasını çıkaracak kadar uzun aylar boyu oynanır mı ve downloadable content oyunu taze tutmaya yeter mi şüphelerim var. bir süre sonra sıkıcı gelebilir. maliyet benim için sorun değil diyenlere ise kesinlikle tavsiye ederim.
9 entry daha
hesabın var mı? giriş yap