4 entry daha
  • türkiye'nin sancılı kuruluş dönemiyle ilgili anılarını yazan, ocak 1922 ila nisan 1923 tarihleri arasında sovyet büyükelçisi olan semyon aralov'a ait kitap. aralov 1880 doğumlu ve ankara'ya 1922'de geldiğinde 42 yaşındaydı. peki anılarını ne zaman yazmış? sıkı durun. 1960 yılında, yani yaşananlardan 38 yıl sonra ve seksen yaşındayken yazmış. aralov seksen yaşında elbette her şeyi tüm canlılığıyla hatırlayan pırıl pırıl bir zekaya sahip olabilir ama sizce de yazılanlar hakkında tereddüt etmek haksızlık mı? bu esnada atatürk döneminin tüm politik değişimlerini gözlemiş; türkiye'yi uzaktan da olsa izlemiş. bu açıdan anıların tüm canlılığıyla anlatıldığı ankara'ya ilk seyahat ve lozan konferansı'nda boğazlar meselesinin ankara'daki akisleri dışındaki gözlemleri bence tutarsız ve taraflı. atatürk'ün tüm siyasi rakiplerini ya da zamanla tasfiye edilen politik hizipleri gayet taraflı yazmış olduğunu düşünüyorum. rauf orbay, kazım karabekir, adnan adıvar, fethi okyar'ın aralov büyükelçilik yaptığı dönemde anılarda yazıldığı gibi algılanmayan şahsiyetler olduklarını düşünüyorum. rauf bey ile ilgili keskin gözlemleri ve ısrarla devam eden bozuk ilişkilerinin muhtemelen doğru tarafı vardı ama diğer şahsiyetelerle ilgili kitapta yazılan gözlemlere sahip olma ihtimali düşük.

    bir de sahi! bekir sami bey vardı. nedense bahsi geçmemiş, dönem için sovyet ilişkilerinde önemli bir kişilik olmasına rağmen rauf orbay'dan bile daha az bahsedilmiş.
    bir de tabi enver paşa ve sovyetler meselesi var ki neyse ki anıların yazıldığı dönemde mesele kökünden halledilmişti. bu konuda kitapta okuyacağınız ifadeler düğümün çözüldüğü ve sovyetler ile türkiye'nin artık ağız birliği ettiği haliyle mevcuttur.
    okunabilir tabi ama bence bilinçli okuyucular tarafından süzgeçten geçirilerek.
hesabın var mı? giriş yap