4 entry daha
  • 8. yuzyildan itibaren arabistan'da gorulmeye baslanan tekkeler hizla butun islam dunyasina yayilmistir. buna bagli olarak da tasavvuf dusuncesi genislemistir. zamanla, gayeleri bir olmakla beraber tekkelerin zikir ve bazi merasim sekillerinde farkliliklar olustu. boylece tarikatler meydana geldi.

    tasavvuf dusuncesi 10. ve 11. yuzyildan itibaren, buhara, herat gibi islam merkezlerinde gelisti. turkler bu asirlarda bu sunce ile karsilastilar. turk dervisleri vasitasiyla tasavvuf dusuncesi turkler arasinda hizla yayildi. tasavvuf dusuncesinin turkler arasinda yayilmasinda ahmed yesevi'nin ve muridlerinin buyuk rolu olmustur. 12. ve 13. yuzyilda ayni dusuncenin anadolu sahasinda yayilmasinda da yine ahmed yesevi ve muridlerinin rolu olmustur. bu dusunce ve duyus sisteminin 13. yuzyilda anadolu'da en buyuk temsilcisi yunus emre olmustur. bu yuzyildan sonra anadolu ve rumeli'de fetihlere bagli olarak tarikatler cogalmistir. bu duyus ve dusunusu dile getiren bir edebiyat meydana gelmistir. bu edebiyata tekke edebiyati veya dini edebiyat dendi. zamanla hem halk edebiyati ve hem de divan edebiyati dil ve estetik anlayisi ile tasavvuf dusuncesini isleyen eserler meydana cikti.
606 entry daha
hesabın var mı? giriş yap